WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, kefalet sözleşmesinden kaynaklı rücuen alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 27/06/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, kefalet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 28.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, kefalet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 28.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Belirtilen bu düzenlemede kefilin sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihinin ve müteselsil kefil olunması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadenin kefilin el yazısıyla yazılmış olması kefalet sözleşmesinin geçerlilik koşuludur. Somut olayda kefalet sözleşmesindeki imzanın davalıya ait olduğu inkar edilmediği gibi sözleşmede yazılı olan kefalet limiti miktarı, "müteselsil" ibaresi ile kefalet tarihinin kefilin el yazısı ile yazıldığı ve bu şekli ile kefalet sözleşmesinin şekil şartlarının yerine getirildiği, bunun dışında sözleşmede yazılı olan diğer ibarelerin el yazısı ile tekrar yazılmasının gerekli olmadığı anlaşılmıştır....

        sözleşmesinden kaynaklanan alacak gibi göstererek takipte bulunduğunu, kefaletin geçerli olmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, tüm kredi sözleşmelerinin celp edilerek yeni bir heyetle rapor düzenlenmesine karar verilmesini,kararın kaldırılarak davanın reddine, davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Dava, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle davalı kefiller aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır....

            Davalı vekili beyanlarında özetle ; kefalet sözleşmelerinin TBK 'ya uygun olmadığını, ... yönünden eş rızasının bulunmadığını, kefaletteki el yazısının ona ait olmadığını, ... yönünden ise hem eş rızasının ve kefaletteki yazıların bu davalıya ait olmaması sebebiyle kefalet sözleşmelerinin geçerli olmadığını, davalı şirket yönünden ise takip talebinde talep edilen alacak tutarı ile temerrüt faiz oranlarını kabul etmediklerini, dört adet çek yaprağının haksız bir şekilde talep edildiğini, zamanaşımı nedeniyle davacı bankanın çek yaprak bedellerinden sorumluluğunun kalktığını belirerek davanın reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava Bursa 4.İcra Müdürlüğünün 2018/... sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır. Takip konusu alacağın taraflar arasındaki kredi sözleşmesinden kaynaklanığı anlaşılmaktadır....

              Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davalının, 200 TL limitli 16.01.1998 tarihli sözleşmede müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu, kredi kartı limitinin 3.000 TL'na kadar arttırılması işlemlerinde davalının kefalet imzasının bulunmadığından sorumluluğunun 200 TL ile sınırlı olduğu, kefalet limiti üstünde takip yapan bankanın iyiniyetli kabul edilemeyeceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile takibin 200 TL asıl alacak, 100.29 TL temerrüt faizi, 5.01 TL BSMV olmak üzere toplam 305.30 TL üzerinden devamına, kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine tazminata hükmolunmuş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Banka kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan...

                in 10/11/2017 tarihinde 5.000.000,00 TL limitli olarak imzasının alındığı, aynı sayfada yer alan ''kefalet, kefalet tarihinden sonraki borçla birlikte önceki kredileri de kapsayacak mı?'' sorusu karşısında ''evet'' yazılı olduğu ancak bu sayfanın paralel çizgi arasına ''iptal'' yazılmak suretiyle iptal edildiği, sözleşmenin 52. sayfasında kefalet tarihi 20/12/2017 tarih ve aynı sayfada yer alan ''kefalet, kefalet tarihinden sonraki borçlarla birlikte önceki kredileri de kapsayacak mı?'' sorusu karşısına ''hayır'' yazılmak suretiyle, davalı ... tarafından 5.000.000,00 TL kefalet limiti ile kefil sıfatı ile imzalandığı görülmüştür. Davacı banka vekili replik ve 03/12/2019 tarihli dilekçesinde davaya konu kredi borcunun davalının kefalet verdiği 06/02/2017 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığını, 20/12/2017 tarihli ayrıca imza edilmiş bir genel kredi sözleşmesi bulunmadığını bildirmiştir....

                  in 10/11/2017 tarihinde 5.000.000,00 TL limitli olarak imzasının alındığı, aynı sayfada yer alan ''kefalet, kefalet tarihinden sonraki borçla birlikte önceki kredileri de kapsayacak mı?'' sorusu karşısında ''evet'' yazılı olduğu ancak bu sayfanın paralel çizgi arasına ''iptal'' yazılmak suretiyle iptal edildiği, sözleşmenin 52. sayfasında kefalet tarihi 20/12/2017 tarih ve aynı sayfada yer alan ''kefalet, kefalet tarihinden sonraki borçlarla birlikte önceki kredileri de kapsayacak mı?'' sorusu karşısına ''hayır'' yazılmak suretiyle, davalı ... tarafından 5.000.000,00 TL kefalet limiti ile kefil sıfatı ile imzalandığı görülmüştür. Davacı banka vekili replik ve 03/12/2019 tarihli dilekçesinde davaya konu kredi borcunun davalının kefalet verdiği 06/02/2017 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığını, 20/12/2017 tarihli ayrıca imza edilmiş bir genel kredi sözleşmesi bulunmadığını bildirmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu