Mahkemece, geç teslimden doğan kira bedelinin kabulüne, eksik ve ayıplı imalattan doğan tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 25.06.2009 tarihli konut tespit föyü başlıklı belgede eksik ve ayıplı imalatların tek tek gösterdikten sonra aynı tarihli konut teslim tutanağını imzalamıştır. Bu durumda mahkemece konut tespit föyünde belirtilen eksik ve ayıplı imalatlar üzerinde durulmalı, bu eksik ve ayıplı imalatlar yönünden bilirkişiden ek rapor alınmak ve taleple bağlı kalınarak sonucuna uygun yönde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm teSisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ayıplı konut satışı nedeniyle alacak istemine ilişkindir. ... 23. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 9. Tüketici Mahkemesince ise uyuşmazlığın genel mahkemede çözülmesi gereğine değinilerek görevsizlik kararı verilmiştir. 28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun” (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin ayıplı konutu teslim almamasının konutun ayıplı olmasından kaynaklandığını, ayıplı konutun teslim alınmamasının zararlara katlanacağı sonucunu doğurmayacağını, davalı kurum ile yapılan yazılı ve şifai görüşmelerde konutun kusurlu olarak yapıldığının kabul edildiği ve ayıpsız bir konut verileceğini, hak sahiplerine teslimatlar yapıldıktan sonra geriye kalacak dairelerden birini vereceklerinin taahhüt edildiğini bu nedenle teslim alma sözleşmesinin imzalanmadığını, müvekkilinin uğradığı zararların tazmini için yapılan başvurular sonucu ayıplı konut yerine ayıpsız bir benzeri konut ile değiştirildiğini ve devredilen arsadan kalan konut inşaat hakkına karşılık ödenmesi gereken 13.211,11- TL'nin ödendiği hususunun davalıların kusurlarını ve davayı kabul ettiklerini açıkça gösterdiğini, müvekkilinin davalıların kusuru sebebiyle zarara uğradığını, müvekkilinin ayıplı konutta ikamet edememesi nedeniyle kirada oturmak...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal satışı, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, “ ... “ adıyla bilinen projede yer alan 1. bölge, H 4 blokta yer alan daireyi davalı ... adına vekaleten davalı ......
Tüm dosya kapsamındaki deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dava, ayıplı konut satışı nedeniyle ayıplı olduğu iddia edilen konutun ayıpsız misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde ödenen bedelin iadesi ve ayıptan dolayı uğranılan manevi tazminat istemine ilişkindir. Öncelikle davalı vekilinin zaman aşımı defisinin değerlendirilmesi için davacının iddia ettiği ayıbın niteliğinin belirlenmesi amacıyla keşif yapılmış ve keşif sonrasında inşaat bilirkişisinden denetime elverişli bilirkişi raporları alınmıştır....
- KARAR - Davacı-karşı davalı vekili, davalı şirketten 4 adet fatura karşılığı kare çelik malzeme alındığını, 1 adet faturaya konu ürünlerin davalıya iade edildiğini, kalan ürünlerin işlenmesi esnasında ayıplı olduklarının görüldüğünü, buna ilişkin yaptırdıkları tespit neticesinde 43.056,55 TL zararın olduğunun belirlendiğini, ayıplı mallar nedeniyle alıcılara geç mal teslim etmek zorunda kaldıklarını, itibar kaybına uğradıklarını belirterek uğranılan zarara ilişkin 43.056,55 TL, tespit masrafı olarak 540,00 TL, kar kaybına ilişkin olarak 10.000 TL ile ticari itibar kaybı nedeniyle 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, karşı davanın reddini istemiştir....
nedeniyle kira geliri elde edemediği ve konut kredisinin bir kısmını kira geliriyle ödeyemediği için çekmek zorunda kaldığı krediler nedeniyle uğradığım zararın hesaplanarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mevcut bu zararın 16.000,00 TL sının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve yaşadığı elem ve ıstırap nedeniyle 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş; bilahare maddi tazminat talebini ıslah sureti ile 24.405,00 TL'ye yükseltmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıdan alınan MPEG VCD RECORDER'in ayıplı çıktığı iddiasıyla BK.nun 194. ve devamı maddeleri gereği ayıplı ürün satışı nedeniyle bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının şahıs şirketi olarak ... Harp Okulunun ihalesine katıldığını, ihalede talep edilen ürünlerin müvekkilinden alındığını, ürünlerin ayıplı olmadığını, kendi hataları ile cihazı çalıştıramadıklarını , kullanma kılavuzunda PAL normunun. geçerli olduğunun belirtildiğini, NTSC formunun bulunduğuna dair bir talep olmadığı gibi, böyle bir taahhütte de bulunmadıklarını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Davacı taraf davalıdan 07.12.2009 tarihinden itibaren en yüksek faziyle araç bedelinin iadesini talep etmiş mahkeme davayı kısmen kabul ederek araç bedelinin dava tarihinden itibaren avans faiziyle tahsiline karar vermiştir.4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi gereğince ayıplı mal satışı nedeniyle tüketici sözleşmeden dönerek bedel iadesini istediğinde satıcı bedelini iade ederken, alıcının da satışa konu ayıplı ürünü aynı anda iade etmesi gerekir. Ayıplı ürün iade edilmedikçe, satıcı ürün bedelini iade etmekte temerrüde düşmez. Somut olayda da ayıplı ürünün davalı satıcıya iade edilmediği anlaşıldığından faiz başlangıcının ayıplı ürünün iade tarihinden başlaması gerekir. Aksi düşünce, davacının sebepsiz zenginleşmesine sebep olur....
-TL'nin faiziyle birlikte davacı şirkete ödenmesini talep etmiş, davacı vekili 29.05.2013 havale tarihli dilekçesi ile davanın arama kartlarındaki üretim hatasından kaynaklı ayıplar dolayısıyla sunulan ayıplı sabit telefon hizmeti sebebiyle, davacı şirketin uğramış olduğu zararın karşılanması talepli maddi tazminat davası olarak değiştirildiğini, maddi zararın şimdilik 28.616.-TL kısmının faizi ile birlikte davacı şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalının sözleşmede taraf olmaması nedeniyle husumet itirazında bulunduklarını, davanın değiştirilmesi talebinin kabul edilemeyeceğini belirterek, davanın reddini istemiştir....