WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki arsa paylarının düzeltilmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davalılar vekili Av. ... 30/12/2016 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat ettiklerini bildirdiğinden, temyiz isteminin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine 27/03/2017 günü oy birliği ile karar verildi....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, .... mahallesi, 19 ada 11 parsel sayılı taşınmazda projeye uygun yapı kullanım izni olan dairelerin kat mülkiyeti tapularının verilebilmesi için, diğer kat maliklerinin de muvafakatinin ve katılımının da olduğu dikkate alınarak, taşınmazda bütün bağımsız bölümleri kapsayacak şekilde kat mülkiyetinin yeniden tesis edilmesi için 634 sayılı Kanunun 44/C-1-2. maddeleri gereğince mevcut arsa paylarının iptalini, projeye uygun yapı kullanım izni olan dairelerinde eklenmesiyle arsa paylarının ve bağımsız bölümlerin yeniden tesisini ve tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

      Öte yandan, kat irtifakı veya kat mülkiyetinin kurulması sırasında arsa payları bizzat kendileri tarafından düzenlenmiş olan kat maliki veya maliklerinin sonradan arsa paylarının düzeltilmesini istemekte iyiniyetli olup olmadıklarının ve ayrıca arsa paylarının düzeltilmesini isteyen kat malikinin bu isteminde korunmaya değer bir hukuki yararının bulunup bulunmadığının mahkemece dikkatle değerlendirilmesi gerekir....

        Esasen arsa paylarının yeniden düzenlenebilmesi için arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmemesi gerekmektedir. Az yukarıda açıklandığı üzere 9 ve 12 nolu bağımsız bölümler dışında kalan bağımsız bölümlerin arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olmadığına dair bir iddia ileri sürülmemiştir. Böyle bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık arsa maliklerine bırakılan 9 ve 12 nolu bağımsız bölümlere diğer bağımsız bölümlerden farklı olarak 14850 arsa payının tahsis edilmesine yöneliktir. Bu bağımsız bölümlere neden bu şekilde arsa payı tahsis edildiği hususu 1972 tarihinde verilen taahütnameler ile bu taahütnamelere aleniyet kazandıran yönetim planında açıklanmıştır. Tüm bu açıklamalardan ortaya çıkan sonuç şudur. Dava konusu anataşınmaz 3923 m² olup, kat irtifakı 07.12.1971 tarihinde arsa sahipleri Mehmet Uğur Akosman ve Osman Sahip Akosman ile yükleniciler İlyas Şeref ve Mustafa Şeref tarafından kurulmuştur....

          GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: A) İstemin Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili Kadıköy ilçesi Bostancı Mahallesi 3206 ada 13 parsel sayılı 1428 m² büyüklüğünde taşınmazda tarafların kat maliki olduğunu, davacıya ait taşınmazın dükkan olduğunu, dükkan olarak değerinin ve arsa payının belirlenmesi gerektiğini, yanlış ve düşük arsa payı belirlendiğini, bina ile ilgili 6306 Sayılı Yasa kapsamında yıkım kararı verildiğini, bina sakinleri tarafından idare mahkemesinde dava açıldığını, binanın yıkımı halinde davacının mülkiyetinin arsa payına dönüşeceğini belirtmiş, taşınmaz üzerine üçüncü şahıslara satışının ve ayni ve şahsi hak tesisinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bu talebin kabul edilmemesi halinde arsa payının düzeltilmesi davası açıldığına ilişkin şerh konulmasını, taşınmazla ilgili arsa payının düzeltilmesini davacının arsa payının arttırılmasını talep ve dava etmiştir....

          mümkün olmayacağını, yıkılmış olan binanın müteahhit firma tarafından yeniden inşası halinde yine hali hazırdaki yanlış arsa payı paylaşım oranları dikkate alınacağından dolayı yapılacak olan yeni binada da paylaşımdaki bu yanlışlıkların devam edeceğini, bu nedenlerle mahallinde bilirkişi incelemesi yapılarak, arsa paylarının yeniden düzenlenmesini, tespit yapılıncaya kadar ileride telafisi mümkün olmayacak hak kayıplarına neden olmamak için mahallinde keşif yapılıncaya kadar binanın yıkılmaması hususunda öncelikle ve ivedilikle tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davacılar vekili tapuda kendilerinin 10. numaralı bağımsız bölümün maliki olduklarını beyanı ile bu davayı açabileceklerini öne sürmekte isede; talep 10. numaralı bağımsız bölümle alakalı olmayıp çatıda bağımsız bölüm numarası almayan ve tapuda görünmeyen çatı katında ki daireye yönelik olduğundan bunun Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmadığı, çatıda ki taşınmaz üzerinde maliklik iddiası var ise öncelikle asliye hukuk mahkemesinde mülkiyet iddiası öne sürülüp tapu iptal ve tescil davası açılması gerekir, açılacak bu davada tüm malikler hasım gösterilip, davacıların mülkiyeti tespit edildikten sonra kesinleşme kararı alınıp, tapuya şerh edilmeli ve ondan sonra arsa payında ihtilaf var ise bu dava açılmalıdır. Arsa payının düzeltilmesi davasında tapunun iptali ve tesciline bakılamayacağından ve arsa payının düzeltilmesi davası sadece malikler tarafından açılabileceğinden davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki bağımsız bölümlere özgülenen arsa paylarının düzeltilmesi istemli davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin davanın kabulüne dair verdiği kararın bir kısım davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi Kararını kaldırarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak sureti ile davanın konusuz kalması sebebiyle hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve bir kısım davalı tarafça temyiz edilmiş ve Dairemizin 17.01.2022 tarihli ve 2021/13839 Esas, 2022/141 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; ..., ... ilçesi, ... mah., 8 pafta, 1429 ada 82 sayılı parselde tapuya kayıtlı 614,00 m² alanlı, kat mülkiyetli binada bağımsız bölümlerin arsa paylarının orantısız olduğunu beyanla arsa paylarının düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, arsa payının düzeltilmesi istemine ilişkindir....

                  Bu nedenle hükümde davacı ... adına tesciline karar verilen daireler ile dükkanın arsa payları belirlenmediğinden verilen kararın infazı mümkün değildir. Bu durumda mahkemece mahallinde konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak binanın tümü gözetilerek her bir bağımsız bölüme isabet edecek arsa paylarının ayrı ayrı tesbit ettirildikten sonra, davacı ...’e isabet eden 5 daire ve 1 dükkanın bağımsız bölüm numaraları da belirtilerek toplam arsa paylarının bu davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile infazı mümkün olmayacak şekilde iptâl ve tescil kararı verilmesi doğru olmamıştır. Mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken sadece tesbit kararı verilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu