ASLİYE TİCARET MAHKEMES ESAS NO : 2019/1043 Esas KARAR NO : 2022/601 BİRLEŞEN DAVA : Petrol bayiliğinden kaynaklanan cezai şart tahsili BİRL. DAVA TARİHİ : 16/06/2021 KARAR TARİHİ : 21/09/2022 YAZILDIĞI TARİH : 04/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan), Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketlerin ... Ticaret A.Ş. ("...Dağıtım) ve ...A.Ş. ("...") ... Şirketi olan ...’ın Türkiye’deki iştiraklerinden olduğunu, ..., Türkiye’nin en büyük yabancı yatırımcısı olup ...Rafinerisi, Petkim, Petlim Limancılık, ... projesi gibi Türkiye’nin en büyük yatırımlarının ve projelerinin sahibi ve ortağı olduğunu, ... Dağıtım ile ... arasında akdedilen 25.12.2013 tarihli intifa sözleşmesi kapsamında, ......
Noterliği'nin 20.01.2011 tarih ve 01981 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshedildiği, yapılan fesih işleminin ardından Müvekkil Şirket ile Davacı 26.09.2011 tarihli yeni bir Protokol akdedildiği ve işbu Protokol kapsamında müvekkil şirket tarafından Davacı'ya "yatırım ve intifa bedeli olan 650.000,00-USD+KDV" bedeli ve fesihten kaynaklanan 200.000,00-USD cezai şart bedeli 5 yılda 5 eşit taksitle aşağıda detayları belirtilen vadelerde ödendiği, ayrıca ariyet sözleşmesinin 5. maddesi uyarınca ariyete konu menkullerin söküm ve nakliye masrafı davacı tarafından talep edilemeyeceği, Ariyet Sözleşmesi Kapsamında Bulunan Menkullerin Sökümüne İzin Verilmediği İddiası Gerçeği Yansıtmadığı, ariyet konusu menkuller davacıya hasarsız olarak teslim edildiği, açıklanan nedenlerle, davacının dava dilekçesinin 15....
Noterliği'nin 20.01.2011 tarih ve 01981 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshedildiği, yapılan fesih işleminin ardından Müvekkil Şirket ile Davacı 26.09.2011 tarihli yeni bir Protokol akdedildiği ve işbu Protokol kapsamında müvekkil şirket tarafından Davacı'ya "yatırım ve intifa bedeli olan 650.000,00-USD+KDV" bedeli ve fesihten kaynaklanan 200.000,00-USD cezai şart bedeli 5 yılda 5 eşit taksitle aşağıda detayları belirtilen vadelerde ödendiği, ayrıca ariyet sözleşmesinin 5. maddesi uyarınca ariyete konu menkullerin söküm ve nakliye masrafı davacı tarafından talep edilemeyeceği, Ariyet Sözleşmesi Kapsamında Bulunan Menkullerin Sökümüne İzin Verilmediği İddiası Gerçeği Yansıtmadığı, ariyet konusu menkuller davacıya hasarsız olarak teslim edildiği, açıklanan nedenlerle, davacının dava dilekçesinin 15....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 20/09/2023 NUMARASI: 2022/804 Esas - 2023/586 Karar DAVA: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/02/2024 Taraflar arasında görülen dava neticesinde ilk derece mahkemesince verilen hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine düzenlenen rapor ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, bu kapsamda bayi tarafından ürün satın almak üzere siparişler verildiğini ve davacının siparişi kabul etmesi halinde bayiye ilgili ürünlerin teslim edildiğini, davacı şirket tarafından davalıya bayinin/davalının ticari faaliyetlerine destek amacıyla mülkiyeti davacıya ait olmak üzere 16 adet ekipmanın ariyet olarak verildiğini, işbu ekipmanlarla ilgili ariyet sözleşmesi düzenlendiğini, davalı tarafından bayilik ilişkisini zedeleyici, olumsuz hal ve davranışlar sergilendiğini ve davacı şirket çalışanlarını...
"....ariyet sözleşmesini düzenleyen TBK 379 (BK 299) vd. maddelerinde, ariyet veren ariyet sözleşmesi gereğince ariyet sözleşmesinin konusu olan şeyi veya hakkı ariyet alana teslim etmek borcu altındadır. Ariyet veren bu teslim borcunu BK 96 ve müteakip maddeleri gereğince ariyet alanın maksadına uygun şekilde teslim etmek mecburiyetindedir. Ne var ki kiradan farklı olarak ariyet akdinin niteliği itibariyle, diğer deyişle kullanılma herhangi bir karşılık alınmadan devredildiği için, ariyet verenin şeyi veya hakkı akit süresince kullanmaya elverişli halde bulundurma mecburiyeti yoktur (Turgut Uygur, Borçlar Kanunu Şerhi, cilt 6s:7082). Kanunda bu teslim borcuna bağlı olarak kullanım ödüncü verenin ayıptan ve zapttan sorumluluğu öngörülmüş değildir. O halde ariyet veren ayrıca ve açıkça üstlenmedikçe, ariyet konusu malın ayıplı olmasından ya da zapta karşı tekeffül sorumluluğu bulunmamaktadır....
- K A R A R - Davacı vekili; müvekkili ile birleşen dava dışı şirket ve davalı arasında 01.07.1997 tarihli bayiilik sözleşmesi akdedildiğini, ancak davalının asgari malı alım taahhüdüne uymadığını, davalının sözleşme uyarınca eksik ürün alması halinde kar mahrumiyeti ödemeyi kabul ettiğini, ayrıca davalının kendisine ariyet olarak bırakılan teçhizat ve ekipmanları da iade etmediğini, davalının ihtarata rağmen taleplerini yerine getirmediğini belirterek müvekkilinin kar mahrumiyeti alacağının davalıdan tahsiline ve ariyet olarak bırakılan demirbaşların bunun mümkün olmaması halinde bedelinin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının kar mahrumiyeti alacak talebinin haksız olduğunu, bunun yanında ariyet olarak müvekkil yedinde bulunan demirbaşları teslime hazır olduklarını savunarak davanın reddini istemiştir....
hukuka aykırı olduğunu, kullanmakta olduğu ariyet malzemelerini elden çıkartması durumunda ariyet malzemelerinin iade alınması imkânsız hale geleceğini, ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, (Yargıtay. 11....
Mahkemece, taraflar arasındaki ariyet sözleşmesinin sona erdiği ve sözleşme gereğince davalıya verilen malların davacıya ait olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, ariyet sözleşmesine konu malzemelerin akaryakıt istasyonunda aynen durduğunun yapılan keşif sonucunda anlaşıldığı, davalının davacıya mallarını alması konusunda ihtarname gönderdiği, davacının davalının ihtarına rağmen ariyet sözleşmesine konu malları almak için davalıya başvurduğuna ilişkin delil sunamadığı, ariyet sözleşmesinin 13.maddesine göre “Geri verilen malların yerlerinden sökme giderleri ariyet alana, taşıma giderlerinin exengaza ait olacağının” belirtildiği, halen irtifak hakkı olarak davacının uhdesinde olduğu kabul edilen malzemelerin bedelinin talep edilmesinin uygun görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında bayilik sözleşmesi kurulduğunu, davalının müvekkiline yapması gereken ödemeleri yapmadığını, bu nedenle müvekkilinin sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, davalıya ariyet olarak teslim edilen malzemelerin müvekkiline iade edilmesi gerektiğini belirterek, 10.000 TL'nin davalıdan faiziyle tahsilini, ariyet olarak verilen malzemelerin aynen iadesini, mümkün olmazsa malzemelerin bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Karar, davacı tarafından teslim edilmiştir. 1- Yapılan yargılamaya toplanan delilere ve dosya içeriğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2- Dava intifa hakkına ve ariyet olarak teslim edilen demirbaşlara elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davanın konusu intifa hakkı ve ariyet olarak teslim edilen demirbaşlar olduğuna göre dava değerini de intifa hakkının değeri ile ariyet olarak teslim edilen demirbaşların değerinin toplamı belirler. Taraflar arasında düzenlenen intifa hakkı tesisine ilişkin resmi senette intifa bedeli 120.00 TL olarak belirlenmiş, ariyet olarak verilen demirbaşların değeri ise 09.02.2006 tarihli sözleşmede 35.491.22 TL olarak karlaştırılmıştır. Mahkemece yargılama giderlerine hükmedilirken vekalet ücretinin resmi senetteki intifa bedeli ile ariyet olarak teslim edilen demirbaşların toplamı üzerinden verilmesi gerekirken bu husus gözetilmemiştir....