DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya incelendi; Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece misli ile değişim yönünde davanın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya incelendi; Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece misli ile değişim yönünde davanın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....
Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK’nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz. Yukarıda belirtilen yasal mevzuat ışığında gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde; Davalı savunmasında; davaya konu seramiklerin ayıplı olmadığı gibi süresinde de ayıp ihbarında bulunulmadığını ileri sürmüş olup, mahkemece bu konu da gerekli araştırma yapılmadığı gibi hükme esas alınan bilirkişi raporu da seramiklerin hangi nedenle ayıplı sayılması gerektiğine ilişkin soyut belirlemeler içerip, denetime elverişli bulunmamaktadır....
Buna göre; satılan maldaki ayıp açık ayıp niteliğinde ise, 4077 sayılı Kanun’un 4.maddesi uyarınca malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde; gizli ayıp niteliğinde ise, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucu; "davanın kısmen kabul kısmen reddine" dair verilen 2017/398 Esas-2019/114 Karar sayılı ve 26/02/2019 tarihli karar, taraf vekillerince istinaf edilmekle, Dairemizin 2019/1230 Esas-2020/197 Karar Sayılı ve 28/01/2020 tarihli kararıyla özetle, "...Öncelikle davacı vekilinin ortak alanlarla ilgili bedelde indirim miktarına yönelik istinaf itirazlarının değerlendirilmesinde, bilindiği ve Yargıtay 13....
Ancak bilgilendirme ve özen yükümlülüğü kapsamında tüketicinin maldaki ayıp ilk altı ay içerisinde meydana gelmiş olsa bile bunu satıcıya veya üreticiye bildirmesi dürüstlük kuralının gereğidir. Ayıp ihbarı herhangi bir şekle tabi değildir. Ancak ayıp ihbarının yazılı şekilde yapılması tüketici yönünden ispat kolaylığı sağlamaktadır. TKHK 11. maddesi hükmü gereğince tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, verdiği bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelde indirim, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını, son olarak da imkan var ise malın misli ile değiştirilmesini isteyebilir. Tüketici, bu dört talep hakkından herhangi birini kullanabilir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Talep haklarından birini tercih edip kullanan tüketici, dönüp bir başka tercih hakkını kullanamaz....
Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Alıcının seçimlik hakları ise TBK 227.maddesinde "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır....
Mahkemece alınan bilirkişi raporu ile delil tespit raporu birbiriyle örtüşmekte olup, her iki raporda da aracın mevcut arızasının üretimden kaynaklanan gizli ayıp niteliğinde bulunduğu,ayıbın orijinal parça değişimi suretiyle yapılabileceği tespiti de dikkate alındığında, belirlenen onarım bedeli tutarının fahiş olduğundan söz edilemeyecektir.Davalı vekilinin ayıp ihbar süresine, ayıbın niteliği ve onarım bedeline ilişkin ileri sürdüğü istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. Diğer yandan davacı tarafça dava dilekçesinde seçimlik haklardan ayıpsız benzeri ile değişim talep edilmişken, ıslah dilekçesiyle ayıp nedeniyle bedelden indirim talep edilmiştir....
Karar Düzeltme Sebepleri Mahkemece, düğün süresi ve fotoğraf çekimi konusunda iddialarını ispatladıkları halde hatalı karar verildiğini, ayıp oranın hatalı belirlendiğini ve buna göre hatalı hesaplama yapıldığını, fotoğraf hizmeti yönünden de iade bedelinin hesaplanması gerektiğini, manevi tazminat miktarının az olduğunu ve hakkaniyetle örtüşmediğini ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, düğün töreni için taraflar arasında düzenlenen organizasyon sözleşmesine aykırı olarak davalı tarafından verilen ayıplı hizmet nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2....
Evleri, B blok, 46 nolu daireyi 29.01.2007 tarihli sözleşme ile davalıdan satın aldığını, satış sözleşmesinde, ilanlarda, reklam ve broşürlerde vaat edilmesine rağmen bağımsız bölümde ve ortak alanlarda eksik ve ayıplar bulunduğunu ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla satış bedelinden şimdilik 67.500,00 TL indirim yapılarak bu meblağın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini 79.625,00 TL'ye yükseltmiştir. Davalı; süresinde ayıp ihbarı yapılmadığını, hiç bir ihtirazi kayıt olmaksızın taşınmazın teslim alındığını, taşınmazda ayıp ve eksik imalat bulunmadığını, mahal listesine uygun olarak inşaatın tamamlanarak teslim edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....