Mahkemece, üçlü bilirkişi kurulundan alınan rapor hükme esas alınmak suretiyle davacı-karşı davalının açtığı davanın kısmen kabülüne, adi ortaklık sözleşmesinin feshine, ortaklık payına yönelik talebinin reddine, davalı-karşı davacının davasının kabulü ile adi ortaklık sözleşmesinin feshine, zarara yönelik talebinin fazlaya yönelik isteminin saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL zararın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davada, adi ortaklığın feshi ile bu ortaklığın feshinden davacının payına düşen kısım ile davacıya ödenmeyen kar payının belirlenip davalıdan tahsili, karşı davada ise adi ortaklığın feshi ile uğranılan zararın davacı karşı davalıdan tahsili istenilmiştir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.)...
Mahkemece, ortaklığın haklı nedenle feshini gerektirir herhangi bir durum bulunmadığı, bu nedenle tasfiyenin istenemeyeceği, ortaklık sözleşmesi incelendiğinde, her iki tarafın da ortaklığa eşit oranda sermaye koydukları, bu nedenle yarı oranında kar payı talep edebilecekleri, ortaklığın sona ermeyip dava tarihi itibariyle devam ettiği, ortaklığın devam etmesi nedeniyle davacının kar payı talep edebileceği gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen .... sayılı davanın kabulü ile 30.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen ...sayılı davanın kabulü ile 42.976,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....
Dava, adi ortaklık payının satışına ilişkin bakiye devir bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olup, mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak taraflar arasında düzenlenen "Ticari Ortaklık Payı Devir Sözleşmesidir." başlıklı sözleşmeyle davacı ... ... Madencilik San. A.Ş. ile yapmış olduğu adi ortaklıktaki ortaklık payını 200.000 TL bedel mukabilinde davalıya devretmiş ve devredilen ortaklık payı bedelinin 4 eşit taksitle ödenmesi ve ödemeden sonra ortaklıktaki tüm hak ve borçların devralana devir ve temlik edileceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin 3-b maddesine göre ödemelerin vadesinde ve belirtilen miktarda yapılması halinde devir eden ...'nun adi ortaklıktaki payı sona erip tüm hak ve borçlar davalı ...'a devir ve temlik edilmiş olacaktır. Bu işlemin tamamlanması için de davacı noterden bir istifa beyanı gönderecektir. Ne var ki davadışı diğer adi ortak ... Madencilik San....
Mehaz İsviçre Borçlar Kanunu'nun (OR) 545/111 maddesine göre , adi ortaklığın sona ermesi anının adi şirket ortağının tasfiye hissesinin haczedildiği değil, tasfiye hissesinin paraya çevrildiği an olduğu kabul edildiği halde Türk Hukukunda adi şirket ortağının hissesi haczedilince adi ortaklık sona ereceğinden adi ortaklığın tasfiye işlemlerine başlanılması gerekir. (... Adi Şirket, Dernek ve Ticaret Şirketleri sh. 148) Borçlar Kanunu'nun 535/3. Maddesinde öngörülmüş olan sona erme nedeni ortağın şahsi alacaklalarının korunması için öngörülmüş olduğundan adi şirket ortaklarının birbirleri ile anlaşmaları ile bu hüküm bertaraf edilemeyeceği gibi, adi ortaklığın yükümlendiği bir ... varsa bunun sonucunun beklenmesine de gerek yoktur. Adi şirket ortağının şahsi borcu sebebi ile borçlunun ortağı olduğu malların doğrudan doğruya haczedilmesi de mümkün değildir. (13....
Bu sözleşme hükümleri incelendiğinde, ....., dava dışı arsa sahipleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri yapacak, ...'nin arsa sahipleri ile yaptığı sözleşmeye konu binaları imal edecektir. Bu saptama nazara alındığında, taraflar arasındaki sözleşme, “Adi Ortaklık Sözleşmesi” olup, mahkemece, hatalı değerlendirme yapılarak, taraflar arasındaki sözleşmenin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi olduğu ve resmi şekle tabi olduğu gerekçesine yer vermiştir. TBK'nın adi ortaklığa ilişkin 620 ve onu izleyen maddeleri gereğince adi ortaklığın kurulabilmesi için yazılı şekil gerekli olmayıp, adi ortaklık sözleşmesi sözlü olarak da yapılabilir....
İcra Müdürlüğünün 2016/13317 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine itirazın iptali talebi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmış olup sermaye payının tahsiline yönelik talebin ve davanın adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsadığı anlaşılmaktadır. Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir ( TBK. 620/1 md. ). Adi ortaklık sözleşmelerinde "şekil serbestisi" ilkesi uygulanmakta olup, ortaklık ilişkisinin sözlü olarak da kurulabilmesi mümkündür. Adi ortaklık sözleşmesinde şekil, ispat açısından önem arz etmektedir. İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir (HMK m.190/1). Taraflar arasında ortaklık ilişkisinin varlığına dair ihtilaf çıktığında, ispat yükü, ortaklık ilişkisinin varlığını iddia edene düşer....
Bölge adliye mahkemesince; dosyaya ibraz olunan 12 adet vergi alındı belgeleri uyarınca toplam 225.800,99 TL'nin davacı tarafından vergi dairesine ödendiği, taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesine göre borçların eşit olarak ödeneceği konusunda mutabık kalındığı, davalının ödeme yaptığını ispat edemediği, ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Taraflar arasında 18/02/2000 tarihli adi ortaklık sözleşmesinin bulunduğu, davacı ve davalının %50'şer payla ortak oldukları ve ortaklığa konu işletmenin 28/03/2012 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesi ile dava dışı ... Eğitim...LTD.ŞTİ.'ye devredildiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Adi ortaklığın sona ermesi ile ortaklık tasfiye aşamasına girer....
Davacı ile davalı arasında düzenlenen 05.12.2008 ve 03.01.2009 tarihli adi ortaklık sözleşmelerine göre davalı yükleniciye inşaatdan payına düşen %67'lik kısmın ½ si olan %33.5 oranında inşaat payının davacıya verileceği, davacının giderlerin %50'sine ve kârın % 50 'sine katılacağı belirtilmiştir. Davalının, inşaatı zamanında bitirememesi nedeni ile dava dışı arsa sahipleri tarafından 05.08.2011 tarihli ihtar ile Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin feshedildiği anlaşıldığına göre, taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesi de feshedilmiş sayılmaktadır. Adi ortaklığın tasfiyesi ile ilgili olarak, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, Türk Borçlar Kanununun 642.madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....
T1 Hazar Madencilik tarafından yapılacak kazılarda sadece Armutlu köyü sınırları içinde çıkacak madene ortaktır" şeklinde düzenlendiği görülmektedir. 6100 sayılı Yasanın 355.maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere ve fakat kamu düzenine ilişkin hususlarda re'sen tekmil dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirilmekle; Yukarıda özetlenen dava dilekçesi içeriğinden, davacı ile davalı şirket arasında bir adi ortaklık ilişkisi kurulduğunun iddia edildiği anlaşılmaktadır. Bu iddia çerçevesinde davacının, adi ortaklıktan tasfiye payını, artığını isteyebilmesi için taraflar arasında bir adi ortaklık ilişkisi kurulduğunu ispat etmesi ve ayrıca ispat edilen iş bu adi ortaklık ilişkisinin tasfiye edilmiş olması gerekmektedir. Bilindiği üzere, adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.)....
Davada, asıl talep adi ortaklığın tasfiyesi ile davacının kar payı ve ortaklık payının tahsili talebine ilişkin olup tedbiren ortaklık malvarlığının ve dava dışı ortaklık konusu işin yapıldığı İstaç firmasındaki ortaklık alacağı üzerine ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir tedbir konulması ile davalının ortaklık girişimindeki yetkilerinin kısıtlanması istenildiğinden,iş ortaklığı olan adi ortaklık bazında değerlendirme yapılması gereklidir. Davacı iş ortaklığındaki hakedişin %30 unun davacıya ödenmesi gerekirken halen davalı tarafça ödenmediğini ileri sürmüştür. 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu(HMK)'nın 389/1. Maddesi, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir, şeklindedir....