"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki araç satışının iptali, teslim ve tescil davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 05/05/2016 gün ve 2015/15307 - 2016/6228 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine ve aynı kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 2. ve 4/b-1. maddeleri gereğince takdiren 271,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak gelir kaydedilmesine ve aşağıda yazılı ret karar harcının karar düzeltme isteyene yükletilmesine 06/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-TL bedelle (Kasko değeri 37.500.00 TL iken) davalı şirkete satışına dair İzmir 31.Noterliğinin 20032 yevmiye nolu araç satış sözleşme suretinin iflas dosyasına gönderildiğini, Davalı tarafın iflas idaresinin gönderdiği yazıya vekili aracılığı ile 14.09.2015 tarihinde dilekçe ile cevap vermiş oldukları, cevabi yazılarında "müflis şirketten alacaklı olduklarını, alacak kalemlerinin bir kısmı karşılığında söz konusu araçların satın alındığı, daha sonra bu araçların kendileri tarafından üçüncü şahıslara satıldığını bildirmiş oldukları" araç bedellerinin de müflis şirketten olan alacağından mahsup ettiklerinin görüldüğü, ayrıca dava konusu 4 aracın devrine ilişkin olarak müflis şirketin davalı tarafa 07.07.2014 tarihli, 479510 no'lu fatura düzenlendiği, fatura suretinin ibraz edildiği"nin belirtildiğini, müflis şirkete ait dava konusu araçların bu şekilde müflisin mal varlığından çıkartılmasının hem Borçlar Kanunu muvazaa hükümlerine, hem de İİK.nun 277- 280 maddelerine göre iptali gereken...
Mahkemece, araç satışının alacaklıya zarar vermek kastı ile yapıldığı ve davalı ...’ın da bu hususu borçlu ile olan arkadaşlıklarından dolayı bilebilecek durumda olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ve araç bedeli 16.000 TL’nin davalılardan tahsiline verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil ve Tenkis Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *muris muvazaası sebebiyle iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkin olup mahkemece muvazaaya dayalı iptal ve tescil isteği, kısmen reddedilmiş, (16) nolu bağımsız bölüm için kabul edilerek muvazaa sebebiyle iptal ve tescile karar verilmiş, hükmü davacılar, reddedilen bölüme ilişkin olarak temyiz etmişlerdir.Temyizin kapsamına ve temyiz edenin sıfatına göre inceleme görevi Yargıtay *1. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna (Hukuk-Birinci Başkanlığına) gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 30.06.2008...
Hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili; 07/12/2011 tarihinde davacı ... tarafından ... olan ....... plakalı araç sürücüsü park halinde bulunan ..... plaka sayılı araca çarptığını, çarpmanın etkisiyle park halindeki 3 aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu ve 1,49 promil alkollü olduğunu, söz konusu kaza sebebiyle ...... plakalı araç için 4.500,00 TL ödeme yapıldığını, Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının 4/c maddesi gereğince Adana 1.İcra Müdürlüğünün 2014/5428 sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, yetki itirazı ile Mersin 6.icra Müdürlüğünün 2014/10205 sayılı dosyasında takibe devam edildiğini, davalının borca itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri, icra inkar tazminatı ve vekalet ücretinin davalıya...
, davacının araçların kalan borçlarını ilgili banka ve şirkete nakit ödeyeceğini davalı şirkete bildirdiğini, davalı şirketin bu duruma itiraz ettiğini, davacının araçlarda bir hakkının bulunmadığını bildirdiğini ileri sürerek, araçların trafik kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline, olmadığı taktirde, davacının yapmış olduğu ödemeler sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.000....
Sayılı dosyasında mal rejiminin tasfiyesi davasının devam ettiğini, davalı Ahmet Ergün'ün tarafların evlilik için satın alınan ve henüz tasfiyeye konu olmamış, evlilik içi edinilmiş mal sayılan 34 XX 824 plakalı aracı evlilik birliğinden mal ve para kaçırma saiki piyasa değerinin çok altında bir bedel ile sattığını ileri sürerek muvazaalı araç satışına ilişkin tasarrufun iptali ile davalı Ahmet Ergün adına tesciline ve araç üzerinde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince 04/03/2022 tarihli ara karar ile; dava konusu 34 XX 824 plakalı araç üzerine (dava değeri 100.000,00 TL) %15 teminat (15.000,00 TL) yatırıldığı takdirde 34 XX 824 plakalı araç kaydı üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, karar verilmiştir....
in aracı satın almak istediğini söylediğini, aracın 11.750,00 TL'ye satışı için anlaştıklarını ve aralarında adi şekilde 10/08/2003 tarihli satış protokolünü hazırladıklarını, sadece 500,00 TL kapora aldığını, fakat araç satışının noterde gerçekleştirilemediğini, davalı ...'e aracın satışı için ... 10. Noterliğinde düzenlemiş oldukları 11/08/2003 tarihli vekaletname ile satış yetkisi verdiğini, davalı ... tarafından dava konusu aracın alınan vekaletname ile dava dışı ...'a satışının yapıldığını, davalının dolandırıcılık suçundan ceza mahkemesinde yargılandığını ve mahkumiyetine karar verildiğini belirterek, kat'i satış sözleşmesinin iptali ile aracın adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Diğer davalı cevap vermemiştir....
Dolayısıyla muris muvazaası aynı zamanda tam muvazaa niteliğindedir. Muris muvazaasında mirasbırakan ile karşı taraf arasında yapılan muvazaa anlaşması mevcut olup, amaç mirasçıları aldatmaktır. Bu muvazaa türünün bünyesinde iki farklı sözleşmenin yer alması nedeniyle nisbi muvazaa niteliğindedir. Çeşitli şekillerde ortaya çıkar; gerçekte bağış olan işlemi satım sözleşmesi gibi, gerçekte bağışlamasına karşın ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi. Bu durumda görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler....
Bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamaması halinde iddia edilen bedel ile tapuda gösterilen bedel arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. 1) Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı taraf bedelde muvazaa iddiasında bulunmuş, önalım hakkına konu edilen payın önalım hakkının kullanılmasını önlemek amacıyla tapuda bedelinin daha yüksek gösterildiğini ileri sürmüş; davasını 102.000,00TL üzerinden harçlandırarak, davalı adına kayıtlı payın iptali ile adına tescilini istemiştir....