Aldırılan bilirkişi raporuna göre, davalı satıcı tarafından davacı alıcıya satılan araçta meydana gelen şanzıman arızasının basit bir gözden geçirme ile tespitinin mümkün olmaması nedeniyle gizli ayıp niteliğinde olduğu, bu ayıbın giderilmesi amacıyla onarım bedelinin KDV dahil 6.885,84 TL olduğu anlaşılmıştır. Satıcının ayıbın varlığını bilmese bile ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır. Somut olayda, davalı satıcı araçtaki şanzıman arızasını bilmese bile, bu ayıptan dolayı sorumlu olup, davacı alıcı gizli ayıp nedeniyle onarım bedeli olarak 6.885,84 TL'yi davalıdan talep edebilecektir. Bu nedenle bilirkişi raporunun yasal, yeterli, denetime elverişli olduğu görülmüş ve davalının gizli ayıp nedeniyle 6.885,84 TL onarım bedelinden sorumlu olduğu kabul edilmiştir....
yargılama masrafı yapıldığı, icra takibinde ikame araç bedeli olarak 1.120 TL talep edilmiş ise de bu hususta delil sunulmadığından talebin bu kısmının kanıtlanamadığı, ayıplı ürün nedeniyle tüketici seçimlik hakkını kullanabileceğinden 24/04/2019 faturaya göre 8.435,24TL onarım bedeli ve 832,40TL tespit gideri ödemiş olduğundan bu ödemeleri davalıdan talep edebileceği kanaatine varılmış, Kayseri 8....
Hukuk Dairesi Esas No : 2014/9468 Karar No : 2015/17463) Sonuç olarak; davacı tarafın ayıp oranında sözleşme bedelinden indirim, araç onarım bedeli ve araç mahrumiyet bedeli taleplerinin kabulüne; manevi tazminat talebinin ise reddine dair aşağıda ki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." şeklindeki gerekçe ile, 1- Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile, Ayıp oranında sözleşme bedelinden indirim bedeli olan 5.000,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, Araç mahrumiyet bedeli olarak 100,00 TL'sinin dava tarihi olan 22/08/2019 tarihinden itibaren, 600,00 TL'sinin ıslah tarihi olan 04/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, Araç zorunlu onarım bedeli olan 7.042,15 TL'nin temerrüt tarihi olan 13/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, Davacı tarafın manevi tazminat isteminin yasal şartları oluşmadığından reddine, dair karar verilmiştir....
onarım bedeli ve ayıp indirimi sebebi ile bir bedel ödetilmesinin kabul edilemeyeceğini belirterek, verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili hakkında zamanaşımına uğramış bonolara dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığını, takibe konu bonoların araç bedeli ve teminatı olarak davalıya verildiğini, aracın satışından karşılıklı olarak vazgeçildiğini, ancak bonoların müvekkiline iade edilmediğini, davalının yaklaşık 7 yıl sonra kötüniyetli olarak bedelsiz olan bu bonoları takibe koyduğunu belirterek müvekkilinin takibe konu bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu bonoların araç bedeli olarak müvekkiline verildiğini, aracın satışından karşılıklı olarak vazgeçmenin söz konusu olmadığını, davacının hasar verdiği aracı bırakarak kaçtığını, bu hasar bedeli ve satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle icra takibi başlatıldığını savunarak davanın reddini istemiştir....
piyasa değerinin çok altında bir bedelle taşınır satış sözleşmesi akdettiği dolayısıyla aracın ayıplı olduğundan bahisle, ayıbın giderimi (araç onarım bedeli) ve kazanç kaybı istemiyle açmış olduğu davanın yerinde olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı araç, manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... Oto. Tic. Ltd. Şti avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 05.04.2010 tarihinde 0 km olarak aldığı aracın henüz 3 km gitmeden motorundan dumanlar çıkardığını, aracın ayıplı olduğunu, tüm başvurularına rağmen problemlerin çözülmediğini, araç bedelinin iadesi gerektiğini, araç almak için kredi masrafları ile kasko bedeli ödediğini ve yaşanan olaylar nedeniyle çok üzüldüğünü ileri sürerek araç bedeli olan 35.754.00 Tl'nin ve 9.298.00 TL maddi zararı ile 2.000.00 TL manevi zararının tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/528 D.İş dosyası üzerinden yapılan tespitte alınan 16.12.2008 tarihli raporda aracın ayıplı olduğunun saptandığını, davalılara keşide edilen 19.01.2009 tarihli ihtarname ile araç alım-satımına ilişkin sözleşmenin feshedildiği bildirilerek aracın iade alınması ile araç bedelinin ödenmesinin istendiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı tutularak davalılardan alınan kamyonetin ayıplı olması nedeniyle davalılara iadesi ile ödenen araç bedeli 38.902,00 TL.nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...Ltd. Şti. Vekili, davanın TTK'nın 25/4. maddesi gereği zamanaşımına uğradığını, davacının TTK'nın 25/3. maddesi gereği süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, dava konusu araçta herhangi bir ayıbın bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Davalı ...A.Ş....
Şti. vekili, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, aracın ayıplı da olmadığını, şikayetin onarım yoluyla giderildiğini, onarım hakkının kullanılmasından sonra aracın değişiminin talep edilebilmesi için gerekli koşulların oluşmadığını, aracın üst modelle değişiminin istenemeyeceğini, araç halen davacıda olduğundan faiz de talep edilemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir....
Mahkemece, 24.05.2013 tarihli bilirkişi raporu esas alınmak sureti ile, davalı şirketin sağladığı servis hizmetinin kusurlu ve ayıplı olması nedeniyle davalı şirketin davacının zararını karşılamakla yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve 7.125,21 TL hasar bedeli ile 8.000 TL araç yoksunluk bedeli olmak üzere toplam 15.125,21 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacı, aracını tamir eden davalının ayıplı ifada bulunduğunu, araçta tamirden sonra meydana çıkan arızaların davalının kusurlu tamirinden kaynaklandığını ileri sürerek maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı tarafın onarım için kendisine bırakılan aracı davacının istediği şekilde muayene edip-etmediği; davacının talebi haricinde araca zarar verecek nitelikte başka müdahalelerde bulunup bulunmadığı; araç tamirinin gereği gibi yapıp-yapmadığı noktalarında toplanmaktadır....