WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla 27/8/2001 tarihinde arsa sahibi ...ile yaptığı kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini 11/3/2003 tarihli kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ve gayri menkul satış vaadi sözleşmesi ile kardeşi davalı ...'ya devrettiğini belirterek 11/3/2003 tarihli sözleşmeye ilişkin tasarrufun iptalini dava ve talep etmiştir. Davalılar ... ve ... vekili, takip konusu senedin sonradan ilaveler yapılan ve zorla alınan senet olması nedeniyle davacı hakkında ceza mahkemesinde ve savcılık aşamasında devam eden davalar ve soruşturmalar olduğunu, icra takibinin kesinleşmediğini takip konusu borçun bilirkişi tarafından belirlenmesi gerektiğini, iptali istenen sözleşme gereği inşaat tamamlanamadığından inşaatın arsa sahibi...'ya geri verilmesi nedeniyle ...'nun davaya dahil edilmesi gerektiğini ve dava harcının tamamlanması gerektiğini belirtmiştir....

    Noterliği 16734 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile Aydın ili, Kuşadası ilçesi, Türkmen Mahallesi, Bayraklıdede mevkii, 103 ada, 14 parselde kayıtlı 17.810 m² olarak tespiti yapılan ve Kuşadası Asliye Hukuk Mahkemesinin 1979/31 E. sayılı dosyasında dava görülürken görev nedeni ile Kuşadası Kadastro Mahkemesine gönderilen dava dosyasına konu taşınmazın 40/128 (20/64) hissesini 800.000 TL karşılığında satmayı vaad ettiğini ve davalılardan ...'ın 03.02.1994 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde belirtilen peşinatı ve kalan bakiyeyi tamamen ve nakden aldığını belirttiği ibranameyi imzaladığını, diğer davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ...'in (... miraçıları) 11.12.1992 tarihinde Kuşadası 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.12.2012 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalının ... Noterliğinin 07.10.1994 tarihli düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesi ile o tarihte tasarrufunda bulunan ... Köyü 187 parselde kayıtlı taşınmazın, annesi ...'...

        yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile, davalı müteahhit şirketi temsile yetkili müdürü ... 'ın arsa sahiplerine vekaleten 156.180 TL bedelle sattığını, satış bedelinin de nakden ödendiğini, satış vaadi sözleşmesi imzadan hemen sonra 09/10/2012 tarih ... yevmiye ile tapu siciline müvekkili tarafından şerh ettirildiğini gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi konu, ... ada, ... parsele kayıtlı 6. kat, 23 No'lu bağımsız bölüm mesken niteliğinde olan taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapu kaydının davacı müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, dava konusu gayrimenkulün ...,... ’de bulunması sebebiyle Karşıyaka Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yüklenicinin edimini tam ve eksiksiz yerine getirmediğini, davacı ile davalı şirket arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu, davayı açmakta haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. İzmir 3....

          adlı kişiye sattığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davacılar taşınmazın tapudaki satış bedeli üzerinden hisselerine düşen bedelin tahsilini talep etmişler mahkemece de 500.000 YTL bedel üzerinden davacı hisselerinin tahsiline karar verilmiştir.Ancak davalı adına kayıtlı 19/64 hisse diğer hissedarlar ile birlikte 400.000 YTL bedelle noterde düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile ...’e satılmıştır.Bu satış sözleşmesi geçerli bir satış sözleşmesi olduğuna göre, satış bedelinin taraflar arasında ihtilaflı olduğunun kabulü gerekir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2015/20264 esas sayılı dosyası, 19/11/2012 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 19/11/2012 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi bulunduğu, gayrımenkul satışını vaad eden T1 bizzat, taşınmazları satmayı vaad eden T5'ın yerine ise (T5 vekili Mustafa Kestaneci vekili, Mehmet Dikici adına vekaleten Fehmi Özparıltı'nın) sözleşmeyi imzaladığı, davacının davalı aleyhine 19/11/2012 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanarak ilamsız icra takibi başlattığı,19/11/2012 tarihli gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinde davalının " (Kuşadası 1....

            Davalılar her ne kadar taşınmazı 24.05.2000 tarihinde noterde düzenlenen satış vaadi sözleşmesi ile satışa konu olduğunu ve mahkemece de bu satışa değer verilerek tasarruf tarihinin borcun doğum tarihinden önce olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriğine ve Yargıtay uygulamalarına uygun değildir. Tapu kaydına şerh verilmeyen satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı tarih tasarruf tarihi olarak kabul edilemez. Çünkü gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi kişisel borç doğuran hukiki bir işlemdir. Borçlandırıcı işlemle mal veya hak borçlunun mal varlığından çıkmış olmaz. İptal davasının konusunu, borçlunun mal varlığından eksilmeye neden olan tasarrufi işlemler oluşturur. Bu nedenle tapudaki satış tarihinin tasarruf tarihi olarak borcun doğumundan sonra gerçekleştiği kabul edilmesi gerekir....

              Satış vaadi sözleşmesinden doğan hak ayni değil, kişisel haklardandır. Bunun sonucu olarak da satış vaadi sözleşmesinin tarafları, bu sözleşmeden doğan haklarını yalnız birbirlerine veya haleflerine karşı ileri sürebilirler. Satış vaadi sözleşmesi şahsi hak doğuran sözleşmelerden olduğu için, böyle bir sözleşme ile alacaklı sözleşmesinden doğan bu şahsi hakkını, borçlunun rızasını aramaksızın ancak üçüncü bir kişiye yine taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile devir ve temlik edebilir. Bu durumda, alacağı temellük eden kimse, temellük edenin yerine geçerek onun haklarını kullanabilir. Bir kişi malik olmadığı bir taşınmazı birden fazla sözleşme ile farklı kişilere satış vaadinde bulunabiliyorken, malik olmadığı taşınmazın mülkiyetini bir başkasına devredemeyecektir. İşte az yukarıda açıklanan nedenlerle davacıdan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile taşınmazı satın alan ...’a satış vaadi sözleşmesi ayni değil, kişisel nitelikte bir hak verir....

                Noterde düzenlenen 15.12.1994 tarihli vekaletname gereğince davacının dava dışı ... ...’na, 89 ada 33 no’lu parselin tevhit ve ifrazı ile doğacak yeni parseller de dahil olmak üzere kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi yapmaya ve imzalamaya ve vekaletnamede belirtilen diğer hususlar konusunda yetki verdiği, davacı ve komşu arsa malikleri ile yüklenici olan ... ve ... ... arasında 30.10.1996 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlenmiş olduğu, dosyaya davalı tarafından tarihsiz ve 1.12.2003 tarihli İbranamelerin ibraz edildiği, 5.12.2001 tarihli noter satış vaadi sözleşmesi ile davacı vekili ... ... tarafından 700 000 000 TL’ye davalıya noter satış vaadi sözleşmesi ile 89 ada 33 parseldeki davacının hisse ve haklarının satıldığı, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerle sabittir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki iptal-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalının hissedarı olduğu 805 parsel sayılı taşınmazdaki hissesini 1.7.2002 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ferağ vekaletnamesi ile satın alıp zilyetliğinde deviraldığını, davalının 3. şahıslara olan borçları nedeniyle taşınmazdaki hissesi üzerine hacizler konduğunu, ferağ imkanı kalmadığını ileri sürerek sözleşmenin iptaline, ödediği 20.000 YTL'nin faizi ile birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu