Somut olayda, yukarıdaki bilgiler ışığı altında, davacının doğum tarihinin 10.10.1960 olduğu, 18 yaşını ikmal ettiği 10.10.1978 tarihinde Pflichtbeitragszeit für Kindererziehung Schwangerschaft / Mutterschutz (Çocuk eğitimi için zorunlu sigortalılık primi Hamilelik/Analık yardımı) kapsamında rantta olduğu nazara alınarak hüküm kurulması gerekirken, mahkemece davacının 18 yaşını ikmal ettiği tarihinden sonraki bir tarih sigorta başlangıcı alınarak kısmen kabul hükmü kurulması, isabetsizdir. 2-Dosyanın incelenmesinde, davacının 29.05.2014 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, kurumca 05.06.2014 tarihinde tahsis koşulları oluşmadığından bahisle talebinin reddedildiği, kurumum ret işlemi üzerine, davacı vekilinin Alman Rant Sigortasına giriş tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespiti ile tahsis talebini reddeden kurum işleminin iptaline yönelik eldeki davayı açtığı anlaşılmakla, mahkemece tahsis talebini reddeden kurum işleminin iptaline yönelik herhangi bir hüküm kurulmaması...
Dava, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık dışlanarak bu süreler dışında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile yaşlılık aylığı talebinin geçerli olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacının 17.07.2008 tarihli tashih talebinin geçerli olduğunun tespitine ve takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğine karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. .......
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 05/12/2000 tarihinde yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunduğu, davacının tahsis talep tarihinde 4-b prim borcu bulunduğundan tahsis talebinin reddedildiği, daha sonra davacının 15.12.2014 tarihinde geçici 17. madde gereği ihya talebinde bulunarak 5005 gün karşılığı ödeme yaptığı ve 02/03/2015 tarihi itibariyle prim borcunu ödediği, davacıya 25.04.2015 tarihinde 01.01.2001 tarihinden geçerli yaşlılık aylığı bağlandığı davacıya 104.304,70 TL toplu ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. 1479 sayılı Kanun'un 35/a ve 5510 sayılı Yasanın 28. maddesinin sondan bir önceki fıkrasındaki düzenleme gereğince, tahsis talep tarihinde sigortalının prim ve her türlü borçlarının ödenmiş olması gerektiği tartışmasızdır.5510 sayılı Yasa'nın 30/1-a maddesine göre; “Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının; (a) ve (b) bentlerinde belirtilen sigortalılardan yaşlılık aylığına hak kazananlara, yazılı istek tarihinden sonraki...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Asıl dava, 2926 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olduğunun 6111 sayılı Yasa'dan faydalandırılması gerektiğinin tespiti, birleşen dava aidiyet istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleşen davanın kabulüne dair karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 05/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
CEVAP Davalı Kurum vekili, davacının 30.09.2008-28.02.2011 arası zorunlu 4/b sigortalısı olduğunun, 30.09.2008-28.02./2011 tarihleri arası zorunlu 4/1-b sigortalısı olunan bu sürelerle çakışan 30.09.2008-28.02.2011 tarihleri arasındaki 4/a hizmetlerinin dikkate alınmadığını, sigortalının 12.05.2017 tarihli tahsis talebinin 4/1/b'den ayrıldıktan sonra 1260 gün 4-1/a sigortalısı olarak prim ödeme gün şartını yerine getirmediği belirtilerek kabul edilmediğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; davanın kabulüne, davacının 01.10.2008-28.02.2011 tarihleri arasındaki 5510 sayılı Kanun'un 4/1-a maddesi kapsamındaki çalışmalarının geçerli olduğunun tespiti ile 01.06.2017 tarihi itibariyle yaşlılık aylığını hak kazandığının tespitine, 01.06.2017 tarihi itibariyle birikmiş aylıklarının ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir. IV....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, sigorta başlangıç tarihinin 01/07/1984 olduğuna, 01/07/1984-30/07/1984 tarihleri arasındaki 30 günlük hizmetlerin geçerli olduğunun tespitiyle 01/02/2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazanadığına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01/07/1984 olduğunun ,01/07/1984-30/07/1984 tarihleri arasında davacı adına bildirmi yapılan 30 günlük hizmetin geçerli olduğunun tespiti ile 01/02/2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti aksine kurum işleminin iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ: Aksaray İş Mahkemesi TARİHİ : 18/12/2014 NUMARASI : 2014/266-2014/495 Davacı, yurtdışında çalışmaya başladığı tarihinin Türkiye içinde sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun tespitine tahsis talep tarihinden itibaren aylık bağlanmasına tahsis talebinin reddeden kurum işleminin iptaline, tahsis talep tarihinden itibaren biriken aylıklarının yasal faiziyle birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
02/1985 tarihli işe giriş bildirgesi geçerli sayılarak 18 yaşını ikmal ettiği 23/07/1985 tarihinin sigorta başlangıç tarihi olarak tespiti ile tahsis talep tarihini takip eden 01/01/2017 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 22/06/2009 tarihli tahsis talebinin ilk işe giriş tarihinin 07/08/1985 olduğunun, buna göre 5300 gün, 25 yıl ve 49 yaş şartını yerine getirmesi halinde aylık bağlanabileceğinin, 25 yıl sigortalılık süresi ile 49 yaşını tamamlamadan talepte bulunduğu için aylık bağlanamayacağının belirtilerek reddedildiği, mahkemesinin 2009/600 Esas sayılı dosyasında görülen davada davacının Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespiti ile birlikte tahsis talebine göre yaşlılık aylığı bağlanmasını talep ettiği, mahkeme tarafından davacının " " ndaki 03/03/1979 tarihli kaydının geçerli sayılmasına, ancak sigortalılık başlangıç tarihinin 22/03/1985 olduğunun ve Bağ-Kur sigortalılık süresinin 5 yıl, 8 ay, 9 gün olduğunun tespitine ve 22/06/2009 tarihinde şartları oluşmadığı için yaşlılık aylığı bağlanması yönündeki talebinin reddine karar verildiği, mahkemenin kararının Dairemizin 09/04/2013 tarihli kararı ile onanarak kesinleştiği, davacının 21/06/2012 tarihli ikinci tahsis...
ve ... sicil numaralarındaki çalışmalarıyla ilgili 1971-1972 yıllarına ait dönem bordro tanığının dinlenmesi ve davacı murisinin prim ödeme cetvelinde 969 gün SSK'lı zorunlu hizmetinin bulunduğu ölüm aylığı içinde 900 günün yeterli olduğu nazara alınarak aidiyet ve ölüm aylığı bağlanması ile ilgili hüküm yerinde ise de davacının ölüm aylığı tahsis talebinin 25/01/2007 tarihli olması nedeniyle takip eden aybaşı olan 01/02/2007 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerekirken talep aşılmak suretiyle murisinin ölüm tarihini takip eden 01/08/2004 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ : Hükmün 2. Fıkrasının 4....