WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş Mahkemesi Tarihi : 17.07.2014 No : 2013/999-2014/243 Dava, işkazası tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmü, davalıların avukatlarının temyiz etmeleri üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî deliller ile özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesiyle, eldeki tespit davasında belirlenmesi mümkün olmayan işkazasının kusur aidiyet ve oranlarının rücûan tazminat davasında belirlenmesinin gerekmesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı şirketten alınmasına, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL 1970 yılında tespiti kesinleşen 1496 parsel sayılı taşınmazı 1982 yılında kayden satın aldığı ancak Tapu Müdürlüğünce 1496 sayılı parsel yerine 1507 parsel sayılı taşınmazın adına intikalinin yapıldığı iddiasıyla açılan dava da tespit tarihinden sonraki sebebe dayanılmakla, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmakta olduğu halde Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin aidiyet kararı ile dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2. maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 04.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki aidiyet tespiti davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 01/02/2012 gün ve 2010/13528-2012/1263 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine ve aynı kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 2. ve 4/b-1. maddeleri gereğince takdiren 203,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine 03/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Gereği görüşüldü: Aidiyet tespiti davası açılabilmesi için başlangıçta var olan ve dava koşulu olan hukuki yararın, yargılamanın her aşamasında devam etmesi gerektiği gözetildiğinde Dairemiz onama kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Hal böyle olunca;düzeltilmesi istenilen karar, dosya içeriğine,usul ve kanuna uygundur. Bu nedenlerle, yerinde olmayan karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440.maddesi gereğince REDDİNE, aynı Kanunun 442.maddesi hükmünce 226,00 TL para cezasının karar düzeltme isteğinde bulunan davacıdan alınmasına, harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 03/07/2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Hukuk Dairesi olduğu kabul edilerek aidiyet kararı verildiği, 20. Hukuk Dairesince de Dairemize aidiyet kararı verildiği anlaşılmakla temyiz incelemesinde görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 26.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            GEREKÇE: Dava, hizmet tespiti ve aidiyet istemine ilişkindir. Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun'un geçici 7/1. maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanun'un 79. maddesidir. Bu tür aidiyet ve tespit davalarında gerçeğin tam olarak saptanması için, esasın kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği ortadır. Vazgeçilemez ve devredilemez nitelikteki temel haklardan olan T3 hakkının yaşama geçirilmesine yönelik tespit ve aidiyet davalarının kamu düzenine ilişkin davalardan olduğu gözetilerek, davacının iddiasının gerçekliğinin resen araştırma ile saptanması gereklidir. Öte yandan aidiyet davaları da kamu düzeni ile ilgili olduğundan çalışmaların başka bir sigortalıya ait olup olmadığı noktasında titizlikle inceleme yapılması ve toplanan delilerle hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak şekilde hizmetin gerçekte kime ait olduğunun saptanması gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Davacı, sigorta giriş tarihinin 1976 yılının Temmuz ayı olarak tespiti ile sigorta hizmet süresinden sayılmayan günlerin tespit edilerek Kurum kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, davacının ... emrindeki 1976 yılı Temmuz ayı çalışmasının sigorta başlangıç tarihi olarak tespiti ile sigorta hizmet süresinden sayılmayan günlerin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 11.07.1976 tarihinde ilk olarak ... Müdürlüğü ......

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, aidiyet talebine ilişkindir. Dava konusu taşınmazlar 31/07/2006 tarihinde yayla vasfıyla orta malı olarak sınırlandırılarak özel sicile kaydedilmiş, davacı ... taşınmazların kendi meraları olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescili kabul edilmediği takdirde aidiyet istemiştir. Mahkemece taşınmazın orman olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, taşınmazın mera olarak özel sicile kayıtlı olduğu ve mera olarak köye ait olduğu tespiti istendiğine ve taraflar arasında bu konuda bir uyuşmazlık bulunmadığına göre davanın iddia ve savunmalar çercevesinde çözülmesi gerekir. Bu nedenle işin esasına girerek meranın hangi köye ait olduğunun tespiti yönünde bir karar verilmesi gerekir. O halde; "Taleple Bağlılık" ilkesi başlığını taşıyan 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesi uyarınca hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....

                Gerçekten 4342 sayılı Mera Kanununun “amaç” başlıklı 1.maddesi hükmünce Kanunun amacı; daha önce çeşitli kanunlarla tahsis edilmiş veya kadimden beri kullanılmakta olan, mera, yaylak, kışlak ve kamuya ait otlak ve çayırların tespiti, tahdidi ile köy veya belediye tüzel kişilikleri adına tahsislerinin yapılması, belirlenecek kurallara uygun biçimde kullandırılması, bakım ve ıslahının yapılarak verimliliklerinin artırılmasını ve sürdürülmesini, kullanımlarının denetlenmesini, korunmasını ve gerektiğinde kullanım amacının değiştirilmesini sağlamaktır. Görülüyor ki, bir yerde 4342 sayılı Mera Kanunun uygulanması amacıyla çalışmalara başlanmışsa mera olan taşınmazların tahsisinde yasa gereği mera komisyonları yetkilidir. Taşınmazların bulunduğu Malkara ilçesinde 4342 sayılı Mera Kanunları hükümlerince uygulamaya başlandığından mahkemenin 528 ve 563 parsellerle ilgili aidiyet belirlemesi yapmamış olmasında açıklanan nedenle yasaya aykırılık yoktur....

                  Dava, 2926 sayılı Kanun kapsamında aidiyet ve sigortalılık tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Yapılan yargılama sonunda, davacının 01.05.2001-01.06.2007 tarihleri arasında tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiş ise de; verilen hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Bu tür aidiyet ve tespit davalarında gerçeğin tam olarak saptanması için, tanık sözlerinden ayrı olarak işin kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği bulunmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu