Hesaplatılacak bu değer farkının yüklenicinin oluşan bu artı değerden ancak payı oranında talepte bulunabileceği gözetilerek %70'i tespit edilmeli, keza normal dairelerin dublekse dönüştürülmesi sebebiyle oluşan artı değerin mahsup niteliği gözetilerek aynı davada tasfiye edilmesi gerektiği hususu dikkate alınıp, arsa sahiplerinin de yükleniciye kalan 10 nolu dairede % 30 haklarının bulunduğu, bu itibarla yüklenicinin 9 nolu dairedeki oluşan değer farkının % 70'inden % 30 payın çıkarılarak kalan % 40 artı değer belirlenmeli ve dubleks dairelerin yapımında arsa sahiplerinin yüklenicinin yapması gereken bir kısım imalatı yaptıkları anlaşılmakla, arsa sahiplerince yapılan bu imalat bedelinin de bulunacak % 40 rakamından indirilmek suretiyle sonuca varılması gerekir....
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasında akdedilen Bankacılık Hizmet Sözleşmesi/Şirket Kredi Kartı Sözleşmesi/Ticari Artı Para Sözleşmesi kapsamında, davacı banka tarafından davalıya kredi kartı ve artı para kredisi kullandırıldığı, davalının vadesinde borçlarını ödememesi üzerine hesabın kat edildiği ve alacağın tahsili için davalı hakkında icra takibi yapıldığı, davalı borçlu tarafından kredi borcunun ödenmediği, davalının nakdi kredi borcundan sorumlu olduğu sabit olduğundan düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan .... İcra Müdürlüğü'nün 2019/......
A.Ş' den 27.03.2019 takip tarihi itibariyle 809.639,62 TL alacaklı olduğuna karar verilmesinin mahkemenin taktirinde olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir. ... nolu ticari artı para kredisinden kaynaklanan alacağın hangi kredi sözleşmesine dayalı olduğu ile davalı ...'...
A.Ş' den 27.03.2019 takip tarihi itibariyle 809.639,62 TL alacaklı olduğuna karar verilmesinin mahkemenin taktirinde olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir. ... nolu ticari artı para kredisinden kaynaklanan alacağın hangi kredi sözleşmesine dayalı olduğu ile davalı ...'...
A.Ş' den 27.03.2019 takip tarihi itibariyle 809.639,62 TL alacaklı olduğuna karar verilmesinin mahkemenin taktirinde olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir. ... nolu ticari artı para kredisinden kaynaklanan alacağın hangi kredi sözleşmesine dayalı olduğu ile davalı ...'...
tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesi ile Davultepe 41 parselde maliki olduğu 6460 m2 arsanın üzerinde inşaat yapılmak üzere taraflarından 6 blok zemin artı 5 kat toplam 120 daire 9 dükkan olarak proje çizdirildiğini, belediyenin inşaat ruhsatı alındığını, kat irtifakı kurularak tapuda tescili yaptırıldığını ve eser sözleşmesi ile.... Şirketine verildiğini, eser sözleşmesine göre fazla yapılan birimlerin 1/3'ünün kendilerinin olduğunu, müteahhitin davalı şirket tarafından mevcut projeye göre olması gerekenden fazla olarak yapılan zemin kattaki bağımsız bölümler ile normal katlarda ilaveten yapılan fazla inşaat alanının 1/3'ünün dava dilekçesine ekli paylaşım listelerinden davalılar tarafından kabul edilecek herhangi birisine göre arsa tahsisi yapılarak adlarına tapudan tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı yüklenicinin imalat bedellerini talep edebilmesi için bu imalatların davalının malvarlığına artı bir değer katması gerektiği ancak Menemen Belediye Başkanlığı'nın 08.09.2014 tarihli yazısı ile inşaatların risk taşıma olasılığının yüksek olması sebebiyle yıkımlarının yapıldığının bildirildiği, inşaata devam edilmesinin teknik açıdan mümkün olmadığı, bu durumda yapılan imalatların davalı malvarlığına art bir değer katmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Ancak; Bilirkişi kurulunca düzenlenen raporlarda dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan 35-40 yaşlarında 8 adet söğüt ağacının yaşları gözönünde tutulduğunda kesim çağına gelmiş olduklarından, bunların enkaz değerinin nihai net üretim gelirine eşit bulunduğundan bu nedenle de davalılara bırakılmış olması durumunda zemine artı değer katkısından söz edilemeyeceğinden mahkemece bu söğüt ağaçlarının davacı idarece alıkonulmadığının saptanması durumunda herhangi bir değer verilmeyeceği dikkate alınmayarak bu söğüt ağaçları için de değer verilip taşınmazın tespit edilen zemin değerine eklenmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; müvekkilinin davalıya ait iş yerinde işçi olarak çalışırken haklı bir neden olmaksızın işten çıkarıldığını son maaşının net 1.300,00 TL artı bahşiş olduğunu iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalılar vekili, davacının istifa ederek ayrıldığını, bordrosunda yazan maaşını aldığını savunarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir D) Temyiz: Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir....
Kesim çağına gelmiş olan bu ağaçlar zaten taşınmaz maliki olan davalılar tarafından kesilip nakledilebileceğinden ve ayrıca bu ağaçların enkaz değerleri nihai net üretim gelirine eşit olduğundan zemine artı değer katkıları yoktur. Bu nedenle sözü edilen kavak ve söğüt ağaçlarına bedel verilmemesi gerekirken bu ağaçların değerini de hesaplayan bilirkişi kurulu raporuna dayanılarak hüküm kurulması, 2- Dava konusu taşınmazda kamulaştırma işleminin Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yapıldığı gözetilmeden gerekçeli kararda davacı olarak Karayolları Genel Müdürlüğü yerine Göksun Maliye Hazinesi yazılması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....