Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davalı abone -----arasında ---- tarihinde ----- anlaşmaya varıldığı, davalı abone ------ olduğu, anılan bu abone numarasına ait --- adet hattın bulunduğu davalı abone -----uyuşmazlık konusu olan faturalar ----- fatura tarihli,---- ödemeyerek ----- hak ve yükümünün gereğini yerine getirmemiş olduğu, Davalı şirketin davacı şirkete ödemesi gereken faturalı ana tutar ve faturalı gecikme faizi tutarı toplamının denetlenebilir bilirkişi raporunda hesaplandığı üzere ------- olduğu, davalı şirketin borcu ödemediği, alacağın likit olduğu değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/535 Esas KARAR NO :2021/214 DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:26/08/2019 KARAR TARİHİ:16/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davacı ile davalı abone arasında 01/07/2017 tarihli elektrik enerjisi satış sözleşmesinin imzalandığını, işbu sözleşme uyarınca davalı şirket nezdinde davalı işyerine ... abone numarasıyla indirimli elektrik enerjisi tedarik edildiğini, davalı abonenin ibraz ettiği vergi levhasına istinaden işyerine elektrik enerjisi tahsis edilmiş olup, taraflar arasındaki ticari uygulama protokolünün 2.maddesinde de bu hususun abone tarifi grubu ve gerilimi Ticarethane olarak belirtildiğini, davacı tarafından 01/10/2018 tarihli faturalardan kaynaklanan 867,54TL asıl alacak, 104,10TL icra cezai şart ile 24,58TL gecikme zammının talep edildiğini...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2014 NUMARASI : 2012/413-2014/280 Taraflar arasındaki Tüketicinin Açtığı Abonelik Sözleşmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı İ.. İ.. 2560 Sayılı Kanunun 21.maddesi gereğince, anılan kanunda tanımlanan görevleri kapsamında taşınmaz malları, tesisleri, işlemleri ve faaliyetleri açısından her türlü vergi resim ve harçtan muaftır. Dava konusu uyuşmazlık tüketicinin açtığı abonelik sözleşmesinden doğan tarife farkı nedeniyle fazladan ödenen farkın iadesi istemine ilişkin olup, davalı İ.. İ.. ’nin harçtan muafiyeti söz konusu değildir. Davalı İ.. İ.. Genel Müdürlüğünün , temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmiş ise de, harçların yatırıldığına dair makbuza dosya içerisinde rastlanı1amamıştır. Temyiz eden davalı İ.. İ..'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi KARAR Dava elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece de uyuşmazlık buna göre nitelendirilmiş ve hüküm kurulmuştur. Mahkemece dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere 08.04.2013 tarihinde Yargıtay 19.Hukuk Dairesine gönderilmiş, 19.Hukuk Dairesince “Uyuşmazlığın elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle Yargıtay 3.Hukuk Dairesine, 3.Hukuk Dairesince “Dava konusu alacağın taraflar arasında imzalanan abone sözleşmesinden doğmadığı, uyuşmazlığın 3093 sayılı TRT Kurumu Gelirleri Kanunu'nun 4/c ve 5/c maddeleri gereğince özel kanundan kaynaklandığı gerekçesiyle Yargıtay 4.Hukuk Dairesine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesince de “taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunduğu gerekçesiyle Dairemize gönderilmiştir....
Bendine göre, tüketicinin bir perakende satış sözleşmesinden kaynaklanan borcu nedeniyle, aynı tüketicinin başka bir perakende satış sözleşmesine konu kullanım yerinin elektriğinin kesilmeyeceği ve yargılama devam ederken elektrik enerjisi verilmeye başlandığı" gerekçeleriyle 1-Davanın KABULÜ ile, -Davacının ... nolu tesisattaki sayaca ilişkin davalı kuruma borçlu olmadığının TESPİTİNE, - Dava sırasında elektrik enerjisi verilmeye başlandığından bu husus hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; davanın aktif husumet yokluğundan usulden reddi gerektiğini her ne kadar davacı yan ... nolu tesisata ilişkin borçlu olmadığının tespitini talep etmekteyse de; bu tesisat dava dışı ......
Yine anılan Yasanın 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2 maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılması ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hükme bağlanmıştır. Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya dönersek, itirazın iptali davası 28.11.2014 tarihinde açılmıştır. İtirazın iptali davasına konu alacak, kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanmaktadır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2020/41 2020/166 DAVA KONUSU : Alacak (Satıcının Açtığı Abonelik Sözleşmesinden KARAR : Mersin 11. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Mersin 2. Tüketici Mahkemesi arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talebi sonucu Dairemize gelen dosyanın incelenmesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı arasında Mersin 6. Noterliği'nin 09/11/2017 tarihli ve 34606 yevmiye sayılı vekaletnamesi ile avukat-müvekkil ilişkisi kurulduğunu, davalının davacı olduğu işçi ve işveren ilişkisinden kaynaklanan alacak davası olan Mersin 2. İş Mahkemesinin 2016/697 Esas sayılı dosyasında davacıların davalının vekilliğini yaptığını, mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, davacılar tarafından alacağın tahsili amacıyla Adana 12. İcra Müdürlüğünün 2019/129 Esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, alacağın tahsil edilmesi ihtimali doğduğunda davalı tarafından Mersin 6....
Somut olayda, dava ....... tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle bir tarafını tüketicinin oluşturduğu eser sözleşmesinden kaynaklanan ihtilaflarda da tüketici mahkemelerini görevli sayan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3. maddesinin 1. bendinin yürürlüğe girmediği anlaşıldığından ve eser sözleşmelerinden kaynaklanan ihtilâflarda asliye hukuk mahkemesi görevli olduğundan, yerel mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, tüketici mahkemesinde davanın bakılarak esası hakkında karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacı banka ile davalı arasında düzenlenen kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Asliye hukuk mahkemesince, Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinin birinci fıkrası gereği, davacı bankanın açtığı davaya bakma görevinin, asliye ticaret mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye ticaret mahkemesince ise, 5464 sayılı Kanunun 44/2 maddesi gereğince davaların genel mahkemelerde görülmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Asliye ticaret mahkemesince, 6502 sayılı Kanunun görev hükümleri gereğince, dava tarihi itibariyle genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemelerine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye hukuk mahkemesince, ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu gereği, davacının açtığı davaya bakma görevinin, asliye ticaret mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....