"belirtmişlerdir 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı Yasanın 4.md.sinde “ayıplı mal ambalajında, etiketinde tanıtma ve kullanma kılavuzunda yada reklam ve ilanlarında yer alan satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik kuralında tespit edilen nitelik veya niteliğini etkileyen niceliğine aykırı olan yada tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikleri içeren mallar ayıplı mal” olarak tarif edilmiştir. Aynı maddenin 2 fıkrasında ise ayıplı mal tüketicinin bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahip olduğu açıklanmaktadır. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür” hükmü mevcuttur....
Maddesindeki seçimlik haklarından malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, olmazsa sözleşmeden dönme ve malın iadesi hakkını kullandığı, davacının davalıdan satın aldığı ürünün gizli ayıplı olması nedeniyle ilk talebi olan misli ile değiştirme talebinin kabulüne karar vermek gerektiği anlaşıldığından, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-.......
için satılmış D'andreaTRM 50 ve TaegutecTT9030 markalı ürünlerde, ürünlerin hatalı ve/veya ayıplı olması nedeniyle istenen 0.002 mm....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 02.01.2013 tarihinde dava konusu otomobili satın almış olduğunu, kısa süre sonra aracın şanzıman ve motorundan anormal sesler gelmeye başladığını, onarım ameliyesine rağmen sağlıklı bir netice alınamadığını, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, misli ile değişim veya ayıplı aracın davalılara iadesi ile bu araç için ödenmiş olan bedelin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2019 NUMARASI : 2018/586 ESAS - 2019/526 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK VE MANEVİ TAZMİNAT (Ayıplı Mal Satışından Kaynaklanan) KARAR : Antalya 3....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ürünlerin ve ürünlerin faturasının direkt davalı şirket tarafından müvekkiline gönderildiğini, İzmir Şirinyer Kelebek Mobilya'nın sadece aracı olup, ödemelerin dahi Şirinyer Kelebek Mobilya'ya yapılmadığını, davalının hem üretici hem satıcı firma olduğunu, davalının husumetinin bulunduğunu, kararın ve ek kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılarak esas hakkında hüküm kurulmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, davacının satın aldığı koltuk takımının ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve ödenen satış bedelinin davalı şirketten tahsili talebine ilişkin olup mahkemece üretici konumundaki davalı hakkında davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/672 KARAR NO: 2021/662 DAVA : ALACAK (SATIM SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN) DAVA TARİHİ : 04/09/2020 KARAR TARİHİ : 24/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalıdan--- tarihli fatura ile ----satın alındığını, ürün satın alındıktan kısa bir süre sonra ----- teknik arızalar meydana gelmesi sebebi ile davacı tarafından servise bırakıldığını, servis bakımları sonucunda arızalar giderilemediği gibi davacının sözleşmeden dönme ve ürün bedelinin iadesi yönündeki taleplerinin davalı tarafından karşılanamadığını, davacı tarafından satın alınan üründe devamlı olarak teknik arızalar meydana gelmesi sebebi ile ürünün ayıplı olduğu servis formları ile de sabit olduğunu, davacı tarafından ürünün ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi yönündeki talebinin karşılanmadığını,...
Mahkemece, yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları sonucunda, ayıplı olduğu anlaşılan poşetlerin davalının sattığı poşetler olduğu, ayıbın kullanım sırasında ortaya çıkmış olduğu, satımın toptan olması, ortaya çıkan ayıbın cinsine göre ayıbın teslim anında tespit edilebilmesinin mümkün olmadığı, ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun şekilde davalının ayıptan sorumlu olduğu, davaya konu poşetler davacının kullanımında olduğu sürece davacı lehine faize hükmedilemeyeceği ancak poşetlerin iadesinden sonra davacı lehine faize hükmedilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, ticari satışta ayıplı mal bedelinin iadesi istemiyle açılmış alacak davasıdır. Davacı, davalıdan ....000 kg poşet torba aldığını, 90.000 TL ödeme yaptığını, satışını yaptığı müşterilerden gelen ayıp ihbarı ve iadeler nedeniyle satış sözleşmesinden dönülerek bedelin iadesini istemiştir....
Dava dilekçesi içeriğine, iddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin iş bedeli oranında ayıp nedeniyle talepte bulunduğuna göre davada ayıp nedeniyle eserin reddi ve sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu hususunun davacıdan sorularak sonucuna göre inceleme yapılması gerekecektir. Bu husus değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca kabule göre; iş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklı ücret iadesi talebine ilişkindir. Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, davaya konu satılan ürünlerin ayıplı olduğunun usulüne uygun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davacının talebinin ayıplı ürünün davalıya teslimi ile bedel iadesi talebine ilişkin olduğu, THK'nun 11/3....