Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 620 nci maddesinin birinci fıkrasına göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. 2. Adi ortaklık sözleşmelerinde "şekil serbestisi" ilkesi uygulanmakta olup, ortaklık ilişkisinin sözlü olarak da kurulabilmesi mümkündür. Adi ortaklık sözleşmesinde şekil, ispat açısından önem arz etmektedir. 3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ncı maddesinin birinci fıkrasına göre; ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Taraflar arasında ortaklık ilişkisinin varlığına dair ihtilaf çıktığında, ispat yükü, ortaklık ilişkisinin varlığını iddia edene düşer. 4....
, adi ortaklığın hükmi şahsiyeti olmadığından, sonuçlarını ortaklık nezdinde doğuracağı, dolayısıyla adi ortaklık adına düzenlenen bir vekaletnamenin iptali gibi bir talebin sadece ortaklar tarafından ileri sürüleceği, davacı ortak olmadığı, Davacının açıklamalarının yanıltıcı olduğu, davacı dava dilekçesinde geçerliliği olmayan sözleşmeye yer verildiği, dava dilekçesinde yer verilen Akçabaat 2.Noterliğinin 10.0.9.2019 tarih ve 7395 yev.no.lu adi ortaklık sözleşmesinin geçerli olmadığı, ortakların 7395 yev.no.lu ortaklık sözleşmesinden sonra Akçabaat 2.Noterliğinin 10.0.9.2019 tarih ve 7397 yev.no.su ile yeniden ortaklık sözleşmesi akdetmiş ve yeni sözleşmede hisse oranları %99,99- %00,01 olarak değiştirilmiş olduğu, davacının da bu durumdan haber olduğu, Vekaletnamenin Adi Ortaklık Sözleşmesine uygun olduğu, ortaklık sözleşmesinin 5.maddesinde “Pilot Firma Haryap İnşaat A.Ş. ortaklığın nam ve hesabına tam yetkili olacaktır.” düzenlemesine yer verildiği,....
Takibe konu çek fotokopisinin incelenmesinde lehtarın adi ortaklık olduğu, takip alacaklısının lehtardan sonraki ciranta olduğu, adi ortaklığın 24/12/2020 tarihi itibariyle tasfiye edildiği, takibe konu çekin ise adi ortaklık son bulduktan sonra 09/03/2021 tarihinde keşide edildiği, keşide tarihi itibariyle adi ortaklık mevcut olmadığından adi ortaklık adına imzalanan çekten dolayı davacı ortağın sorumlu bulunamayacağı , davalı tarafın dayandığı tahsilat makbuzunun takibe konu çekin ileri tarihli düzenlendiği iddiasını ispatlamadığı, davalının iddialarının yargılama gerektirdiği anlaşılmakla davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar davacı taraf istinaf yoluna başvurmuş ise de ; İİK.'...
Özel tüketim vergisi uygulamasında adi ortaklıklar, bağımsız işletme birimleri olarak ayrı vergi mükellefiyetine sahiptir. Buna göre, adi ortaklıklarca defter tutma, belge düzenleme, muhafaza ve ibraz ödevleri ile beyanname verme ve vergi ödeme gibi mükellefiyetlerin ortaklardan ayrı olarak yerine getirilmesi gerekmektedir. Benzer kabul katma değer vergisi yönünden de geçerlidir. Gerek Özel Tüketim Vergisi Kanunu gerekse Katma Değer Vergisi Kanunu uygulaması bakımından işletme bazında değerlendirilen adi ortaklıklarda mal teslimi ve hizmet ifası adi ortaklık tarafından yapılmakta, mükellef adi ortaklık olmakta, beyanname ortaklık adına düzenlenip, ortaklardan biri tarafından imzalanmak suretiyle vergi dairesine verilebilmekte ancak verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklık adına yapılan tarhiyata ortaklardan herhangi biri muhatap tutulabilmektedir....
Özel tüketim vergisi uygulamasında adi ortaklıklar, bağımsız işletme birimleri olarak ayrı vergi mükellefiyetine sahiptir. Buna göre, adi ortaklıklarca defter tutma, belge düzenleme, muhafaza ve ibraz ödevleri ile beyanname verme ve vergi ödeme gibi mükellefiyetlerin ortaklardan ayrı olarak yerine getirilmesi gerekmektedir. Benzer kabul katma değer vergisi yönünden de geçerlidir. Gerek Özel Tüketim Vergisi Kanunu gerekse Katma Değer Vergisi Kanunu uygulaması bakımından işletme bazında değerlendirilen adi ortaklıklarda mal teslimi ve hizmet ifası adi ortaklık tarafından yapılmakta, mükellef adi ortaklık olmakta, beyanname ortaklık adına düzenlenip, ortaklardan biri tarafından imzalanmak suretiyle vergi dairesine verilebilmekte ancak verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere ortaklık adına yapılan tarhiyata ortaklardan herhangi biri muhatap tutulabilmektedir....
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ile açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde, davacı adına müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin dayanağı olan ve ortaklardan ayrı katma değer vergisi mükellefi olan adi ortaklık adına yapılan tarhiyatlara ilişin vergi/ceza ihbarnamelerinin müteselsil sorumlu olan ortaklardan herhangi biri adına düzenlenmesi gerekirken adi ortaklık adına düzenlenmesinin 3065 sayılı Kanun'un 44. maddesine uygun düşmediği ve usule uygun şekilde kesinleştirilmeyen alacak için davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle karar verilmişse de, söz konusu tarhiyatların nedenini oluşturan fiillerin adi ortaklık olarak gerçekleştirildiği ve yukarıda yer verilen açıklamalar çerçevesinde fiili gerçekleştiren adi ortaklığın vergi ve cezalar açısından muhatap kabul edilmesinde yasal bir engel bulunmadığı anlaşıldığından adi ortaklık adına ihbarname düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır....
etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava adi ortaklık kar payı alacağına ilişkindir....
CEVAP : Davalı Vekili, Cevap Dilekçesinde Özetle; Ciro yoluyla edindiği bonoların borçlusunun dava dışı ...İnş.Tur.San.Tic.Ltd.Şti. ile davacının oluşturduğu adi ortaklık olduğunu, adi ortaklığın taraflarına ayrı ayrı ödeme emri gönderilerek icra takibin kesinleştiğini, adi ortaklık sözleşmesi uyarınca bono altında imzası bulunanın ortaklığa temsile yetkili olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava; Senede Dayalı İcra Takipleri Nedeniyle Menfi Tespit İstemine İlişkindir Taraflar Arasındaki Uyuşmazlık, Davacının Adi Ortaklık Tarafından Düzenlenen Bonolardan Dolayı Şahsi Sorumluluğunun Bulunup Bulunmadığı Hususlarına İlişkindir. Mahkememiz 2019/343 E. 2019/1048 K....
Mahkemece, davacı tarafın dava konusu yapılan alacağa dayanak yapmış olduğu 01/12/2012 tarihli sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi olarak değerlendirilmesi gerektiği, adi ortaklık sözleşmesi kapsamında, adi ortaklık tasfiye edilmediği sürece adi ortaklığa bağlı olarak alacak ve kar payı talep edilemeyeceği, davacı tarafın katıldığı son oturumda sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi olarak kabul edilip ortaklığın tasfiye suretiyle sonlandırılmasına muvafakat etmedikleri ve bu bağlamda HMK 26/1 md gereğince taleple bağlılık ilkesi kapsamında davacı tarafın dayanmış olduğu sözleşme ile adi ortaklığın tasfiye edilmeksizin davacı tarafa herhangi bir hak ve alacak sağlamayacağı gerekçesiyle ,davanın reddine karar verilmiştir....
yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, Adi ortaklık sıfatının adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasında ön şart olduğu hususu da dikkate alınarak; adi ortaklık ilişkisinin tespiti ve şirketin fesih ve tasfiyesi talebi yönünden A.A.Ü.T.ne göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Alacak talebi yönünden A.A.Ü.T.ne göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine....