Ancak dosya kapsamı itibariyle yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç bulunmadığından HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince, kazanılmış haklar ve kesinlemiş hususlar dikkate alınarak, yeniden esas hakkında hüküm tesisi ile davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin, ayıbın niteliği ve doğurduğu değer kaybı itibariyle satıcı yönünden orantısız güçlük doğuracak nitelikte olması ve sözleşmenin ayakta tutulmasının esas olması karşısında, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin reddine, ayıbın onarım ile giderimi mümkün olduğundan 2.000 TL onarım bedeli ile 2.000 TL boya nedeni ile husule gelecek kayıp olan 2.000 TL toplamı olan 4.000 TL' nin ayıbın üretim kaynaklı olması nedeniyle davalılardan müştereken ve mütelsilen tahsili ile davacıya verilmesine, söz konusu bedele, kaybın satış tarihinden itibaren mevcut olması nedeniyle satış tarihinden itibaren ve davalılar yönünden işin ticari olması nedeniyle ticari faizi ile birlikte tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki...
- K A R A R - Asıl ve birleşen davalar, ayıplı araç nedeniyle sözleşmenin feshi ile bedelin iadesi veya tenzili ve uğranılan zararın tazmini istemlerine ilişkindir. Davalı vekili, zamanaşımı süresinin geçtiğini, ayıp ihbar sürelerine uyulmadığını, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan bir ayıbın bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının TTK’nun 25/4. maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresi ile iki ve sekiz günlük ayıp muayene ve ihbar yükümlülüklerine uymadığı, ancak aracın motor kaputunda meydana gelen boya kusurunun, üretim aşamasında ya da aracın tesliminden önce gerçekleşmiş olduğu, davalının bu ayıbı aracın ilgili kısmını boyamak suretiyle gizlediği ve aracı bu şekilde davacıya teslim ettiği, ayıp hile ile gizlendiğinden 818 sy....
edildiğinden müvekkilinin sözleşmeden dönme hakkının mevcut olduğunu, müvekkilinin uğradığı zararın davalı tarafından tanzim edilmesi gerektiğini iddia ederek; davanın kabulünü, eser sözleşmesinden dönme talebinin kabulü ile ürünlerin davalı şirket tarafından masrafları davalıya ait olmak üzere iade alınarak ödenen bedelin ödendiği tarihten itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Otomotiv A.Ş.den 31.8.2005 tarihinde satın ve teslim aldığını,araçta 15.1.2005 tarihinden 28.1.2006 tarihine kadar çeşitli arızaların meydana gelmesi ile toplam 7 kez servise başvurulduğunu,aracın ayıplı olduğuna dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinin tespit raporu ile belirlendiğini,ayıplı aracın iadesi ile araç için ödediği bedel ile aracı kullanamamaktan dolayı uğradığı zararlarının tahsilini istemiştir. Davalılar ,davanın reddini dilemişlerdir....
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, satışı yapılan araçtaki ayıp nedeniyle misli ile değişim bu talebin mümkün olmaması halinde sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemidir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Taraflar arasında aracın satışı, bedeli, hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, aracın ayıplı olup olmadığı, onarımının olanaklı olup olmadığı, misli ile değişim veya bedel iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarındadır. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
CEVAP: Davalı vekili;davacının ayıp ihbar sürelerine uymadığını,zamanaşımı süresinin dolduğunu,araçta kullanım hatasından kaynaklı arıza oluştuğunu ve garanti kapsamında değerlendirilemeyeceğini, zira araç ticari taksi olarak kullanılmakta olup 7-8 ayda 100.000 km yol yaptığını, bu durumun şehir içi yoğun trafikte sık dur-kalk farklı kişilerce kullanım ve ayağı debriyaj üzerinde tutmaktan kaynaklandığını, debriyaj sistemi bir sarf malzemesi olduğundan ömrünün kullanıma bağlı olduğunu, araçta teknik bir arıza, ayıp veya imalat hatası bulunmadığını, debriyaj baskı ve balatasında aracın kullanımı ve kilometresine bağlı olarak oluşan normal eskime, aşınma ve yıpranmaların garanti kapsamına girmediğini, hak ve menfaat dengesi gözetildiğinde davacının sözleşmeden dönme ile bedel iadesi taleplerinin reddinin gerektiğini, dava konusu aracın hasarlı kazalarının bulunduğunu, bu nedenle aracın değer kaybettiğini, aracın halen davacı tarafından kullanılmakta olduğunu belirterek, davanın reddine karar...
Mahkemece, davanın kabulüne, aracın yenisi ile değiştirilmesine, bu mümkün olmaz ise taraflar arasındaki satış sözleşmesinin feshi ile satış bedeli 34.514,4 YTL.nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, satışa konu aracın davalıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4/2 maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Aynı şekilde tüketici bu haklarından birini kullandığını belirterek dava açabilecektir. Davacı dava dilekçesinde öncelikle aracın değiştirilmesini, mümkün olmaz ise bedel iadesini talep etmiştir....
-TL geri ödeme yapılmış olunduğunu, aracın teslimi sonrası kullanıma başlamasıyla birlikte direksiyon sisteminde sorunlar çıktığını ve yetkili servis eliyle yapılan tamir ameliyelerinin ise netice vermediğini, bu haliyle dava konusu otomobilin ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin seçimlik hakkı uyarınca 36.510,00-TL'nin davalılar ... Otomotiv ile ... ... A.Ş'den müştereken ve müteselsilen tahsiline ve kredi tutarı 36.368,64-TL'nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. İlk derece yargılama makamınca, dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişi raporları tespit ve mütalaalarına da dayanılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne, 26.204,00 TL'nin davalı ... ... ... Türk A.Ş'den, 36.510,00 TL'nin diğer davalılar ... Otomotiv A.Ş ve ... ... Türk A.Ş.'den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; davalıların istinaf talebi, ......
Dava konusu araç gizli ayıplı olarak satıldığı için davacının talebi doğrultusunda bedelin iadesi gerekir. Mahkemece, dava konusu aracın davalıya iadesi koşulu ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir."(Yargıtay 13. HD. 09/03/2016 tarih ve 2015/900 E.-2016/7367 K.)...
olduğu nazara alınarak, dava konusu otomobilin motor kaputunda çıkan boya kalınlığının ortaya çıkardığı değer kaybının aracın güncel değeri karşısında çok büyük olmaması halinde davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olduğu, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olacağından araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirimi uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek denetime elverişli rapor alınıp, sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek, yetersiz incelemeye dayalı bilirkişi raporu esas alınarak, eksik inceleme sonucu verilen karar usul ve yasaya aykırı hükmün bozulması gerekmiştir....