Sözleşme de ortaklar için sermaye payı koyma yükümlülüğünün öngörülmüş olması, birlikte çaba gösterme yükümlülüğüne de yer verildiği anlamına gelmez. Bu unsurun sözleşmenin içeriğinde yer alması gerekir. Diğer bir deyimle, taraflar arasındaki ilişkinin ortaklık olarak kabul edilebilmesi için sözleşme de, sözleşmeyi yapacak kişiler, sermaye payı, ortak amaç ve işbirliği unsurları bulunmalıdır. Somut olayda ,taraflar arasında düzenlenen sözleşme bu açıklamalar ışığında incelendiğinde; TBK 620. maddesinde tanımını bulan adi ortaklığın unsurlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece her ne kadar taraflar arasındaki hukuki ilişki "adi ortaklık" olarak tavsif edilmiş ise de, bir davada ileri sürülen maddi olguları kanıtlamak taraflara, bu maddi olgulara dayalı olarak uyuşmazlığı nitelemek ve uygulanacak yasa maddelerini arayıp bulmak ve uygulamak hakime ait bir görevdir. (HMK 33. madde) Adi ortaklık sözleşmesini, sonuca katılmalı ödünç sözleşmesinden ayırmak oldukça güçtür....
na ait dükkanda haftalık ücret karşılığında çalıştığı, davacı tarafın taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi olduğunu ve bunun sözlü sözleşmeye dayandığını iddia ettiği, ancak davacı tarafın adi ortaklık ilişkisi ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava;adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir....
Mahkemece, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı ve 642. vd. maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması gerekmektedir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....
Tasfiye usulüne ilişkin ve inşaat katibine ilişkin adi ortaklık sözleşmesinde bir hüküm yoktur. Davalı taraf pasif husumet ehliyeti itirazında bulunmuş ise de; davacının adi ortaklık masraflarına katılması, sermaye borcunu ödemesi, adi ortaklığa konu taşınmazın arsa maliklerine ödemeleri yapması, tarafların ticari defterleri ve adi ortaklığın ticari defterleri dikkate alındığında ihtilafsız olan taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesi kapsamında davaya konu parseldeki inşaatın bu adi ortaklık kapsamında yapıldığı sonucuna varılmış ve bu itiraz yerinde görülmemiştir. Davalı taraf, pasif husumet itirazı kabul edilmese dahi iş ortaklığına ilişkin davacının herhangi bir yükümlülüğünü yerine getirmediğini, dolayısıyla sözleşmenin fiilen geçerliliğini kaybettiğini iddia etmiş ise de; bir üst paragrafta belirtilen aynı gerekçelerle bu itirazlar yerinde görülmemiştir....
mirasçılarına/müvekkillere geçen hak ve alacakları adi ortaklık uhdesinde bulunduğundan Tevfik Rıza Çavuşoğlu'nun adi ortaklıktaki ortaklık payına ve tasfiye sonucunda kendisine düşecek tasfiye ve kar payı ile ortaklığa verdiği avans ve ortaklık için yaptığı giderlerin karşılığı olarak T4 üzerindeki mallara ihtiyati tedbir konularak müvekkilinih hak kaybına uğramasının engellenmiş olacağını, müvekkillerinin murisinin adi şirketin ortağı olduğu ve şirketin tasfiye edilmesi gereği ile tedbir talebinin haklı olduğu göz önünde bulundurularak ihtiyati tedbir talebinin teminatsız olarak kabulüne karar verilmesini, İİK 257....
in 2011 yılında diğer davalı limited şirketi kurduğunu ve söz konusu şirketin adi ortaklıktan elde edilen gelirle kurulduğunu, davalıların adi ortaklıktan kaynaklanan payının ödeneceğine dair müvekkilini oyaladıklarını, adi ortaklıktan ve devamında davalı şirket üzerinden hak ediş ve ortaklık payını alamadığını, yapılan işlerden dolayı taşınmazlar ve araçlar edinildiğini ileri sürerek; 2007 yılı ile 2015 yılı Aralık ayı içerisinde müşterek yürütülen inşaat, diğer ticari iş kazanç ve ortaklıkla ile ilgili olarak, gerek adi ortaklık halinde gerekse...şirketi üzerinden (.........) yürütülen inşaat ve ticari faaliyetler nedeni ile her türlü ortaklık payı, kar payı, müvekkilinin emek ve sermayesi ile yapmış olduğu çalışmalar ve ortaklığından doğan her nevi alacak için şimdilik 1.000,00 TL'nin ortaklığın sona erdiği 15.12.2015 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir II....
Adi ortaklık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 620. maddesinde; "Adi ortaklık sözleşmesi, iki veya daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleşmeyi üstlendikleri sözleşmedir." şeklinde tanımlanmıştır. Maddenin lafzından anlaşıldığı üzere, adi ortaklık en basit tanımı ile iki ya da daha fazla kişinin emeklerini veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Doktrinde adi ortaklık, sözleşmeyle kurulan ve bir müşterek amacın elde edilmesine hizmet eden kişi birliği olarak tanımlanmaktadır. Bu tanımlardan adi ortaklığın unsurları; kişi, sözleşme, katılım payı, amaç, affectio societatis (müşterek gayeye ulaşmak için birlikte çalışmak unsuru) şeklinde belirtilebilir. Kişi Unsuru: Adi ortaklık bir kişi birliği olmakla, temel unsuru kişidir. Kanunun lafzından da anlaşıldığı üzere adi ortaklık ilişkisinin kurulabilmesi için, iki ya da daha fazla gerçek veya tüzel kişinin bir araya gelmesi gerekmektedir....
Adi ortaklığın sona ermesi ile birlikte ortaklık tasfiye aşamasına girer. Ortaklar arasındaki hukuki bağ, tasfiye tamamlanmadan ortadan kalkmış kabul edilemez. Tasfiye, ortaklar arasındaki ortaklık ilişkisinin tamamen sona erdirilmesine yönelik kanuni bir usuldür. Tasfiye ile artık ortaklık malvarlığı para haline dönüştürülecek, borçlar ödenecek, sermaye değerleri ortaklara iade edilecek ve geri kalan meblağ ortaklar arasında kar ve zararın paylaşılması esasına göre dağıtılacaktır. Adi ortaklığın tasfiyesi ya tarafların anlaşması suretiyle ya da bizzat mahkemece yapılır. Taraflar tasfiye konusunda anlaşmadığı takdirde ortaklığın tasfiyesinin mahkemece TBK’nın 642 vd. madde hükümlerine uygun olarak yapılması gerekir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2015/107 ESAS - 2016/545 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali ( Adi Ortaklık ilişkisinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı, davacılar istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden 6100 sayılı HMK'nun 353/1(b-1/son) cümle uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01.11.2013 tarihli adi ortaklık sözleşmesi yapıldığını, 01.07.2014 tarihinde adi ortaklık durumu yeniden ele alındığını, yeni sözleşme imzalandığını, sözleşme ile ortaklık payları değişmediğini, 10.07.2014 tarihinde taraflar bir araya geldiğini, protokol yaptıklarını, protokol ile adi ortaklığın borçları nasıl ödeneceği ve tarafların...
Burada, yeri gelmiş iken adi ortaklık kavramı üzerinde durmakta yarar vardır. TBK'nun 620 nci maddesinin birinci fıkrasına göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla (gerçek veya tüzel) kişinin, emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan kişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir şahıs birliğidir....