Davacı, davalıya 28/10/2014 tarihinde araç satış yetkisini içeren vekaletname verdiğini, davalının 26/06/2015 tarihinde dava konusu aracı sattığını, ancak satış parasını vermediğini ileri sürerek eldeki alacak davasını açmıştır....
Davalılar ... ve ... vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 43.128,68 TL maddi tazminatın davalılar ve birleşen dosya davalısından müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminat talebi yönünden verilen karar Yargıtay bozmasına konu olmadığından bu hususta herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili ve davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Anayasanın 141. maddesinde, mahkeme kararlarının gerekçeli olarak yazılması öngörülmüş bulunduğu gibi, HUMK'un 388/3. maddesinde de verilen hükümde, iddia ve savunma yönünden toplanan deliller, delillerin tartışması, varılan sonuçla ilgili hukuki nedenler, taraflara yüklenen borç ve sağlanan hakların kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması gerektiği belirtilmiştir....
Noterliği'nin, 22/02/2023 tarihli 08432 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesinin imzalandığını, davalı noter huzurundaki işlemler esnasında da müvekkili şirkete kilometre bilgisi konusunda açıkça bilgi vermemiş olup müvekkili şirket vekilini aldattığını, araç satış sözleşmesinde de açıkça görüleceği üzere daya konu2016 Model, Mercedes-Benz marka, dizel, ... plaka numaralı araç 2016 Model olmasına rağmen ilanda 2017 Model, hatasız ve 88.000 kilometre olarak gösterildiğini, davalı taraf sadece kilometre bilgisinde değil esaslı unsurlardan olan model bilgisinde de yanıltma amacı taşıdığını, araç davacı müvekkili şirkete geldiğinde 102.348 kilometre olduğunu, davacı şirket davalı tarafa 88.000 kilometre üzerinden satış parası ödemiş olup aracın 102.348 olmasından kaynaklı zararı bulunduğunu, aracın kilometresinin düşürülmesi gizli ayıp, aracın kilometresi ve model bilgisi ile ilgili hakkında asılsız beyanlarda bulunularak satış için ilana konulması ayıp olmakla beraber kilometrenin gerçek...
ın her biri için 1.000'er TL'den olmak üzere toplam 3.000 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve davacı ... için 80.000 TL diğer davacıların her biri için 25.000'er TL'den olmak üzere toplamda 230.000 TL manevi tazminat talep edildiği ve Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, yukarıda belirtildiği şekilde karar verildiği anlaşılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20/d bendinde; "Tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılır. Noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirler geçersizdir." şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir....
*Satışı devam eden araçlar için, hasar tarihi itibari ile geçerli olan yetkili satış bayii peşin satış Fiyatı ödenir. Aracın yetkili satış bayii stoklarında bulunmaması sigortalı araç için referans alınacak rayiç değeri etkilemeyecektir." şeklinde rayiç değer tespit maddesini olduğu, dava konusu araç ruhsatı incelendiğinde, araç tescil tarihinin 28.11.2019 olduğunun anlaşıldığı, dava konusu aracın Kasko Sözleşmesindeki " Rayiç Değer Tespiti, a) Sıfır km otomobil ve kamyonet araç tipleri için: " maddesini kapsamış olduğu anlaşıldığı, yukarıdaki hesap tablosu ile Kasko Sigortası " Rayiç Değer Tespiti" maddesi birlikte ile birlikte değerlendirildiğinde; Ocak 2021 Kasko Değer Listesindeki ........
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 05/05/2015 NUMARASI : 2012/248-2015/360 Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava ticari nitelikli satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil, tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,12.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2015 NUMARASI : 2015/182-2015/197 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava gayrimenkul satış vaadti sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil yada tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,24.6.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14.maddesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın 8.maddesinde, daireler arası iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali, tescil ve tazminat istemine ilişkin olup, Dairemizin görevine giren arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile ilgisi bulunmamaktadır. Bu nedenle hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" KARAR Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, tescil isteği bulunmamaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen Geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın ise 06/03/2019 tarihinde açıldığı, dosyada bulunan araç tescil ve sahip bilgileri raporunun incelenmesinden, 34 XX 475 plaka sayılı aracın 18/07/2014 tarihinde davalı, 08/04/2015 tarihinde davacı, 23/06/2016 tarihinde dava dışı Fehmi Uğur, 30/06/2016 tarihinde yeniden davacı adına tescil edildiği, Mahkemece söz konusu evrak dışında araştırma yapılmaksızın karar verildiği anlaşılmaktadır. 08/04/2015 tarihinde aracı satın alan davacının, 23/06/2016 tarihinde dava dışı Fehmi Uğur' a sattığı, 30/06/2016 tarihinde ise yeniden satın aldığı, başka bir ifade ile aracın halen davacı adına kayıtlı bulunduğunun gözetilmesi, aracın bir şekilde temin edilememesi ihtimalinde ise araçta bulunduğu ileri sürülen ağır hasar kaydına ilişkin bilgi ve belgelerin dosya içine alınması ve araç üzerinde veya araç temin edilemediğinde dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak araçta ayıp olup olmadığı, ayıplı aracın satış tarihindeki değeri ile ayıpsız aracın satış tarihindeki değerinin tespit ettirilmesi...