WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2018 NUMARASI : 2017/40 ESAS 2018/163 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : KOCAELİ 1. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 27/02/2018 tarihli ve 2017/40 Esas 2018/163 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....

Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davacıya satılan römorkların ayıplı olduğu ve ayıbın üretim hatasından kaynaklandığı, tamiratla hatanın giderilemeyeceği, her ne kadar kambiyo senetleri temel ilişkiden bağımsız ise de dava konusu 27.000 TL.'lik senedin römork alışverişi nedeniyle davacı tarafından davalıya verildiğinin anlaşılmasına göre toplam 32.000 TL'nin davalıdan tahsili, davacı elindeki römorkların davalıya iadesi gerektiği, diğer taleplerin yerinde olmadığı gerekçeleri ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile 32.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının elindeki 4 adet römorkun davalıya iadesine, davacının fazlaya dair talep ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Ticari satışlarda satılan malın ayıplı olması halinde satıcının ayıba karşı tekeffülü hükümlerinin uygulanabilmesi için gereken ayıp ihbar süreleri TTK.'nun 25/3 maddesinde düzenlenmiştir....

    Uyuşmazlık satılan ürünlerin ayıplı olup olmadığı, tüketicinin onarım hakkını mı yoksa bedel iadesi hakkını mı kullandığı, onarım hakkının kullanılmasından sonra bedel iadesi yönünde talepte bulunup bulunmayacağı, iddia edilen ayıpların kullanımdan mı yoksa üretimden mi kaynaklı olduğu hususundadır. Mahkemece tarafların sunmuş oldukları deliller toplanıp bilirkişi incelemesi yapılmış ve davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Tüketici Kanunun 8 ile 12 maddeleri arasında ayıplı mallara ilişkin düzenlemeler söz konusudur. Tüketici Kanunu 8/1 maddesinde ayıplı malın tanımı yapılmıştır. Ayıplı mal sözleşmeye konu edilen malın tüketiciye teslimi anında taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. Tüketici Kanunun 11. Maddesi ayıplı mal sebebiyle tüketiciye tanınan seçimlik hakları düzenlemiştir. 11....

    Satıcı, satış sözleşmesine konu taşınır malın niteliği ve kullanım amacı bakımından malın değerini ve kullanım amacını azaltan veya ortadan kaldıran mülkiyet hakkının sonucu olan tasarrufi işlemler yapmasını engelleyen bir eksikliğin bulunmamasını sağlama borcu altında olup ayıba karşı sorumluluğu ise satıcının mülkiyeti geçirme borcunun tamamlayıcısıdır. 6102 sayılı TTK'nın 23/c maddesinde "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü  maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. " hükmü ve bu madde yollaması ile Türk Borçlar Kanunu 223/2 maddesinin "Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2019 NUMARASI : 2017/2 ESAS, 2019/163 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı KARAR : Taraflar arasında görülen malın ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten sıfır (0) km ... Model Ford Transit 370 L marka aracı satın aldığını, ancak satın alınan aracın belirtilen özellikleri taşımadığını, bu haliyle ayıplı durumda olduğunu ileri sürerek ayıplı satılan aracın yenisi ile değiştirilmesine, olmaması durumunda araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu aracın ayıplı olmadığını, davacının eksiklik olarak gördüğü hususların ayıp niteliği taşımadığını, bu eksikliklerin giderilmesine davacının onay vermediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

        kalitesi bozulduğunu, davacının satmış olduğu malın ayıplı olduğunu, müvekkili şirket malın ayıplı olması nedeniyle malı davacıya iade etmek istemiş olduğunu, ancak davacı müvekkili şirketin bu istediğini haksız olarak kabul etmediğini, davacı tarafından müvekkili şirkete satılan mallarda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılmayacak bir ayıp söz konusu olduğunu, müvekkili şirket edebilmiş olduğunu, müvekkilinin davacıdan satın almış olduğu malları şirketinin ofisinde kurarak ve son ses çalıştırarak kontrol etme imkanı bulunmadığını, davacıdan satın alınan mallar müvekkili şirketin sahne kurulum işini üstlendiği bir organizasyonda gün yüzüne çıkmış ve müvekkili şirket tarafından bunun üzerine gerekli bildirimler yapılmış olduğu, müvekkili şirket tarafından davacıya malların ayıplı olduğu TBK'da yer alan hükümler uyarınca bildirilmiş ve malları iade ederek sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanıldığı bildirildiği, davacı ise kötü niyetli olarak ayıplı malları müvekkili şirketten...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasındaki satımın ticari satım olup, bilgisayar yazılımının davacıya teslim edildiği konusunda ihtilaf bulunmadığı, davacı tarafından satım konusu yazılımın ikinci kez kurulmak suretiyle ayıplı olup olmadığı konusunda ihtilaf bulunduğu, davacıya satılan yazılımın 10/11/2015 tarihinde kurulumunun yapıldığı ancak programın lisanslamasının yapılmaması nedeniyle kullanılamadığı, TTK 23. maddesine göre, teslim sırasında malın ayıplı olduğu açıkça belirli değilse alıcının 8 gün içerisinde malı incelemek veya incelettirmek ve ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıya ihbar etmek ile yükümlü bulunduğu, TBK 223. maddesi uyarınca da, alıcının devraldığı malı derhal gözden geçirmesi gerektiği ve ayıbı varsa satıcıya bildirmek zorunda olduğu aksi halde malı ayıplı hali ile kabul etmiş sayılacağı, yapılan bilirkişi incelemesi ile malın ayıplı olduğu anlaşılmakla birlikte davacı tarafından ayıbın davalıya bildirilmesine ilişkin TTK 18.maddesine uygun...

            Davacı, taleplerinin üründeki arızanın üretimden kaynaklı olmaması sebebiyle yerine getirilemeyeceği kendisine açıklanmasına rağmen söz konusu davayı açmıştır. Yetkili servis tarafından üründe kullanıcı kaynaklı hasar bulunduğu da tespit edildiğinden bu husus tüketiciye izah edilerek davacının talebi reddedilmiştir. Ancak davacı haksız olarak ürün bedelinin iadesi veya ürünün değiştirilmesini talebinde bulunmuştur. " DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ayıplı ürünün iadesi, bedelinin tahsili davasıdır....

              Bu husus 4077 sayılı yasanın 4/4 maddesinde "ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihnden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zaralardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yaralanamaz." şeklinde düzenlenmiştir. Davacının söz konusu malı satın almasından itibarin 10 yılı aşkın bir süre geçmiştir. Satıcının ayıp nedeniyle ağır kusuru kanıtlanamadığı gibi ayıbın hile ile gizlendiği de kanıtlanamamıştır.Bu durumda davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                UYAP Entegrasyonu