WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asıl dosyadan tefrik edilmeyen satış sözleşmesinin, kurucu unsurlarından olan satış bedelini barındırmadığından geçersiz olduğu iddiasına ilişkin dava ile, tefrik edilerek iş bu esasa kaydedilen davanın birlikte görülmesinin gerekli olup olmadığı açısından ise; Görevli bir mahkemece verilecek kararın diğer görevli mahkemedeki verilecek kararı etkiyecek nitelikte olması halinde dahi farklı mahkemelerin görev alanına giren davalarda bir mahkemenin diğer mahkemedeki dava sonucu bekletici mesele yapılması suretiyle bu usulü gerekliliğin karşılanması gerektiği; Kaldı ki somut olayımızda muvazaa iddiası, satış sözleşmesinin bağış sözleşmesi olduğu iddiasına dayalı olup asıl dosyan tefrik edilmeyen asıl dava dosyamızda sözleşmenin satış sözleşmesi olduğunun kabulü halinde SATIŞ sözleşmesi kurucu unsurlarından olan satış bedelini (şeklen) barındırmadığından geçersiz olduğu iddiasına dayanmakta olup, şeklen SATIŞ sözleşmesi olan hisse devri sözleşmesindeki SATIŞ bedelinin ödenmediği iddiasına...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Uyuşmazlık, iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti ve işçinin işe iadesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın 7. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Sulh Hukuk Mahkemesi ise, batıl olduğu gerekçesi ile kira sözleşmesinin iptali için dava açıldığını belirtip, görevli mahkemenin taşınmazın değerine göre belirlenmesi gerektiğini bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; taraflar arasında yapılmış bulunan kira sözleşmesinin batıl olduğu bildirilerek kurulduğu andan itibaren iptali istenmektedir. HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında yalnızca akdin feshi istemli davaların dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Buna karşılık kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, başlangıçtan beri geçerli olmadığının saptanması davasında görevli mahkeme dava konusu değere göre belirlenecektir. Geçersizliğinin tespiti istenilen kira sözleşmesine konu taşınmazın değeri sulh hukuk mahkemesinin görev sınırının üzerindedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ortak girişim sözleşmesinin ve buna bağlı danışmanlık sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 09.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahallesinde kain tapunun 511 ada, 52 parsel numarasında kayıtlı taşınmazda bulunan A Blok, 1 Nolu apart otelin 1/2 hissesi muhasebecisinin eşi ...' a ait olmak üzere tapudan satın aldığını, akabinde 27.9.2004 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ...' ın hissesini de satın aldığını, 19.10.2004 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile taşınmazın %70 hissesini davalıya 50.000TL bedel ile satmayı vaad ettiğini, murisin bu işlemi çocuklarını miras haklarından yoksun bırakmak ve terekeden mal kaçırmak gayesi ile gerçekteki bağış iradesini gizlemek amacıyla herhangi bir bedel almaksızın yaptığını, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapmakta makul bir nedeninin bulunmadığını ileri sürerek, 19.10.2004 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile iptaline, bunun mümkün olmaması halinde kendilerinin miras payları oranında tenkisine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sulh sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 0.90 YTL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 8.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ve alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 14/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                arasında farklı tarihlerde hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi adı altında adi yazılı devre mülk sözleşmeleri düzenlendiğini, bu sözleşmeler kapsamında davacı T2'ın 38.300,00 TL ödeme yaptığını, 19/06/2017 vade tarihli 12.400,00 TL bedelli senet verdiğini, bu senedin ödemesinin yapılmadığını, davacı T1 ile davalı Termal Saray arasında farklı tarihlerde hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi adı aldında adi yazılı devre mülk sözleşmeleri düzenlendiğini, bu sözleşmeler kapsamında davacı T1'ın 22.840,00 TL ödeme yaptığını, değişik vade ve tutarlarda toplamda 11.250,00 TL bedelli senet verdiğini, bu senetlerin ödemesinin yapılmadığını, davalıların taşınmazların devir ve teslimini gerçekleştirmediklerini, davacıların yararlanamadığı kullanamadığı devre mülk için müvekkillerinin maddi ve manevi zarara uğradıklarını, müvekkillerinin cayma hakkını kullandıklarını, toplam bedelin ve senetlerin iadesini içeren ihtarname keşide edildiğini belirterek; davacılar ile davalılar arasında imzalanmış olan...

                Hüküm süresi içinde davalı ve dahili davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; müvekkilinin ..... projesinde hasar çağrı merkezinde müşteri temsilcisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin 22.05.2014 tarihinde haklı veya geçerli bir neden olmaksızın davalı işverence feshedildiğini ileri sürerek; feshin geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .... vekili; davacının, dava dışı Halk Sigorta AŞ arasında imzalanan 2009 yılı Yardımcı Hizmetler Sözleşmesi uyarınca ....'...

                  Ne var ki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekâlet görevini kötüye kullandığını biliyor veya durumun özelliği icabı bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yazılı dürüst davranma kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilir. Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelince; asıl dava satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise satış vaadi sözleşmesinin iptali, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davalı-birleştirilen davacılar satış vaadi sözleşmesinin vekilleri Mehmet Karabacak tarafından muvazaalı olarak davacı-birleştirilen davacıların murisi ... ile el ve işbirliği içinde bulunularak yapıldığını ileri sürmüştür....

                    UYAP Entegrasyonu