DAVA : Şirketin Ek Tasfiyesi ve İhyası İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 10/09/2020 YAZIM TARİHİ : 30/09/2020 Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye ... Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile açılan şirketin ek tasfiyesi ve ihyası davasında 29/01/2020 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının "......
Dış Ticaret ve Danışmanlık Limited Şirketinin tasfiye edildiğini, ancak tasfiye sürecine şirket adına kayıtlı .... plaka sayılı .... markalı bir aracın dahil edilmediğinin tespit edildiğini, söz konusu aracın tüzel kişiliği olmayan şirket adına kayıtlı olduğundan araç üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunulamadığını, bu durumun aracın sigorta işlemlerinin yapılamaması ve kazaya karışması ve ekonomik değerinin de yüksek olması nedeniyle şirket hissedarı olan müvekkilinin ekonomik durumunu doğrudan etkilediğini, tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerektiğini, şayet tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa şirketin aktiflerinin ve pasiflerinin tasfiyesi yapılmadığı için şirket ortaklarının ve şirket alacaklılarının menfaatlerinin ihlal edilmiş olacağını, buna istinaden bahse konu şirketin ihyasına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Toplanan delillerden şirketin feshi ve tasfiyesi için yeterli gerekçe oluşturacak hiç bir sebebe ulaşılamadığı, şirketin bugün itibariyle zararda olması fesih ve tasfiye için sebep teşkil etmeyeceği, haklı sebep olmadıkça da ortağın şirketten çıkarılması mümkün olmadığı, kaldı ki , çıkmanın mevcut duruma göre davacı lehine olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, şirket ana sözleşmesinde şirketin 10 yıl süre ile kurulduğunun belirtildiği, şirketin 14.08.2017 tarihi itibariyle süre son bulacağı, davacının bu sürenin uzatılmasına muvafakati bulunmadığı, karar tarihi itibariyle şirketin süre yönünden de sona ermesinin yaklaştığı, bu durum dahi haklı sebebin varlığına dayanak oluşturduğu, ortaklar arasındaki çekişmenin ortaklık ilişkisinin sürdürülmesini imkansız hale getirdiği belirlendiği gerekçesiyle bu durum ortaklar açısından haklı nedenle fesih sebebi olarak kabul edilerek şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, haklı sebeple limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup; mahkemece yazılı gerekçeyle fesih talebinin kabulüne karar verilmiştir....
Şti'nin fesih ve tasfiyesi davasında husumet yöneltilmemiş olması nedeniyle bu kararı temyiz etmekte hukuki yararları bulunmamasına, verilen tefrik kararının da bu davada temyizinin mümkün olmamasına ve ayrıca adı belirtilen davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verildikten sonra ek kararla tasfiye memuru atanmış olmasına göre, davalılardan ...Medikal Temizlik Bilgisayar Turizm İnş. İth. İhr. San. İç ve Dış Tic. A.Ş. ve Mete Baysal'ın, davalı... Medikal Hastane Sağlık Malzemeleri İthalat İhracat San. Tic. Ltd. Şti'nin fesih ve tasfiyesi davasına yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, bu davada husumetin şirkete yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir. Böyle bir davada şirket ortaklarına husumet düşmez....
IBAN numaralı şirket hesabına 235.833,33 TL ödeme yapılmış olduğunu, ancak söz konusu ödemenin şirketin tasfiye edilmesinden sonra yapıldığı için banka tarafından, şirket yetkilisi ve tasfiye memuru müvekkiline söz konusu ödemenin yapılabilmesi için şirketin ihyası ve ek tasfiyesi gerekmekte olduğunu bildirdiğini, sicilden terkin edilen şirketin adresinin Ankara olduğunu, ... Şirketi isimli şirket ......
Maden İnşaat Tarım Mekanizasyon Hayvancılık Turizm Reklam Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin adına kayıtlı ...... plakalı aracının bulunduğu, şirketin önceki yetkilisi olan davacının aracın ek tasfiyesi amacıyla şirketin ihyasını istemekte hukuki yararın bulunduğu ve TTK'nın 547/1. maddesindeki yasal koşulların oluştuğu anlaşılmakla; anılan aracın ek tasfiyesi ile sınırlı olarak şirketin ihyasına, tasfiye memuru olarak şirketin önceki yetkilisi davacı ... ... atanmasına karar verilmiştir. Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan aleyhine harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir. HMK’nın 320’nci maddesinin açık düzenlemesi karşısında mahkeme, basit yargılama usulüne tabi dava ve işlerde dilekçelere eklenen deliller yeterli görülürse davanın esası hakkında karar da verebilir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı şirketin bu giderinin ticari girişiminin zararla sonuçlanmasından kaynaklandığı, bu giderin işletme ile ilgisinin olmadığı, ticari kazancın elde edilmesi ve idamesi ile ilgili bulunmadığını söylemenin mümkün olmadığı, iştirakin faaliyet konusunun, davacı şirketin faaliyet konusu ve ticari gayesi ile uyumlu olduğu, iştirakin tasfiyesi sonucu, iştirake koyulan ticari sermayenin gider olarak yazıldığı, söz konusu iştirakin tasfiye edilmeyip, karlı bir şekilde satılması durumunda iştirak eden davacı şirketin bu karın vergisini ödeyeceği, yani kurumlar vergisinden istisna tutulan bir işlemin söz konusu olmayacağı, iştirak edilen şirketin tasfiyesinin sonuçlanması ve tasfiye sonrası oluşan kaynağın, iştirakin bilançoda yazılı maliyetini karşılayamaması veya tamamen sermayenin yok olması nedeniyle zarar oluşması halinde, bu zararın iştirakçi firmanın gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınabileceğinin açık olduğu belirtilerek,...
nin 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanun ve İlgili Uygulama Yönetmeliği'nin amacına aykırı faaliyet göstermesi ve amaca aykırı bu faaliyetleri davacı Bakanlık tarafından tanınan sürede düzeltmemesi sebebiyle anılan Kanun'un 5. maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca mevcut yönetici şirketin yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin sona erdirilmesini ve öncelikle tedbiren şirket yönetimi için kayyum atanarak, yönetici şirketin tasfiyesine karar verilmesi gerektiğini, şirketin 4961 sayılı Kanun gereğince kurulduğunu, Kanun'a göre kurulan şirketin anonim şirketler niteliğindeki yönetici şirketler tarafından yönetilerek işletildiğini, davalı şirketin de 2002 yılında kurularak faaliyete başladığını, bölgenin yönetim ve işletmesinden sorumlu olan anonim şirketin yedi kurucu ortakla kurularak hali hazırda dört tüzel kişi ortağıyla faaliyetine devam ettiğini, şirketin ortakları temsil eden yedi gerçek kişiden oluştuğunu, Bakanlıkça yapılan teftiş sonucunda, yöneticilerin anonim şirketin...
Bakırköy 7 Asliye Ticaret Mahkemesi 'nin 2017/1065 Esas sayılı dosyasında dava terditli açılmış olmakla; davacı ... tarafından davalı ...nin fesih ve tasfiyesinin talep edildiği, eldeki istinafa konu dava dosyasında da yine davacı ...'in ...nin fesih ve tasfiyesinin talep edildiği, anlaşılmaktadır. TTK'nın 531.maddesine dayalı davada, neticei talep davalı şirketin fesih ve tasfiyesidir. Anonim şirketlerde ortaklara, doğrudan çıkma davası açma hakkı verilmemiştir. Fesih ve tasfiye davasında mahkemece fesih için haklı sebeplerin varılığını tespit ederse, "feshin son çare olduğu" ilkesinden hareketle, fesih yerine çıkma veya uygun başka bir şeye karar verebilir. Bu nedenle eldeki dava ve derdestlik itirazına konu dava terditli dava niteliğinde değildir. Çünkü davacının ileri sürdüğü çıkma ve çıkma payının ödenmesi talebi, fesih ve tasfiye kararı yerine mahkemenin vereceği bir karara ilişkindir....