Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek (arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun şekilde imal ederek arsa sahibine teslim etmek) yüklenicinin ana borcudur. Kural olarak da aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da yüklenici edimini yerine getirmiş kabul edilemez. Somut olaya gelince; arsa sahibi ile yüklenici arasında 19.10.1990 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve 17.04.1996 tarihli ek sözleşme yapılmış, davacı harici şekilde düzenlenmiş sözleşme ile dava konusu daireyi yükleniciden satın almıştır. ... 2....
. - KARAR - Davacı vekili, müvekkilinin de aralarında bulunduğu bir kısım arsa sahipleri ile davalı arasında 27.07.2004 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile yüklenicinin sözleşme konusu olan 7 parselde inşaat yapmayı taahhüt ettiği, sözleşmenin tüm arsa sahipleriyle yapılmaması nedeniyle geçersiz olduğu, bir kısım paydaşlarla halen dahi sözleşme yapılamadığı, sözleşme sonrası imar planının iptal edilmesi nedeniyle sözleşmenin ifasının mümkün olmadığını, kaldı ki sözleşme tarihinden uzun zaman geçmesine rağmen ifasına başlanmaması nedeniyle ifanın davacı açısından öneminin kalmadığı gerekçesiyle sözleşmenin feshine ve tapudaki şerhin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı arsa sahipleri vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı arsa sahipleri vekili temyiz dilekçesinde; tevhitten sonra yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde şartların arsa sahibi aleyhine değiştiğini, zemin katta daire olmadığını, kot farkı olmadığından daha fazla daire çıkmadığını, 07.12.2015 tarihli ek yazılı anlaşmanın ilk yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmenin eki ve parçası olduğundan 130.000 TL ödeme yapıldığını, 50.000 TL’nin dükkandaki değişiklik sebebiyle nefaset farkı olduğu,18.06.2016 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmenin tevhitten sonra yapıldığını, para makbuzundaki şerhin sonradan ilave edildiğini, şirketin davacı tarafından kurulduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
-K A R A R- Davacı vekili, arsa sahibi olan müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, arsa maliklerine iki daire ile bir dükkan verilmesinin kararlaştırıldığını ancak, davalı şirketin sözleşmede tanınan sürelere rağmen inşaatı bitirip teslim etmediğini ileri sürerek, geçmişe dönük olarak 13 aylık toplam 18.200,00 TL kira alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı temsilcisi, davacıların arsayı zamanında teslim etmediklerini, arsa maliklerinin borçları nedeniyle inşaata geç başlandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Belediyesi yazısından anlaşıldığı bu haliyle sözleşmenin feshinde davacının haklı olduğu plan tadillerinin mücbir sebep kabul edilmesi gerektiği ve idarenin işlemlerinin uzaması sebebi ile yükleniciye kusur izafe edilemeyeceği, sözleşmenin ifa edilmesinde objektif imkansızlığın bulunduğu davalı tarafın bu objektif imkansızlığın oluşmasında bir kusurunun olmadığı, sözleşmenin 7. maddesinde mücbir sebep halinde davalıdan tazminat talep edilemeyeceği yazılı olduğu gerekçesiyle sözleşmenin feshi talebinin kabulüne tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve tazminat istemine ilişkindir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 Sayılı Kanun'da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında, 6502 Sayılı Kanun'da, kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutafak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2024/49 KARAR NO : 2024/112 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A K A R A R İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ : 25/11/2023 NUMARASI : 2023/500 Esas İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN/ DAVACI VEKİLİ : İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ EDEN/ DAVALI : DAVANIN KONUSU : Tapu İptali ve Tescil Olmadığı Takdirde Alacak (Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir (Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 16/02/2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/02/2024 Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak davasında mahkemece ihtiyati tedbire itirazın reddine dair verilen karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden eden/ davalı ... vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati tedbir talep eden davacı...
Bu sözleşmeyle davalılardan yüklenici arsa sahipleri ile olan 13.09.1993 günlü arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince kendisine bırakılması kararlaştırılan 11 numaralı bağımsız bölümdeki şahsi hakkını davacıya temlik etmiştir. Anılan temlik işleminin hüküm ve sonuç doğurması kuşkusuz davalılar arasındaki 13.09.1993 günlü sözleşmenin ifa ile sonuçlanmasına bağlıdır. Çünkü temlik edilen gerçek alacak ne ise ondan ibarettir. Ancak somut olayda, davalılar arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin aynı yer 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/726 sayılı dosyasında açılan dava sonucu yüklenicinin temerrüdüne bağlı olarak hükmen feshedildiği yükleniciye peşinen yapılan tapu devrinin arsa sahiplerine iade edildiği mahkeme hükmünün de 23.02.1998 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Bunlar; aynen ifa ve gecikmeden dolayı tazminat isteme hakkı; aynen ifayı reddederek ademi ifa sebebiyle müspet zararını talep hakkı; sözleşmeyi feshederek menfi zararını isteme hakkı olarak sayılabilir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibinin sözleşmeden doğan hakkı, inşaatın zamanında bitirilip teslim edilmesini isteme hakkıdır. Yüklenicinin edimini zamanında ifa etmemesi nedeniyle arsa sahibinin gecikmeden kaynaklanan kira tazminatını talep hakkı ise kanundan doğan bir haktır. Yüklenicinin edimini zamanında ifa etmemesi nedeniyle talep edilebilecek olan kira tazminatı, teslimde gecikilen her ay için ödenecek bir miktar paradır. Kira tazminatı miktarı sözleşme yapılırken kararlaştırılabilir, bu şart geçerlidir. Tarafların maktu olarak belirledikleri miktar talep edilebilecek olan miktardır. Sözleşmede böyle bir şartın bulunmaması halinde ise talep edilebilecek tazminat miktarı, tespit edilecek olan rayice göre belirlenir....
Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı haklar ve borçlar yükler. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince yüklenicinin bedele, başka bir anlatımla sözleşmede kararlaştırılan arsa payı veya bağımsız bölümlere hak kazanabilmesi için inşaatı sözleşme ve ekleri ile tasdikli proje ve inşaat ruhsatı ile kamu düzeninden olan imar mevzuatı ve yönetmeliği hükümlerine uygun olarak tamamlayıp, arsa sahiplerine teslim etmesi gerekir. İnşaat yapma borcunu yerine getirmeyen yüklenici, arsa sahibinden tapu devrini isteyemez....