WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ Dava; tacir olan taraflar arasında akdedilen, adi ortaklık sözleşmesi niteliği taşımayan, "gelir paylaşımı sözleşmesi" adı altındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, daha önce aynı taraflar arasında aynı sözleşmeden kaynaklı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/203 E.-2011/574 K. sayılı dosyasının Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin, yine Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/566 E.-2011/126 K. sayılı dosyanın Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    (Oranı 1/2)" şeklinde beyan bulunduğu, taşınmazın şerhler hanesinde şikayete konu icra dosyasından 05/03/2020 tarih, 3531 yevmiye nosu ile ve 08/07/2020 tarih ve 6752 yevmiye nosu ile haciz konulduğunun anlaşıldığı, her ne kadar tapu kaydında taşınmaz iştirak halinde mülkiyete tabi olarak gösterilmiş ise de, taşınmazın edinilme şekli adi şirketin mal edinimi olarak belirtildiği, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından tapu müdürlüğünce adi ortaklık adına tescil yapılmasının mümkün olmadığı ancak edinilme şeklinin tapu kaydında açıklandığı dolayısı ile şikayete konu hacizli taşınmazların adi ortaklık malı olduğunun kabulü gerektiği, somut olayda takipte borçlu adi ortaklık olmayıp , adi ortaklığı oluşturan bir şirketin şahsi borcunun tahsilinin söz konusu olduğu, adi ortaklığın kuruluş sözleşmesi gereğince borçlu şirkete faaliyet sonucunda kardan isabet edecek tutar belli olmadığından ortaklık malı olarak kabul edilen taşınmazlara da haciz konulamayacağı gerekçesiyle, Şikayetin...

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme dava konusu taşınmazda kat irtifakının kurulduğu tarih olan 02.03.2012 tarihinde adi ortaklık sözleşmesinin sona erdiğine karar vermiş olmasının hukuka aykırı olduğunu; zira taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesini sona erdiren sebepler BK'nın 639. maddesinde sayılmış olup bu sebepler arasında kat irtifakının kurulması nedeniyle sona erme yer almadığını; kanuni bağlamda, davacı ve davalı ile arsa sahibi arasında tarafları bağlayan adi ortaklık olarak düzenlenen bir sözleşme ilişkisinin mevcut olması, sözleşme hükümlerinin cari olması, sözleşmenin ve adi ortaklık ilişkisinin sona erdiğine ilişkin dosyada herhangi bir delilin mevcut olmaması, ispat yükünün davalı tarafta olması ve adi ortaklığın sona erdiğine ilişkin davalı tarafından hiçbir belge ortaya konmamasına rağmen, yerel mahkeme tarafından zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmesi, hukuka, usule ve hakkaniyet ilkesine aykırılık...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.03.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.10.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 21.08.2008 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, taşınmaz üzerinde hacizler bulunduğu, haciz hakkı bulunanlar aleyhine sonuç doğuracak şekilde tapu iptali ve tescil kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

      Davalılardan arsa sahibi ... ile yüklenici ... arasında 04.07.2005 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup arsa sahibinin muhatabı yüklenici ise de yüklenicinin bu sözleşmeye istinaden inşaatı yapmak için yapı ortaklığı oluşturduğu ve davacının da bu yapı ortaklığına katıldığı dosyadaki bilgi ve belgelerle sabittir. Davacı, yapı ortaklığı sözleşmesine göre kendisine isabet ettiğini ileri sürdüğü, bağımsız bölümün adına tescilini istemektedir. Yapı ortaklığı sözleşmesi ise hukuki niteliği itibariyle adi ortaklık mahiyetindedir ve tüzel kişiliği bulunmayıp, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabidir. Somut olayda da adi ortaklığın bir ortağı, adi ortaklık sözleşmesi gereği kendisine isabet ettiğini ileri sürdüğü bağımsız bölümün tescilini istemekle, zorunlu dava arkadaşı olarak diğer tüm ortaklarında bu davada taraf olmaları gerekmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı ile dava dışı...arasındaki temel ilişki 15.7.2006 tarihli adi ortaklık sözleşmesine dayalı olarak verilen ipoteğe ilişkin olup bu ipotekli taşınmazda daha sonradan davalı ...l'a devredildiğinden, ... adi ortaklık sözleşmesinin tarafı olan...' ın halefi bulunduğundan ve böylece davalının temel ilişkinin halefi bulunduğundan uyuşmazlığın adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmış olup temyizen incelenmesi görevi 3.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.1.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK 89. maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir. Takip, davacı/alacaklının seçimine göre hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. Somut olayda; davacının yerleşim yeri Ataşehir olup icra dairesi ve mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır. İş ortaklığı, esas itibariyle Türk Borçlar Kanunu'nun 620 ve müteakip maddelerindeki hükümlere tabi bir adi ortaklık olup, tüzel kişilikleri olmadığından taraf ehliyetleri yoktur. TBK'nın 638/3. maddesine göre; "Ortaklar birlikte veya bir temsilci aracılığı ile bir üçüncü kişiye karşı ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan, aksi kararlaştırılmadıkça müteselsilen sorumlu olurlar"....

            Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine şeklinde karar tesis edilmiştir. 12/09/2022 tarihli Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı dosyaya sunulmuştur. 31/07/2021 tarihli '...Isı Firması Ortaklık Fesih Protokolü' adlı sözleşmenin örneği dosyaya ibraz edilmiştir. GEREKÇE:Dava, adi ortaklık sözleşmesinin feshi ve tasfiye protokolünden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta tarafların kardeş oldukları, adi ortaklık şeklinde işyeri açtıkları, bu ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin olarak 31/07/2021 tarihli fesih protokolü düzenledikleri hususları uyuşmazlık konusu değildir....

              Davalılar arasında yapılan sözleşmenin, olağan bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi olmayıp, gelir paylaşımlı inşaat sözleşmesi olduğu ve davalılar arasındaki ilişkinin adi ortaklık sözleşmesine dayandığı, adi ortakların üçüncü kişilere karşı birlikte ve müteselsil sorumluluklarının bulunduğu, davalı Arıkan A.Ş. ile davacı arasında yapılan 21.08.2016 tarihli satış sözleşmesi uyarınca davacının edimini yerine getirdiği ve bağımsız bölümün kendisine teslim edildiği, davacının üzerine düşen edim borcunu yerine getirmiş olmakla, adi ortaklardan davalı ... A.Ş. adına kayıtlı 331 No.lu bağımsız bölümün davacı adına tescil edilmesi gerektiğinden yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının yerinde olduğu, 3. Davalı ......

                Davalılar arasında yapılan sözleşmenin, olağan bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi olmayıp, gelir paylaşımlı inşaat sözleşmesi olduğu ve davalılar arasındaki ilişkinin adi ortaklık sözleşmesine dayandığı, adi ortakların üçüncü kişilere karşı birlikte ve müteselsil sorumluluklarının bulunduğu, davalı Arıkan A.Ş. ile davacı arasında yapılan 23.10.2016 tarihli satış sözleşmesi uyarınca davacının edimini yerine getirdiği ve bağımsız bölümün kendisine teslim edildiği, davacının üzerine düşen edim borcunu yerine getirmiş olmakla, adi ortaklardan davalı ... A.Ş. adına kayıtlı 277 No.lu bağımsız bölümün davacı adına tescil edilmesi gerektiğinden yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının yerinde olduğu, 3. Davalı ......

                  UYAP Entegrasyonu