Bu durumda BK’nın 366. maddesi uyarınca işin yapıldığı 1998 yılı mahalli rayiçlerinden bedelin saptanarak hüküm altına alınması gerekirken dava tarihindeki rayiçlerden alacağın hesaplanması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 03.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle BK'nın 366.maddesi gereğince imalâtın gerçekleştirildiği tarihler itibariyle saptanacak mahalli rayiç bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken dava tarihini de aşacak şekilde 2005 yılı fiyatları ile belirlenen alacağın hüküm altına alınması doğru olmamış kararın bozulması uygun görülmüştür. SONUÇ:Yukarıda 1.bentte yazılı sebeplerle sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent uyarınca kabulüyle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 02.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan 50.000,00 TL alacağın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davalı vekilince vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına 5.700,00 TL vekâlet ücretinin hüküm altına alınması gerekirken, 3.500,00 TL'ye hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur....
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 09.11.2017...
Buna göre geri isteyebileceği tutarın 48.095,19 TL katkı payı alacağı olduğu, defter incelemeleri sonucunda davacının davalıdan 44,97 TL bakiye alacağı olduğu kabul edilmiş ancak talep edilen ihtarname masrafları yönünden tebliğ şerhinin iade olarak geri döndüğü anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Tüm bu izahat çerçevesinde davacı tarafın davasını yeterince ispat ettiği sonucuna varılmış, alacağın likit olduğu ve itirazın alacağın tahsilini geciktirmeye matuf bulunduğu gerekçesi ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma, Konut dokunulmazlığını ihlal HÜKÜM : Beraat, Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: O Yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan ... vekili tarafından sanık ... hakkında ileri sürülen temyiz itirazlarının incelenmesinde, sanık hakkında hukuki alacağın tahsili amacıyla kasten yaralama suçundan kurulan ve açıklanması geri bırakılan hükme yönelik olduğu, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının bulunmadığı, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hüküm ile ilgili olarak ise Bakırköy 10....
Borçlar Kanununun 62.maddesi (6098 Sayılı Borçlar Kanununun 78.maddesi) gereğince, borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. HGK'nun 1982/13-387 E.-1984/997 K. sayılı kararında; hatalı intibak ve hatalı terfi gibi şart tasarrufun yanlış yapılması veya sonradan geri alınması halinde, daha önce bu şart tasarrufa dayanılarak memura yapılan fazla ödemenin idare hukuku ilkelerine göre geri istenebileceği ve geri isteme süresinin 60 gün olduğu, ancak şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin ise Borçlar Kanununun haksız iktisap kuralları çerçevesinde geri istenebileceği açıklanmıştır. Mahkemece; herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin, Borçlar Hukukunun haksız iktisap kuralları çerçevesinde istenip istenemeyeceği tartışılmadan, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Yersiz olarak alınan primlerin geri verilmesi” başlığını taşıyan 84. maddesinde, yanlış ve yersiz olarak alınmış olduğu anlaşılan primlerin, alındıkları tarihlerden (10) yıl geçmemiş ise, hisseleri oranında işverenlere ve sigortalılara geri verileceği, işverenlere geri verilecek primler için Kurumca yasal faiz de ödeneceği, bu faizin, primin Kuruma yatırıldığı tarihi izleyen ay başından iadenin yapıldığı ayın başına kadar geçen süre için hesaplanacağı öngörülmüş, 5510 sayılı Kanunun 89. maddesinde de paralel düzenleme yapılmıştır....
Her iki icra dosyasına bakıldığında, aynı faturaya dayalı alacağın tahsiline ilişkin olup, İstanbul .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı icra takip dosyasında dosyamız davacısı olan alacaklının vekili tarafından 26/06/2019 tarihli dilekçe ile dosya alacağından feragat edildiği, daha sonra davacı alacaklının 29/09/2021 tarihinde aynı alacağa ilişkin Bakırköy .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar takip hukuku anlamında alacağın tahsilinden vazgeçmek, alacağın özünden vazgeçmek olarak kabul edilemezse de, davacının ilk icra takip dosyasında dosya alacağından feragat ettiklerine ilişkin beyanları göz önünde bulundurulduğunda davacının icra dosyasının takibinden değil, alacağın özünden feragat ettiğini, dolayısıyla yalnız icra takibinden değil aynı zamanda alacaktan da feragat edildiğini kabul etmek gerekmiştir....
Alacağın likit olduğu, kullanılan krediler, yapılan geri ödemeler ve uygulanan faiz oranları itibariyle alacağın hesaplanabilir mahiyette olduğu gözetilerek davalı tarafın itirazlarının alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu kabul edilmiş, davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; Davanın kısmen kabulü ile Bursa 18.İcra Dairesinin 2016/... sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen iptaline, Takibin 25.862,58.-TL asıl alacak, 14.902,19.-TL işlemiş faiz, 745,11.-TL %5 BSMV olmak üzere toplam 41.509,88....