WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm...mirasçılarından davalı ... tarafından mirasın taksim edildiğinden bahisle miras hissesi oranında temyiz harcı yatırılmak suretiyle temyiz edilmiştir. Ne var ki dosya içeriğinden mirasın taksiminin gerçekleştiği yönünde somut bir veriye ve belgeye rastlanmamıştır. Bu nedenle... mirasçılarından mirasın taksim edilip edilmediği sorularak taksim edilmiş ise taksime ilişkin belgelerin ibrazının istenilmesi, miras taksim edilmemiş ise hükmü temyiz eden mirasçı ...'dan hüküm altına alınan toplam alacak miktarı üzerinden temyiz harcının tahsili için HUMK 434/3. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekir. 2-Dosyada, hükmü katılma yoluyla temyiz eden davacı bankanın temyiz dilekçesinin davalı tarafa tebliğine ilişkin belgeye rastlanılmadığından, tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin dosyaya eklenmesi, aksi halde davacı temyiz dilekçesinin davalı tarafa tebliği gerekmiştir....

    den 303 parsel sayılı taşınmazın 13.02.1985 tarihli taksim sözleşmesine göre ekli krokide dört numara ile gösterilen 10.328 m2 miktarındaki kısmını satın almayı vaad etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 676. maddesine göre, paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlı olup bütün mirasçıların katılması zorunludur. Dosya içerisinde bulunan taksim krokisinde murisin tüm mirasçılarının yer almadığı, davacının paylaşım yaptıklarını iddia ettiği 18.05.1965 tarihli miras taksim sözleşmesinin de dosya arasında bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece öncelikle yapılması gereken 18.05.1965 tarihli taksim sözleşmesinin dosya arasına getirtilerek geçerli olup olmadığının incelenmesi gerekir. Ayrıca dava konusu taşınmaz ile ilgili Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/40 Esas sayılı dosya ile ortaklığın giderilmesi davası olduğu bu dosyanın Kumluca Asliye Hukuk Mahkemsinin 2007/131 Esas sayılı dosyasının sonucu beklediği anlaşılmıştır....

      Dolayısı ile, eldeki uyuşmazlıkta dayanılan miras taksim sözleşmesinin 07.01.1997 tarihini taşıması nedeniyle 5578 sayılı Yasanın getirdiği bölünülemez miktar uygulaması mümkün değildir. Bu açıklamalar karşısında mahkemenin red gerekçesi yerinde değildir. Mahkemece, ibraz edilen taksim sözleşmesi, davalıların kabulleri ile tarafların zeminde eylemli olarak kullandıkları alanlar dikkate alınarak davacıların kısmen iptal ve tescil talepleri ile ilgili bir hüküm kurulması gerekirken taksim sözleşmesinden sonra yürürlüğe giren kanun hükmüne itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Kabule göre de; davacıların keşifte belirlenen 334.059 TL değere göre 02.07.2010 tarihli makbuzla tamamlanan 4.220 TL harcın davacılara iadesine karar verilmesi gerekirken bu miktarın gözden kaçırılmış olması da doğru değildir....

        un başka kardeşlerinin de bulunduğu, dolayısıyla tüm mirasçılar tarafından imzalanmayan ve sadece şahitlerin imzaladığı miras taksim sözleşmesinin hukuken geçerli olduğundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; eksik araştırma ile karar verildiğini, itirazlarının göz önüne alınmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, miras taksim sözleşmesinden kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. 2....

          Noterliği'nin 13.08.1993 tarihli 9978 yevmiye numaralı ve düzenleme şeklinde miras taksim mukavelesi başlıklı sözleşmesi ile taksim edildiğini ve taksimin gerçekleştiğini, söz konusu sözleşmenin 1. maddesinin (d) bendine göre ... parsel ... parsel üzerindeki 65 numaralı zemin kat bağımsız bölümdeki dükkan vasıflı taşınmazın 1/2 hissesinin müvekkili ...'...

            Muris kayıt maliki ..., 6.7.1984 tarihinde vefat etmiş olup, mirasçıları arasında 21.12.1996 tarihli 611 numaralı parsele ilişkin olarak taksim sözleşmesi yapılmış, bilahare davalı ... (...) 611 parseldeki 2000/16840 hissesini davacıya 11.3.2002 tarihli senetle satmıştır. 21.12.1996 tarihinde yapılan miras taksim sözleşmesi tüm mirasçıların iştirakiyle yapılmış olup, bu sözleşmeye itiraz vaki olmamıştır. TMK.nun 676. maddesine göre, miras taksim sözleşmesi terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde de yapılabilir. Yine TMK. nun 677. maddesine göre de, terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda yapılan yazılı sözleşmelerde geçerlidir. Bu anlamda davalının da katıldığı miras taksim sözleşmesiyle 16840 m2 yüzölçümlü taşınmazda taksim sözleşmesine ekli krokiye göre, davalıya 2000 m2 yer verildiği, davalının bilahare 2000/16840 payını davacıya sattığı anlaşılmaktadır....

              Dava; TMK.nun 676. maddesi uyarınca taksim sözleşmesine dayalı iptal ve tescil, olmadığı takdirde cayma hakkı nedeniyle cezai şartın yerine getirilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, yazılı şekilde karar verilmiş ise de verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Davacı vekili, taksim protokolüne dayanarak istekte bulunmuş, ortak muris .... 31.01.1985 tarihinde ölmüştür. Taksimin yapıldığı tarihte dava konusu yer ortak miras bırakan adına tapuda kayıtlı olup elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Taksim protokolünün yapıldığı tarihten sonra tüm mirasçıların katılımıyla tapuda resmi şekilde elbirliği mülkiyeti, müşterek mülkiyete çevrilerek paylı mülkiyet şeklinde taraflar adına tescil edildiğine göre, taksim sözleşmesinden dönüldüğünün kabulü gerekir. Taraflar, taksim sözleşmesinden döndüğünden, aksine bir anlaşma yoksa düzenlenen protokol tüm sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkar, başka bir anlatımla taksimden dönüldüğünün kabulü gerekir....

                İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre; dava, tapu harici olarak miras payının yazılı devri nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin 01.09.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/06/2020 tarihli, 564 ve 586 sayılı Bölge Adliye Mahkemeleri İş Bölümü Kararı gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı,(4721 sayılı TMK'nın 676, 677 ve 678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar,) işbölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

                Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalılar ile müşterek miras bırakanlardan intikal eden murisleri ... ve ...'den intikal eden ... ada ... ve ... ada ... nolu parsellerde ortaklığın satış suretiyle ortaklığın giderilmesini istemiştir. Davalılardan ... cevap dilekçesinde, dava konusu taşınmazlar hakkında 15.2.1980 tarihinde miras taksim sözleşmesi yaptıklarını ve bu sözleşmeye göre herkesin kendisine bırakılan yeri kullandığını, ayrıca miras bırakan ...'nin vasiyetname ile bazı yerleri kendisine bıraktığını belirterek davanın reddini savunmuşdur. Dava konusu ... ada ... parselin tarafların miras bırakanları ... ve ...'den kaldığı, ... ve ...'in ölümünden sonra 15.2.1980 tarihli miras taksim sözleşmesiyle taraflar arasında taksim edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....

                  Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazların müşterek muris ...’ten intikal ettiği, murisin terekesinin taksim edilmediği iddiasıyla yasal miras payına yönelik olarak dava açmış, davalılar ise terekenin taksim edildiğini, taksim sonucunda davacı yana miras payı mukabilinde bedel ödendiğini beyan ederek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece terekenin taksim edildiği, davalılar yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Toplanan deliller ve dosya kapsamından dava konusu taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı ...’ten kaldığı yönünde yanlar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu