SAVUNMA: Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; davacı tarafından açılan kamulaştırmasız el atma davasının hukuka ve yasaya aykırı olması nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava açmadan evvel kamulaştırma yasası gereğince teşekküllerine müracaat ederek söz konusu gayrı menkulün kamulaştırılması talep etmelerinin gerektiğini, davalı tarafından kamulaştırmasız el atma davasının yerine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tapu iptali, davalı TEDAŞ adına tescil ve bedel talebi yönünde açması gerekirken tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, dağıtım şirketi GDZ Elektrik A.Ş. ile yapılacak olan yazışmalar neticesinde dava konusu taşınmaza herhangi bir fiili el atma olup olmadığı, özel şahıs veya şahıslara ait bir hattın geçip geçmediği ve fiili el atma varsa sorumluluğun TEDAŞ ya da GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş.'de olmasına göre beyanda bulunacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davacının davası davaya konu taşınmaza kamulaştırmasız olarak el atılmasından kaynaklanan tazminat, ecri misil ve değer düşüklüğü bedelinin tazmini davasıdır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Dosya kapsamından dava konusu taşınmaza su iletim hattı servis yolu ve hidrat yapılmak suretiyle taşınmaza kamulaştırmasız olarak el atıldığı anlaşılmıştır....
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, süresinde davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Davada, 28.04.2008 tarihinde kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemli dava açıldığı belirtilmektedir. Kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel davası açmakla davacı taşınmazın mülkiyetini davalı idareye devir etmeye razı olduğuna göre artık sonraki dönem için ecrimisil istenemez.O halde mahkemece, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemli dava tarihinden (28.04.2008) geriye doğru 12.05.2006 tarihine kadar ecrimisile hükmedilmesi gerekirken talebin tümüyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir....
Anayasa Mahkemesinin 28.07.2022 tarihli ve 04.10.2022 tarihili Resmi Gazetede yayımlanan 2018/32734 başvuru sayılı kararına göre; Kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davasının amacı ve işlevi dikkate alınarak bu hükmün (2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun yargılama giderlerini düzenleyen 29.maddesi) kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarında uygulanmasının önünde bir engel bulunmamaktadır. Gerçekten kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarının amacı kamulaştırma bedelinin belirlenmesidir. Üstelik bu davalarda da kamulaştırma bedelinin tespiti davalarındaki yöntemle tazminatın miktarı belirlenmektedir....
Gerçekten kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davalarının amacı kamulaştırma bedelinin belirlenmesidir. Üstelik bu davalarda da kamulaştırma bedelinin tespiti davalarındaki yöntemle tazminatın miktarı belirlenmektedir. Mahkemeleri kamulaştırmasız el atma davalarında vekâlet ücretini ve yargılama giderlerini başvurucuya yüklemeye mecbur tutan açık bir kanun hükmü de bulunmadığına göre mahkemelerin Anayasa'nın 46. maddesindeki özel güvenceleri gözeterek yorum yapması ve 2942 sayılı Kanun'un 29. maddesinin kapsamını bu çerçevede tespit etmesi Anayasa'nın üstünlüğü ilkesiyle uyumlu olacaktır.... Kamulaştırmasız el atma sebebiyle açılan tazminat davasını inceleyen mahkemelerin idare tarafından 2942 sayılı Kanun'daki olağan kamulaştırma usulünün işletilmemesinin veya buna bağlı olarak kamulaştırma bedelinin tespiti davası açılmamasının basit bir tercih meselesi olmadığını gözönünde tutarak değerlendirme yapması gerekir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece yargılama sonunda; (I).Davanın kabulü ile, 1- İstanbul ili Büyükçekmece ilçesi Ahmediye mahallesi 299 parsel sayılı taşınmazda 74793389 elbirliği numarası ile malik olan davacılara ait tapu kayıtlarının iptali ile tapudan göl sahası olarak terkinine, 2- Davacı T4 için 38775,33- TL kamulaştırmasız el atma tazminatının ve 1962,59- TL ecrimisil tazminatının, davacı T3 için 29.079,92- TL kamulaştırmasız el atma tazminatının ve 1471,86- TL ecrimisil tazminatının, davacı T1 için 28.953,35- TL kamulaştırmasız el atma tazminatının ve 1465,45- TL ecrimisil tazminatının, davacı T2 için 29.079,92- TL kamulaştırmasız el atma tazminatının ve 1471,86- TL ecrimisil tazminatının, davacı T5 için 29.079,92- TL kamulaştırmasız el atma tazminatının ve 1471,86- TL ecrimisil tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, 3- Hüküm özetinin İİK madde 28 uyarınca tapuya gönderilmesine...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden ise kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden ise kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ......
Dava konusu taşınmaz ana caddeye cepheli olup, Üsküdar merkeze ve sahile çok yakın, çarşının merkezinde, kamu ve resmi kurumlara yürüme mesafesinde olup, bulunduğu bölgede lüks siteler bulunmakta olduğunu, bununla birlikte sosyal yaşam alanlarının, kültürel alanların bulunduğunu ve Üsküdar merkezin son zamanlarda cazibe merkezi haline gelmiş olduğunu, ancak davalı tarafından yapılan bu kamulaştırmasız el atma arazilerinde büyük bir değer kaybı meydana getirmiş olduğunu, kamulaştırmasız el atılması sebebi ile el atılan yere ait yüzölçümü gerekse bedel açısından fazlaya mahsus talep hakları mahfuz kalmak kayıt ve suretiyle müvekkilleri tarafından uğranılan 45.000- TL zararın kamulaştırmasız el atma tarihinden itibaren işleyecek asıl faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmektedir. Dava kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup davaya bakan İstanbul Anadolu 14. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın kabulüne karar vermiş bu karar istinaf edilmiştir....
Bu isteklerin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Taraf vekillerinin karar düzeltme istemi üzerine dosya ve eklerinin yeniden incelenmesi sonucunda; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen geçici 6. maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarih ve 2013/95 Esas 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak tazminat istemi yönünden taraflar lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi ve maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi yerinde olmadığından hükmün bu nedenle de bozulması gerektiği bu kez yapılan incelemeden anlaşıldığından taraf...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/39 esasında EPDK aleyhine açtıkları kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve 2011 yılı ürün zararının tahsili istemli dosyanın incelenmesinde; bu davada yargı yolu nedeniyle davanın usulden reddine dair 28/02/2012 tarihinde verilen ilk kararın temyizi üzerine Yargıtay 5....