Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 15/06/2011 NUMARASI : 2009/1207 Esas, 2011/440 Karar SUÇ : Tefecilik Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Tefecilik suçunun, 765 sayılı TCK'nın yürürlükte olduğu dönemde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/07/1995 tarih ve 1995/207-236 sayılı Kararında da belirtildiği üzere birden fazla kişiye sürekli ve sistemli bir şekilde faiz karşılığı ödünç para vermek suretiyle çıkar sağlanması, başka bir anlatımla ödünç para verme işinin meslek haline dönüştürülmesi durumunda oluştuğu, suçun yaptırımının ise 2279 sayılı Yasanın 17. maddesinde düzenlendiği, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 241. maddesinde ise atılı suçun; "Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi,..." biçiminde tanımlandığı, bu düzenlemeye göre suçun oluşması için sanığın yalnızca bir kişiye ödünç para vermesi yeterli olup, bu işi meslek haline dönüştürüp dönüştürmemesinin öneminin bulunmadığı, tefecilik suçunun...
Mahkemece davalı tarafından davacı adına satın alınan daire için satın alma tarihinden sonra gönderilen 750 USD ile 1000 Avustralya doları karşılığı 2.236.435.500 TL.nin tahsil tarihinden faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı iddiasını kanıtlamak için banka dekontlarına dayanmış olup dekontlar üzerinde gönderilen paraların mahiyeti konusunda bir açıklama bulunmamaktadır. Havale ödeme belgesi niteliğindedir. Üzerinde açıklama bulunmayan banka dekontu tek başına karz akdinin varlığını kanıtlamaz. Davalı, davacı adına ev alıp tadilatlar yaptığını savunarak karz ilişkisini inkar ettiğine göre karz ilişkisinin varlığını davacının kanıtlaması gerekir. Taraflar kardeş olup HUMK 293/1. maddesi gereği tanıkla ispat mümkündür. Dinlenen davacı tanıkları davacının ödünç verdiği iddiasını doğrulayamamış, paranın ev alımı için gönderildiğini, ödünç verme ile ilgili bilgilerinin olmadığını bildirmişlerdir....
Dava; ödünç verme sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Açılan davada çeyiz senedine dayanılmadığı, ziynetlerin ödünç olarak davalı kayınpedere verildiği iddiasına dayanıldığı anlaşılmaktadır. Davalı, davacının eski kayınpederi olduğu için taraflar arasında Aile Hukuku kapsamında bir ilişki de mevcut değildir. Dava, ödünç sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlık Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmayıp, bu istek ile ilgili asliye hukuk mahkemesi görevlidir (TBK m.295). Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında bu husus ileri sürülsün veya sürülmesin mahkemece re'sen gözetilir....
Eldeki dosyada; davacı ile davalı arasında mevduat sözleşmesi bulunduğu, davacıya ait mevduata davalı bankanın haciz uygulamasının mevzuata aykırı olduğunun ileri sürdüğü gözetildiğinde ihtilaf TTK m 4/1-f kapsamında bankacılık mevzuatından kaynaklanan ticari davadır. Görev sorunu, kamu düzenine ilişkin olup açıkça veya hiç ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir. Hakim ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin ... tarihli ... numaralı kararı ile ...tarihli ve ... sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un 5. Maddesinin birinci fıkrası uyarınca; 1)13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. Maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2)22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ila 969....
Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 20/12/2011 NUMARASI : 2011/191 Esas, 2011/729 Karar SUÇ : Tefecilik Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 241. maddesinde tefecilik suçunun; "Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi..." biçiminde tanımlandığı, bu düzenlemeye göre suçun oluşması için sanığın yalnızca bir kişiye bile kazanç gayesiyle ödünç para vermesi yeterli olup, bu işi meslek haline dönüştürüp dönüştürmemesinin öneminin bulunmadığı nazara alındığında, mahkemece oluşa uygun olarak sabit görülen katılana faiz karşılığı para verme fiilinin atılı suçu oluşturacağı ve cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, eylemde süreklilik şartı gerçekleşmediği ve sanığın faizle borç verme işini meslek haline getirmediğinden bahisle yasal olmayan gerekçe ile beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320...
Maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,( TTK madde 4/-f: Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemeler) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun , rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ile 969. Maddelerinden, 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunundan, (142....
Hakimler Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararı ile: ''1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142....
Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır....
yerlere ilişkin özel hükümlerde, f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır....
, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır....