tapusuz taşınmazların zilyetliğinin devri suretiyle gerçekleştirirken geçerli işlemlere karşı 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı İçtihatı Birleştirme Kararının uygulanmasının mümkün olmadığı, dava konusu olayda da tapusuz olup davalı adına tescil edildiği bu sebeple 01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı İnançları Birleştirme Kararında şartları belirtilen muris muvazaası hukuksal sebebinin uygulama yerinin bulunmadığı ve muris muvazaasına ilişkin iddianın dinlenemeyeceği, bu sebeple mahkememizce tenkis talebi yönünden araştırma yapıldığı murisin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla tasarrufta bulunduğu ispatlanamadığı gibi tasarrufun davacının saklı payını da ihlal etmediği anlaşılmakla davanın reddine…" karar verilmiştir....
Miras bırakanın yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçılar, tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dilekçe ile muris muvazaası nedenine dayalı iptal ve tescil davası açabilirler (22.5.1987 tarih ve 4/5 sayılı İBK).Muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil davalarında murisin kayden malik olduğu bir taşınmazı mirasçılarından mal kaçırmak gayesi ile tapuda muvazaalı işlemle devretmiş olması gerekmektedir. Muris muvazaasına ilişkin belirlenen yukarıdaki ilkelere göre miras bırakanın kayden hiç malik olmadığı taşınmaz bakımından muris muvazaası hükümleri uygulanamaz.(Y.1.HD 2014/7816- 17199 sayılı kararı).Muris muvazaasından söz edilebilmesi için murisin tapuda adına kayıtlı taşınmazı mirasçılardan mal kaçırmak kastı ile muvazaalı işlemle devretmiş olması gerekmektedir....
Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan davada istem bölümünün 2. maddesinde "muris muvazaası nedeniyle davalı T3 adına olan tapu kaydının iptali ve miras hissesi oranında müvekkili adına tescilinin" talep edildiğini, sonuç ve istem bölümünün 3. maddesinde de "T3'ın üçüncü kişilere devir ve temlik ettiği diğer hisseler dolayısı ile davacının miras hissesi oranında belirlenecek bedelin tazminat olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine" 4. maddede de olmadığı takdirde muvazaalı olarak devir ve temlik edilen taşınmazın müvekkilin miras hissesine isabet eden tüm değerinin tazminat olarak davalıdan tahsiline" karar verilmesinin istendiğini, davacı tarafın talebinin alacak ve tazminata yönelik olması nedeniyle söz konusu ilamın kesinleşmeden takibe konulabileceğini, şikayetin süresinde de olmadığını beyanla, süre ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir....
Somut olaya gelince; davacı vekili, dava dilekçesiyle hile ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak dava konusu Kayseri ili Kocasinan ilçesi Kavakyazısı mahallesinde bulunan 853 ada 825 parselde kayıtlı 29 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile miras payları oranında tescilini talep etmiş, 16/02/2021 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ise muris muvazaası nedeni ile tapu kaydının iptali ile miras payları oranında tapuya tesciline aksi takdirde saklı payları ihlal edildiğinden tenkisine karar verilmesi istemiyle dava açılmış olup mahkemece muris muvazaası ve hile ile ilgili karar verildiği halde tenkis talebi ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Hâl böyle olunca, davacıların saklı payları ihlal edildiği iddiasına dayalı tenkis istekleri bakımından 6100 Sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gözetilerek gerekli araştırma ve inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir....
oluşturduğu ve kadastro ile taşınmazın Mezaim ve diğer devir yaptığı kardeşleri adına tesbit olunmasının ve tesbitlerin bu şekilde kesinleşmesinin muris muvazaası iddiasının dinlenmesine engel teşkil etmeyeceği ve 3402 Sayılı kadastro Kanununun 12/3....
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil ve alacak isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı yanında davaya katılan fer'i müdahil tarafından tek başına temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 69/2. maddesinde; "Fer'i müdahilin, tarafla rücu ilişkisinde asıl davadaki uyuşmazlık hakkında yanlış karar verildiği iddiası dinlenilmez. Ancak, müdahil zamanında ihbar yapılmadığı için davaya geç katıldığını veya yanında katıldığı tarafın iddia ve savunma imkanlarını kullanmasını engellediğini ya da kendisince bilinmeyen iddia ve savunma imkanlarının, tarafın ağır kusuru sebebiyle kullanılamadığını belirterek, yanında katıldığı tarafın yargılamayı hatalı yürüttüğünü ileri sürebilir" düzenlemesi öngörülmüştür....
CEVAP: Asıl davaya davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı def'inde bulunarak, her ne kadar dava dilekçesindeki talepte "satışın, muris muvazaası sebebiyle satışın iptali ile davacının miras payı oranında adına tescilini, aksi takdirde tazminat olarak ödenmesini" talep edilmiş ise de, davalı şirketin halen varlığını devam ettiren tüzel kişi olduğunu, mahkemece, davalı ....a yapılan satışın iptali halinde gayrimenkulün 1/2 hissesi tekrar şirkete dönmesi gerektiğini, davacının ise şirkette hissedar olmadığını, tapu iptali davasının kabulü ile davacının elde edebileceği bir hukuki menfaat olmadığını; davacının dava dilekçesine dayanak yaptığı şirket hissesinin devri bakımından İBK'na göre muris muvazaası iddiasında bulunulamayacağını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen davaya ....... Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda mahkemece, davanın dava şartı yokluğundan reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar, muris ...'nin 04.07.2010 tarihinde öldüğünü, 196 ada 28 parseldeki 1/2 hisseli bodrum kat 1 no’lu bağımsız bölümünü, zemin kat 3-4 no’lu bağımsız bölümleri 2. kat 6 no’lu bağımsız bölümünü, 3. kat 7 no’lu bağımsız bölümünü ve 1. kat 5 no’lu bağımsız bölümünü 24.07.1990 tarihinde davalı ...'ya temlik ettiğini, ...'nun 15.04.2004 tarihinde eşi olan diğer davalı ...'...
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; muris ...’nın ölümü ile geriye mirasçı olarak ...,... ..., ..., ..., ... ve ...’yı bıraktığı, mirasçılardan .... diğer mirasçılar ile mirasçı olmayan 3. kişilere karşı çekişme konusu taşınmazlara yönelik muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı eldeki iptal ve tescil davasını açtığı, davacılardan ...’ın yargılama sırasında 28/05/2011 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak ....ıraktığı, ölü .... mirasçılarından.... eldeki davada kendilerini vekil aracılığıyla temsil ettirerek davaya devam ettikleri, diğer Zekiye mirasçılarının ise davaya devam etmek istemedikleri anlaşılmıştır. ./.. Hemen belirtilmelidir ki, muris muvazaasına dayalı açılan iptal ve tescil davalarında tüm mirasçıların davayı takip etme zorunluluğu bulunmayıp, her mirasçı payı oranında iptal ve tescil isteğinde bulunabilir....
-MUHALEFET ŞERHİ- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakanları ...'den kendilerine intikal eden paylar açısından vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mirasbırakan Tamaşa'nın davalı ...'a temlik ettiği paylar yönünden ise muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuşlardır. Mahkemece, hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmış; vekil ...'...