davalılar olan Demet ve Ramazan'ın müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekmiştir. 1- Davanın Kabulü ile, Adana İli, Seyhan İlçesi, Şakirpaşa Mahallesi, 944 ada 42 nolu parselde davalılar adına kayıtlı 7/272'şer hissenin ayrı ayrı iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, yönelik karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/951 Esas KARAR NO : 2023/437 DAVA : Araç Mülkiyetinin Tespiti, Tescili DAVA TARİHİ : 02/11/2022 KARAR TARİHİ : 17/05/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Mülkiyet (Tespit İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ....'...
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Davacı, davalılar ile Noterliği’nde 24.06.2004 günü düzenledikleri satış vaadi sözleşmesi uyarınca davalılara murisleri ...’den intikal edecek 4 parsel sayılı taşınmazdaki 4 numaralı bağımsız bölümdeki paylarının satışının vaat edildiğini, edimini yerine getirdiği halde tapudan devir yapılmadığını ileri sürerek taşınmazın adına tescilini istemiştir. Davalılar, davacının dayandığı sözleşmenin yükleniciyle inşaat yapılması amacıyla düzenlendiğini düşündüklerini, satış vaadi sözleşmesi olduğunu bilmediklerini, sözleşmenin hile ile düzenlendiğini, gabinin de söz konusu olduğunu, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağının bulunmadığı gibi hile ile düzenlendiği, gabin de bulunduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Davalı Mustafa aleyhindeki dava, kazaya karışan aracın malik-işleteni sıfatıyla açılmıştır. 2918 sayılı KTK'nın 20/d maddesi hükmü uyarınca, noterlerce gerçekleştirilen devir işlemleri araç mülkiyetinin devri için yeterli olup, işlemin tamamlanması için trafik tesciline alıcı adına tescil işlemi yapılması mutlak koşul değildir. Tescil işlemi idari bir tasarruf olup, yaptırılmaması ayrı bir yaptırıma tabidir ve mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz. Bunun sonucu olarak da, trafik kayıtları mülkiyeti gösteren sicillerden olmakla birlikte, bu karine kesin değildir. Ayrıca noter satışıyla devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda, davalı Mustafa'nın dosyaya ibraz ettiği belgelerden, kazaya karışan ve davalı Mustafa adına kayıtlı araç, Kocaeli Beşinci Noterliğinin 27.07.2005 tarih, 19757 yevmiye numaralı "Kat'i Taşıt Satış Sözleşmesi" ile birleştirilen davanın davalısı Nurettin'e satılmıştır....
Noterliğinden ------ yevmiye numaralı, düzenleme şeklinde mülkiyet tutulması kaydıyla satış sözleşmesinin ediminin gerçekleşmesi sebebiyle araç üzerindeki mülkiyetin taraflarına geçirilmesinin tespitine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Murisin ölümü ile sona ermekle geçersiz hale gelen vekaletname ile yapılan noter sözleşmesi geçerli olmadığından, satış sözleşmesinin iptaline karar verilmesinde kural olarak usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ancak, Bartın 1. Noterliği 06/03/2014 tarih, 1946 yevmiye nolu satış sözleşmesinde aracın hattı ile birlikte satıldığı belirtilmekte, diğer yandan otobüs hattı devir işleminin Bartın Bel. Baş. Encümeni'nin 05/03/2014 tarih ve 70 sayılı kararı ile yapıldığı görülmektedir. Bu işlem tarihi itibariyle muris sağdır. Mahkemece, belediye başkanlığından ilgili mevzuat gereğince otobüs hattının mülkiyetinin devri için encümen kararının yeterli olup olmadığı, noter satış sözleşmesinin hattın devrinin tamamlanması için zorunlu olup olmadığının araştırılmadığı görülmektedir....
Şirketinin davasının reddine karar verilmelidir." gerekçesi ile; ASIL DAVADA; 1- Davanın reddine, BİRLEŞEN DAVADA; 1- Davanın kabulüne, 34 XX 759 plakalı aracın mülkiyetinin davacı T3'a devir borcunun aynen infazına ,aracın trafik sicilinde T3 adına tesciline, şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
Şirketinin davasının reddine karar verilmelidir." gerekçesi ile; ASIL DAVADA; 1- Davanın reddine, BİRLEŞEN DAVADA; 1- Davanın kabulüne, 34 XX 127 plakalı aracın mülkiyetinin davacı T3'a devir borcunun aynen infazına ,aracın trafik sicilinde T3 adına tesciline, şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
Davacı, plakalı aracın sahibi olduğunu, aracını Trabzon ilinde faaliyet gösteren Rent A Car şirketine kiraya verdiğini, söz konusu şirketinde aracı dava dışı üçüncü kişiye kiraladığını, kira süresi bitmesine rağmen aracın teslim edilmemesi üzerine savcılığa şikayette bulunduğunu, yapılan soruşturma sonucunda aracın noter kanalıyla davalıya satıldığını öğrendiğini belirterek, davaya konu aracın mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitine ve adına tesciline ayrıca araç satım sözleşmesinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının mülkiyet hakkının devam ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne, aracın satış işleminin iptaline ve davacı adına tesciline karar verilmiştir. 2918 sayılı Kanun'un 19. vd maddeleri uyarınca araçların trafik tescil işlemleri idari bir nitelik taşımaktadır. Bu bakımdan idari makamları belirli bir biçimde işlem tesisine zorlayıcı nitelikte tescil kararı verilmesi doğru değildir....
Ancak; 24.06.1959 günlü satış vaadi sözleşmesinin tarafları davalı ...’un mirasbırakanı ... ile adına tescil hükmü kurulan ... ile davaya katılanların mirasbırakanı ... ...’dır. Türk Medeni Kanununun 599.maddesi hükmünce, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak kanun gereği miracılarına kalacağından, mirasçılar mirasbırakanın ayni haklarını, alacaklarını, diğer mal varlığı haklarını, taşınır ve taşınmazlar üzerindeki zilyetliklerini, doğrudan kazanacakları gibi borçlarından da kişisel olarak sorumlu olacaklarından sözleşme konusu 311 ada 5 parseli ... ...’ın tüm mirasçıları adına tescili yerine, miracılarından davacı ... adına tescili doğru değil ise de, temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamış, düşülen yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir....