WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, davalı adına kayıtlı bulunan traktörün, daha önceden de olduğu gibi, taraflarca ortak olarak satın alınıp, kullanıldığının tespiti ile aracın her bir davacı ve davalı adına eşit oranlarda (1/4) tescili istemine ilişkin olup, dava konusu uyuşmazlık, mahkemece inançlı işlem olarak değerlendirilerek hüküm kurulmuştur. 2011/9580-20737 İnançlı işlem, “başkasına bir hak devreden tarafın (inanan), bir hakkı devralan tarafa (inanılana), taraflarca güdülen amaç sona erince veya gerçekleşince, inanana ya da üçüncü bir kişiye söz konusu hakkı devretme taahhüdü” olarak tanımlanmaktadır. (..., ..., ..., ... Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, ... 1988, sh.560) 5.2.1947 gün ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, inançlı işleme dayalı bir dava, ancak yazılı delille kanıtlanabilir....

    kabulüne davanın kabulü ile İnançlı işleme konu 34 XX 786 plaka sayılı aracın trafik kaydının iptali ile davalı payının davacı adına trafik siciline kayıt ve tesciline, mümkün olmaması halinde davalı hissesine düşen araç bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ilişkin karar verilmesini talep etmiştir....

    Davalılar, irade fesadına ilişkin hak düşürücü sürenin geçtiğini, inançlı işlem iddiasının yazılı delille ispatı gerektiğini, bedelsizlik iddiasının gerçek olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. İlk derece mahkemesince, inançlı işlem iddiasının usulünce ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

      Hukuk Dairesince, her ne kadar ıslahla davanın hukuki sebebi hile olarak değiştirilmiş ise de ileri sürülen maddi vakalara göre, davada inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı, davacının inançlı işlem iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı, davacının kendi istek ve iradesi ile temlik işlemlerini gerçekleştirdiği gerekçesiyle, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir....

        Zarar gören bu hakkını, düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğu tarihten başlayarak beş yıl içinde kullanabilir." Ayrıca, inançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanında inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana, kazandırıcı bir işlem ile devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı yada nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden bir kimseye "inanan" adı verilir....

        nin 2016/8690 E. 2018/4579 K. sayılı ilamında; "Davacı Aysel Toklucu vekili Avukat İbrahim Nas tarafından, davalı Rıfat Sivri aleyhine 23/12/2014 gününde verilen dilekçe inançlı işleme dayalı araç mülkiyetinin tespiti ve tescili veya bedelin tahsili istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 14/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescili veya araç bedelinin tahsili istemine ilişkindir." Demek suretiyle, inançlı işleme dayanılmış olsa dahi araçlara ilişkin eldeki davadakine benzer uyuşmazlıklarda davanın araç mülkiyetinin tespiti ve tescili veya araç bedelinin tahsili olarak nitelendirildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay 4. H.D.'nin 2015/10781 E. 2017/6433 K....

        Temyiz Nedenleri Davacı vekili; davada hile iddiasına dayandıkları halde Bölge Adliye Mahkemesince inançlı işlem olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını, İlk Derece Mahkemesinin davalı ... ve ...’ya karşı hile iddiasının ispatlandığı yönündeki gerekçesinin davanın hiçbir tarafınca istinaf edilmemesi nedeniyle bu tespitin kesinleştiğini, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf edilmeyen hususlar hakkında aleyhe karar verilemeyeceğini, sadece istinaf edilen hususlar hakkında inceleme yapılacağını, davada inançlı işlemin değil hilenin söz konusu olduğunu, davacının babası ...hakkında FETÖ/PYD soruşturması olmasından dolayı davalı ...’in ve kardeşleri ... ve ...’in dava konusu taşınmazlara Devlet tarafından el konulacağı, derhal devredilmesi gerektiği telkini üzerine davacının içinde bulunduğu durum sebebiyle kandırılarak hile ile taşınmazlarının elinden alındığını, kayıt maliki dahili davalı ...’ın el ve işbirliği içerisinde taşınmazları devraldığını, sunulan sözleşmenin birçok çelişki ve tutarsızlık...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14/05/2015 gününde verilen dilekçe ile inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından ayrı ayrı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, inançlı işlem nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı 4564 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 111 m2'sinin kendisinin olduğunu, taşınmaz üzerinde kendisinin de davalının da 4 katlı evi bulunduğunu, taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu ileri sürerek taşınmazın 111 m2'sinin tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davayı kabul etmiştir....

            Hukuk Dairesince, her ne kadar ıslahla davanın hukuki sebebi hile olarak değiştirilmiş ise de ileri sürülen maddi vakalara göre, davada inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı, davacının inançlı işlem iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı, davacının kendi istek ve iradesi ile temlik işlemlerini gerçekleştirdiği gerekçesiyle, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, “... Somut olaya gelince, 6100 sayılı HMK'nın 119/1-g maddesine ( 1086 sayılı HUMK m. 179/4) göre; davanın hukuki sebebini bildirmek davacıya ait olup, hem ilk derece mahkemesinin hem de istinaf mahkemesinin kabulünde olduğuna göre davacının, inançlı işlem hukuksal sebebini HMK'nın 176. maddesi gereğince hile hukuksal sebebine dönüştürdüğü açıktır....

              Hukuk Dairesince, her ne kadar ıslahla davanın hukuki sebebi hile olarak değiştirilmiş ise de ileri sürülen maddi vakalara göre, davada inançlı işlem hukuksal nedenine dayanıldığı, davacının inançlı işlem iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı, davacının kendi istek ve iradesi ile temlik işlemlerini gerçekleştirdiği gerekçesiyle, HMK'nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, “... Somut olaya gelince, 6100 sayılı HMK'nın 119/1-g maddesine ( 1086 sayılı HUMK m. 179/4) göre; davanın hukuki sebebini bildirmek davacıya ait olup, hem ilk derece mahkemesinin hem de istinaf mahkemesinin kabulünde olduğuna göre davacının, inançlı işlem hukuksal sebebini HMK'nın 176. maddesi gereğince hile hukuksal sebebine dönüştürdüğü açıktır....

                UYAP Entegrasyonu