"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, genel muvazaa iddiasına dayalı olarak davalılar arasında yapılan taşınmazın satışına ilişkin işlemin geçersiz olduğunun tespiti isteğine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti, haczin teshi ve muarazanın giderilmesi istenilmiştir. Mahkemece dava dilekçesinin görevsizlik nedeni ile reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacının davalıdan araç satın aldığını, ancak davalının oyalaması neticesinde aracın devrini alamadığını, davalı tarafın borcu nedeni ile 3.kişi tarafından davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, aracın kaydına haciz şerhi işlendiğini, sonradan da araç hakkında çıkartılan yakalama emrinin infaz edildiğini, aracın davacının elinden çıktığını beyan ederek aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti,haczin fekki ve bu konudaki muarazanın giderilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir....
İddianın içeriği ve özellikle ileri sürülüş biçiminden, davanın gerek diğer mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik muris muvazaası, gerekse 818 sayılı Kanun’un 18. maddesinde düzenlenen genel muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Davaya konu araç, trafikte miras bırakan adına kayıtlı iken, davalı ile miras bırakan arasında Noterde yapılan 10/07/2007 tarihli sözleşme ile davalıya satılıp, trafik kaydında davalı adına tescil edilmiştir. Yapısı itibariyle bir taşınır mal olmasına karşın, trafikte kayıtlı bir aracın mülkiyetinin geçişi bir taşınır, hatta taşınmazdan daha farklı bir hukuki düzenlemeye tâbi tutulmuştur. Bu düzenleme tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinin devir tarihi itibariyle görevli resmi makâmlarca yapılacağı şeklinde belirtilmiştir. Böyle bir sözleşmenin geçerli olmasının resmi biçim koşuluna bağlı olduğu ve kanun koyucunun, bir aracın mülkiyetinin geçişi için resmi sözleşme yapılmasını zorunlu kıldığı kuşkusuzdur....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü alacağına itiraz edilen davalı alacaklıya ait olduğu, davalı alacaklı alacağının gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını takipten önce düzenlenmiş ve birbirini teyid eden usulüne uygun delillerle ispatlaması gerektiği, davalı alacaklı ise sadece rehine konu aracın kendisi tarafından kullanıldığına dair adına kesilen trafik ve cezalarına ilişkin tutanaklar ile araç muayenesine ilişkin deliler sunmuş olduğu, davalı alacaklı lehine rehnin ihtar kararının borçluya tebliğinden bir gün sonra verildiği tespit edildiğinden, davalı alacaklı alacağını gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığını takipten önce düzenlenmiş ve birbirini teyid eden usulüne uygun delillerle ispatlayamadığından araç üzerine konulan rehinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
Dava, trafikte kayıtlı aracın noterde satışının yapılmış olmasına rağmen trafik kaydının devralmaması nedeniyle vergi mükellefiyeti devam eden satıcının mağdur olduğu iddiasına dayalı mülkiyetin tespiti (satılan aracın davalıya geçtiğinin tespiti) istemine ilişkindir. Başka bir anlatımla talep, sözleşmeye dayanılarak açılan olumlu tespit davası niteliğindedir HUMK’ nun 9. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının ikametgâhının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden ... davalar için, sözleşmenin ifa edildiği veya davalı ya da vekilinin dava tarihinde orada bulunması kaydıyla, sözleşmenin yapıldığı yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Somut olayda davalının ikametgâhı Bursa'da bulunmakta olup, satış sözleşmesi de Bursa 12. Noterliğince düzenlenmiştir. Bu nedenle, HUMK. nun 9 ve 10. maddelerine göre yetkili mahkeme Bursa mahkemeleridir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, kadastro tespiti ile tapu kaydı oluştuktan sonraki satışa ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2. maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 25.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin iptali ve tescil hukukuna ilişkin davada Vezirköprü Sulh Hukuk ile 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasına dayalı olarak yapılan traktör satışına ilişkin işleminin iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 04.08.2006 tarihinde 5600.-YTL. değer gösterilerek asliye hukuk mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 8/1. maddesi gözönünde bulundurulduğunda dava tarihi ve değeri esas alındığında uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ..... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/10/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ARAÇ MÜLKİYETİNİN TESPİTİ, TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babaları ...’ın, sağlığında davalılara ... plaka sayılı ticari taksiyi ve ticari plakasını diğer mirasçılardan mal kaçırmak maksadıyla muvazaalı olarak satış göstermek suretiyle 21/12/2009 tarihinde devrettiğini ileri sürerek ticari plaka satış sözleşmesinin ve trafik sicil kaydının muvazaa nedeniyle iptali ile miras payı oranında adına tescile karar verilmesi istemiş, 23.07.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile tescil talebi kabul edilmediği takdirde saklı payının tenkisini talep etmiştir. Davalılar mirasbırakanla birlikte uzun yıllar çalıştıklarını kişisel emek sarfettiklerini, davaya konu aracın ...'ndan kredi kullanmak suretiyle satın alındığını, mirasbırakanla aralarındaki araç ve ticari plaka satışının gerçek olup bedelinin de ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır....
" açık hükmüne rağmen mülkiyetinin devrini gerçekleştirilmediğini, davalı tarafa ihtarname gönderilmesine rağmen herhangi bir cevap verilmediğini belirterek sözleşme konusu ... plakalı aracın mülkiyetinin tespiti ile adına tescilini, bunun mümkün olmaması halinde satış bedeli olarak ödenen 13.141,00TL'nin temerrüt tarihi itibarı ile işleyecek faizi ile birlikte iadesini ve davalıya verilen senedin iadesine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Satışın İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık mahkeme tarafından Türk Borçlar Kanununun 19. maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı araç satışının iptali ve yeniden tescili istemi olarak vasıflandırılmış ve bu yönde hüküm kurulmuş bulunduğundan, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. Ancak daha önce 18.6.2013 tarihinde Yargıtay 8. Hukuk Dairesi ve 30.9.2013 tarihinde Yargıtay 1. Hukuk Dairesi tarafından görevsizlik kararı verildiğinden Daireler arasındaki görev uyuşmazlığı giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir....