Dava, adi ortaklığın tasfiyesi, tasfiye payının tespiti ve tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, adi ortaklık ilişkisi ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, taraflar arasında sözlü olarak adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu iddia etmekte, davalı ise bu ortaklık ilişkisini inkar etmektedirler. Adi ortaklık; iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK md 620/1). Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan gerçek veya tüzel kişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir kişi topluluğudur....
Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan kâr payı alacağı istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 620. maddesinde; "Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleşmeyi üstlendikleri sözleşmedir." şeklinde tanımlanmıştır. Maddenin lafzından anlaşıldığı üzere, adi ortaklık en basit tanımı ile iki ya da daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Doktrinde adi şirket – ortaklık, sözleşmeyle kurulan ve bir müşterek amacın elde edilmesine hizmet eden kişi birliği olarak tanımlanmaktadır. ------- Bu tanımlardan-------şeklinde belirtilebilir. Kişi Unsuru: Adi ortaklık bir kişi birliği olmakla, temel unsuru kişidir. Kanunun lafzından da anlaşıldığı üzere adi ortaklık ilişkisinin kurulabilmesi için, iki ya da daha fazla gerçek veya tüzel kişinin bir araya gelmesi gerekmektedir....
HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , adi ortaklık iddiasına dayalı kar payı alacağına ilişkindir. Davacı tarafça, davalı şirket ile aralarında kentsel dönüşüme girecek binaları bulup, yasal prosedürleri tamamlayıp inşaat yapımı ve karın paylaşımına dair adi ortaklık yapmak konusunda sözlü olarak adi ortaklık kurduğunu ileri sürülmüş,yazılı bir sözleşme bulunmadığı açıklanmıştır. Uyuşmazlığın çözümü, davacı tarafından dayanılan adi ortaklık sözleşmesinin hukuki tanımı, kurulma aşaması ve ispatında toplanmaktadır. Adi ortaklık; iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir(TBK md 620/1)....
Bu halde adi ortaklık ile olan sözleşmeye göre yapacağı işler nedeniyle, adi ortaklık adına kendisine yapılan ödemelerin fazla olan kısmını adi ortaklığa ait hesaba gönderilmiş olan davalı iade borcunu yerine getirmiş durumdadır. Davacı, adi ortaklık adına yaptığı ve adi ortaklık hesabına iade edilen ödemleri, adi ortaklık içindeki talep haklarını kullanarak elde etme hakkına sahiptir. Davacının adi ortaklığın aktifine giren bu parayı ortaklık hakları kapsamında talep hakkı bulunduğu halde, adi ortaklığa karşı iade borcun yerine getiren davalıdan istemesini gerektiren başkaca bir yasal neden ise mevcut değildir....
Ld.Şti. ile birlikte, anılan adi ortaklık adına da tebliğ edildiği, .... İnşaat San. ve Tic. A.Ş.'ne ise gönderilen bir ödeme emri bulunmadığından, adi ortaklık adına gönderilen tebligat esas alınarak, şikayet eden ..... İnşaat San. ve Tic. A.Ş. yönünden takibin kesinleştiğinden söz etmek mümkün değildir. Ayrıca adi ortaklığın tüzel kişiliği ve dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmadığından, adi ortaklık hakkında çıkartılan ödeme emrinin hukuken geçerliliği de bulunmamaktadır. Gerçek ya da tüzel kişi olan adi ortaklığın ortaklarından her birinin, adi ortaklık hakkında yapılan takibe yönelik olarak şikayet haklarının bulunduğu izahtan varestedir. O halde mahkemece, taraf ehliyetine ilişkin bu durumun da gözetilerek, ... İnşaat San. ve Tic. A.Ş. & .....İnşaat Harf.Nak. Ve Tic. Ltd.Şti. Adi Ortaklığı hakkındaki ödeme emrinin iptaline ve şikayet eden.... İnşaat San. ve Tic....
CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; süresinde mahkemeye başvurulmadığı için şikayetin süreden reddi gerektiğini, aksi durumda ise Adi Ortaklığın kendi adına vergi numarası bulunduğunu, her türlü hukuki işlemi gerçekleştirdiğini ve takipte diğer ortakların da yer aldığını beyan ederek şikayetin reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile adi ortaklığın aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmadığından takibin bütün ortaklar aleyhinde açılması gerektiği, bu durumun kamu düzeninden olduğu, takip talebinde adi ortaklık yanında adi ortaklığı oluşturan diğer ortaklarda borçlu olarak gösterilmişse de adi ortaklığa ödeme emri gönderildiği adi ortaklık aleyhine takip işlemlerinin yapıldığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile ... İcra Müdürlüğünün 2018/119838 Esas sayılı dosyasında ... Boru Profil ... Ticaret - ... ve ortağı hakkında başlatılan takibin iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Adi Ortaklığına tevcih etmiş, yargılamada...vekili davaya cevap vermiş, yargılama sonunda adi ortaklık hakkında hüküm kurulmuştur. Adi ortaklık, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında yer alan ortaklıkların aksine tüzel kişiliği haiz değildir. Tüzel kişiliği olmadığından, adi ortaklık, üçüncü kişilerle ilişkilerinde bağımsız bir varlığa sahip değildir. Dolayısıyla adi ortaklık kendi adına hak ve borç iltizam edemez, davacı veya davalı olamaz. Ortaklık aleyhine açılmak istenen davalar tüm ortaklar aleyhine, ortaklık lehine açılacak davalar da tüm ortakların katılımı ile açılmalıdır. Dosyadaki belgelerden, davalı olarak gösterilen adi ortaklığın ... ve ...'den oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece davada yer almayan diğer ortak ...'...
Adi ortaklık sözleşmesi geçerlilik yönünden herhangi bir şekle tabi olmayıp, sözlü yapılan adi ortaklık sözleşmesi geçerli ise de; inkarı halinde, bu ortaklığın varolduğunu ileri süren kişinin bu ortaklığı, uygulanması gerekli HUMK'nun 287-288 ve 290 maddeleri gereğince (yasal sınır aşıldığından) ispatı gerekir. Türk Medeni Kanunu madde 6 gereğince, "Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür." Dava konusu olayda, davalı, davacı ile aralarındaki ortaklık ilişkisini reddettiğine göre; ispat yükü, bunu ileri süren davacı tarafa ait olacaktır. Kural olarak, adi ortaklık ilişkisinin geçerliliği herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ihtilaf çıktığında, adi ortaklık ilişkisinin varlığını ispat yükü iddia edene düşer. Bu iddiayı ileri süren taraf, adi ortaklık ilişkisi bir sözleşme olduğundan, iddiasını HMK. md.200 gereğince senet (kesin delil) ile ispat etmelidir....
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporları doğrultusunda kredi kullanımına konu belgedeki imzanın davacılara ait olmadığı saptanmış olmakla bu işlemin davadışı adi ortaklığın sorumluluğunu gerektirmediği gibi, davalı bankaca kredi kullandırılmasına konu olan davadışı ... Ltd. Şti.'nin yine davadışı adi ortaklığa mal satımına ilişkin faturanın da adi ortaklık defterlerinde kayıtlı olmayıp ilgili kredinin davadışı adi ortaklık bünyesinde kullanılmadığının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıların aleyhlerine girişilen icra takibi nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine, koşulları oluşmadığından davacı tarafın tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Takibe dayanak çekin incelenmesinde borçlu adi ortaklık olup; takip talebinde adi ortaklık gösterildikten sonra bu başlık altında adi ortaklığı oluşturan ortakların her birinin adının yazılı olması bir başka deyişle adi ortaklığı oluşturan ortakların borçlu olarak gösterilmesi gerekmektedir. Aksi halde geçerli bir takipten söz edilemez. Somut olayda yukarıda belirtilen zorunluluğa riayet edilmeksizin takipte borçlu olarak, şikayet eden.... Müş. Müt. Makina San. İth. Ve İhr. Tic. Ltd. Şti. ve adi ortaklığın gösterildiği, usulüne uygun şekilde,.... Müş. Ltd. Şti. –... adi ortaklığı ortakları başlığı altında adi ortaklığı oluşturan tüm ortakların ayrı ayrı gösterilmediği, ödeme emrinin de bu takip talebine göre.... Müş. Müt. Makina San. İth. Ve İhr. Tic. Ltd. Şti. ve adi ortaklık hakkında düzenlendiği görülmektedir. Bu şekilde başlatılan takip geçerli bir takip değildir....