den satın aldığı araçlar arasında yer alan 4 adet aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak bu araçların iadesi karşılığında bedel iadesinin sağlanması ve ayıba dayalı olarak meydana gelen araç mahrumiyetine dayalı zarar ile servis hizmeti için verilen bedelin iadesidir. Yargılama sürecinde; tarafların göstermiş olduğu deliller toplanmış bu kapsamda tüm araçların servis kayıtları getirtilmiş, mahkememizce atanan bilirkişiden 04/02/2019 tarihli rapor, 29/07/2019 tarihli ek rapor ve 03/02/2020 tarihli ikinci ek rapor alınmıştır. Davalılardan ....A.Ş.'nin satıcı ... ......A.Ş.'nin ise ithalatçı firma olduğu tartışmasızdır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin iptaline karar verildiğini, seçimlik haklar arasında bu seçeneğin bulunmadığını, araçta üretimden kaynaklı bir ayıp bulunmadığını, bu ayıpların kullanıma engel olmadığını, var olduğu iddia edilen problemin onarımının davacı tarafından engellendiğini, aracın halen davacı tarafından kullanıldığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp iddiasına dayalı misli ile değişim veya bedel iadesine ilişkindir....
Dava, ayıp nedeniyle, ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimi, olmadığı takdirde ayıp oranında bedel indirimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; "... dava konusu araçtaki arızanın imalattan kaynaklandığı ve gizli ayıp niteliğinde olduğu ancak, arızadan/ayıptan ötürü davacının tüketicinin herhangi bir zararının bulunmadığı gibi araçta herhangi bir değer kaybına da yol açmadığı, ayrıca davacı vekilinin terditli taleplerinden olan ayıp oranında bedel indirimi istemine ilişkin tanzim ettirilen ikinci bilirkişi ek raporunda ise bilirkişilerce araçtaki ayıp oranına göre bedel indirimi yapılmasına gerek olmadığı yönünde mütalâ bildirildiği anlaşılmaktadır. Hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi kök ve ek raporları doğrultusunda......" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olup, dosyanın HMK 355....
Mahkemece, bilirkişi rapor ve ek raporu hükme esas alınarak 7.643.00.TL eksik ifa bedeli ve 3.822.00.TL gizli ayıp bedeli olmak üzere toplam 11.465.00.TL' nın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalıların, mahkemece gizli ayıp olarak nitelendirilen ayıplarla ilgili temyiz itirazı yönünden; Dava tarihi olan 30.12.2010 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.’nun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak eksik ifa bedeli ve gizli ayıp bedeli olmak üzere toplam 17.037.26 TL' nın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ve ihbar olunan tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalının, mahkemece gizli ayıp olarak nitelendirilen ayıplarla ilgili temyiz itirazı yönünden; Dava tarihi olan 25.04.2013 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.’nun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’ da gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır....
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu' nun 1.6.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz süresi geçtikten sonra davacı tarafından verilen temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davalının, mahkemece gizli ayıp olarak nitelendirilen ayıplarla ilgili temyiz itirazı yönünden; Dava tarihi olan 10.01.2013 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.’nun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’ da gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Yukarıda açıklanan hükümler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacıya satın aldığı dairenin fiilen hangi tarihte teslim edildiğinin dolayısıyla ayıbın niteliğine göre ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının tesbiti önem arzetmektedir. Mahkemece, otoparkların sözleşmede taahüt edilen sayıda yapılmaması, eksik iş olarak nitelendirilmiş ve buna göre davacının talebi kabul edilmiş ise de; bunların yapılmamış olmasının davacının satın aldığı bağımsız bölümün ekonomik değerini düşüren açık ayıp niteliğinde olduğu, davalıların bu ayıbı gizlemek için de herhangi bir hileye başvurmadığı, davacının bu ayıplardan bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceği kuşkusuzdur....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Yukarıda açıklanan hükümler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacıya satın aldığı dairenin fiilen hangi tarihte teslim edildiğinin dolayısıyla ayıbın niteliğine göre ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının tesbiti önem arzetmektedir. Mahkemece, otoparkların sözleşmede taahüt edilen sayıda yapılmaması, eksik iş olarak nitelendirilmiş ve buna göre davacının talebi kabul edilmiş ise de; bunların yapılmamış olmasının davacının satın aldığı bağımsız bölümün ekonomik değerini düşüren açık ayıp niteliğinde olduğu, davalıların bu ayıbı gizlemek için de herhangi bir hileye başvurmadığı, davacının bu ayıplardan bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceği kuşkusuzdur....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Yukarıda açıklanan hükümler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacıya satın aldığı dairenin fiilen hangi tarihte teslim edildiğinin dolayısıyla ayıbın niteliğine göre ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının tesbiti önem arzetmektedir. Mahkemece, otoparkların sözleşmede taahüt edilen sayıda yapılmaması, eksik iş olarak nitelendirilmiş ve buna göre davacının talebi kabul edilmiş ise de; bunların yapılmamış olmasının davacının satın aldığı bağımsız bölümün ekonomik değerini düşüren açık ayıp niteliğinde olduğu, davalıların bu ayıbı gizlemek için de herhangi bir hileye başvurmadığı, davacının bu ayıplardan bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceği kuşkusuzdur....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Yukarıda açıklanan hükümler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacıya satın aldığı dairenin fiilen hangi tarihte teslim edildiğinin dolayısıyla ayıbın niteliğine göre ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının tesbiti önem arzetmektedir. Mahkemece, otoparkların sözleşmede taahüt edilen sayıda yapılmaması, eksik iş olarak nitelendirilmiş ve buna göre davacının talebi kabul edilmiş ise de; bunların yapılmamış olmasının davacının satın aldığı bağımsız bölümün ekonomik değerini düşüren açık ayıp niteliğinde olduğu, davalıların bu ayıbı gizlemek için de herhangi bir hileye başvurmadığı, davacının bu ayıplardan bağımsız bölümü teslim aldığı tarihte kolayca bilgi sahibi olabileceği kuşkusuzdur....