UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup, araç maliki olan davacı Filiz yönünden araç hasar bedeli ve ikame araç bedelinin tahsili, davacı Kemal yönünden işgücü kaybı, gelir kaybı ve manevi tazminat isteminde bulunulmuştur. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır....
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava; hukuki niteliği itibariyle davalıya ---plakalı araç ile davacıya ait ---- plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedelinin ve --- tahsili istemli maddi tazminat davasıdır. Mahkememizce hasar dosyası celp edilmiş, tarafların kusur durumu ve meydana gelen hasar kaybı bedelinin belirlenmesi amacıyla makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır....
Kasko genel şartlarına göre, onarım masraflarının, aracın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ve aynı zamanda eksper raporu ile aracın onarım kabul etmez bir hale geldiğinin tespit edilmesi durumunda, araç tam hasara uğramış sayılır. Aracın tam hasara uğraması halinde, aracın hasar anındaki rayiç değeri ödenir. Bu durumda, aracın Karayolları Trafik Yönetmeliğinin ilgili maddesi hükümleri doğrultusunda hurdaya ayrıldığına dair hurda tescil belgesi sigorta şirketine ibraz edilmeden araç sahibine sigorta tazminatı ödenmez. Değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur. Aynı şekilde kısmi onarımlarda parçaların sigorta şirketi tarafından tedarik edilmesi halinde hasarlı parçalar talep ettiği takdirde sigortacının malı olur....
Davalı vekili araç üzerinde rehin olduğunu, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, aracın sigorta bedelinin 47,725 TL olduğunu, kazadan sonra düzenlenen zeyilname ile bu bedelin 13,000 daha artırıldığını, ancak poliçede açıkça belirtildiği gibi zeyilnamenin düzenlendiği tarihten itibaren geçerli olduğunu, geçmişte meydana gelen hasarı kapsayacak şekilde sigorta bedelinin artırılmasının sigorta hukukunda yerinin olmadığını, araç ağır hasarlı olduğundan pertinin uygun görüldüğünü, 2. el piyasa rayiç değerinin 35.000 TL sovtaj değerinin 10.500 TL olarak tesbit edildiğini, davacıya davadan önce iki kez sovtaj bedelinin mahsubu ile bakiye 24,500 TL.nin kendisine ödeneceği hususunda ihbarda bulunduğunu, ancak davacının dava açma yolunu tercih ettiğini belirterek davanın husumet ve esastan reddini savunmuştur....
Ancak; Kamulaştırmasız elatmadan arta kalan bölümde meydana gelen değer azalışı oranının %50'yi aşması halinde; davacıya, %50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinmeyeceği sorulmalı, yetindiği takdirde, bu orana göre hüküm kurulmalı, yetinmediği takdirde davalıya, geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek suretiyle taşınmazın tamamının mülkiyet hakkını kazanma imkanı sağlanmalı ve talep edildiği takdirde taşınmaz bedelinin tümüne hükmolunmalı, idare de talep etmediği takdirde rapordaki değer kaybına göre hüküm kurulmalıdır. Dava konusu taşınmazın kamulaştırmasız elatmadan arta kalan 342 m2'lik bölümü ile ilgili olarak yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....
Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur" hükmü öngörülmüştür. Bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere davalı ... meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, hurda bedelinin tazminattan düşülmesi olanaklı değildir. Zira, kasko sigortasında amaç zarar bedelinin tamamen karşılanmasıdır. Bu açıklamalar karşısında mahkemece, davacının uğradığı zararın tümüne hükmetmek gerekirken, hurda bedelinin tazminattan düşülmesine karar verilmesi de isabetli görülmemiş ve kararın bu nedenlerle davacılar yararına bozulması gerekmiştir....
, işini aksattığını, davacıya ekstra zarar vermesi sebebiyle aracının kullanılamadığı sürede bir mahrumiyet bedelinin oluştuğu belirterek -------- kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte araç değer kaybı ile mahrumiyet bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı ... cevap dilekçesinde, satış bedelinin 26.000 YTL olduğunu savunmuş, ancak bu savunmasını yazılı delille ispatlayamamıştır. Bu durumda sözleşmede belirtilen araç bedeli olan 30.183 YTL'ye hükmedilmesi gerekir. Ne var ki, 2010/3448-14731 davalı cevap dilekçesinde "vs.deliller" diyerek yemin deliline de dayandığına göre, davalıya araç bedelinin 26.000 YTL olduğu konusunda yemin teklif hakkı hatırlatılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde 26.000 YTL.ye hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 3-Araç halen davacıda olduğuna göre, araç bedeline aracın davalıya iade tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, yazılı şekilde dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi de bozma nedenidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı araç davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalının yetkili bayiinden 28.04.2010 tarihinde araç satın aldığını, 18.04.2011 tarihine kadar araçta 4 adet arıza meydana geldiğini, mahkeme aracılığıyla tespit yaptırdığını ve 16.05.2011 tarihinde ihtarname ile aracın misli ile değiştirilmesi olmadığı takdirde bedelinin iadesini istediğini ancak davalının talebini kabul etmediğini, araçta üretim hatası olduğunu ileri sürerek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi olmadığı takdirde bedelinin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, sahtecilik yapılmak suretiyle davacı adına kayıtlı araç satış işleminin iptali olmadığı takdirde bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....