Buna göre somut olayda; kısa karar ile "Davanın KABULÜNE, davacıya gönderilen İ.İ.K. 89'uncu maddesince gönderilen 3. haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 16/10/2018 olarak DÜZELTİLMESİNE, İ.İ.K. 89'uncu maddesince gönderilen 1. ve 2. haciz ihbarnamelerinin iptaline," karar verildiği halde, gerekçeli karar ile "7201 sy. Kanunun 32/2 maddesine göre "Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur." hükmü gereği ıttıla tarihi olan 16/10/2018 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulü ile 1, 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin iptaline, yapılan itirazlar neticesinde takibin durdurulmasına" karar verildiği belirtilerek hüküm kısa karar çelişki yaratılmıştır. İstinaf incelemesi yapılabilmesi için delillerin değerlendirildiğini gösterir biçimde usulüne uygun gerekçeli kararın bulunması zorunludur....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 08.04.2016 tarih ve 2016/414 Esas sayılı ara kararı ile iflasın ertelenmesi davası kapsamında ihtiyati tedbir ara kararı verildiğini ve bu tedbir nedeniyle icra müdürlüğünce, kendilerine 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğini ileri sürerek söz konusu haciz ihbarnamesinin iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır....
Yapılan takip neticesinde borçlunun hak ve alacaklarının tahsili amacı ile davacıya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmiş, gönderilen haciz ihbarnamesi davacıya tarafa tebliğ edilmiş, davacı taraf süresi içerisinde borçlunun müvekkilinde bulunan 9.496,10 TL icra dosyasına göndermiştir....
Maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderilmesini talep ettiğini ve icra müdürlüğü tarafından İ.İ.K. 89/1 haciz ihbarnamesi elektronik tebligat olarak gönderilmeyip, memur vasıtasıyla müvekkilinin mernis adresine gönderildiğini ve 08.07.2020 tarihinde TK. 21/2 maddesi gereğince muhtara tebliğ edildiğini, bu tebligatın elektronik tebligat sisteminden yapılması zorunlu iken memur vasıtasıyla muhtara yapılmış olmasının usulsüz olduğunu, davalı tarafça daha sonra İ.İ.K. 89/2 haciz ihbarnamesininin de aynı yolla yine memur marifetiyle 08.09.2020 tarihinde usulsüz olarak muhtara tebliğ edildiğini, usulsüz olarak gönderilen İ.İ.K. 89/1 haciz ihbarnamesi ile İ.İ.K. 89/2 haciz ihbarnamelerinden 21.10.2020 tarihi itibariyle haberdar olduğunu, ilk derece mahkemesince eksik inceleme yapıldığını, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Hukuk Genel Kurulunun 11.05.2016 tarih, 2014/12- 1078 Esas, 2016/600 Karar sayılı kararı) Somut olayda davalı borçlu şirket ortağı T4 şirket tüzel kişiliğine göre üçüncü kişidir ve ortaklığa karşı sermaye borcu olduğu bilindiğine göre bu yönde bu kişiye alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda haciz ihbarnamesi gönderilmesi gerekirken talebin reddi doğru görülmemiş şikayetin kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir." gerekçeleriyle; Şikayetin KABULÜ ile, Trabzon İcra Müdürlüğünün 2015/32055 Esas sayılı dosyasından verilen 15/04/2021 tarihli kararın İPTALİNE, bu kapsamda T4 alacaklı vekilinin 13/04/2021 tarihli talebi doğrultusunda haciz ihbarnamesi gönderilmesi yönünde Trabzon İcra Müdürlüğünce işlem tesis edilmesine dair karar verildiği anlaşılmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ DELİLLER : Davacı vekili istinaf dilekçesinde dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, taraflarına gönderilen haciz ihbarnamesi ve haciz müzekkeresinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 2019/34522 E.sayılı dosyasında alacaklı Deniz Factoring A.Ş tarafından borçlu Eyüpsultan Belediyesi Başkanlığı aleyhine ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Davanın konusu 3.kişi adına düzenlenen 12/09/2019 tarihli haciz müzekkeresi ve 12/09/2019 tarihli haciz ihbarnamesinin iptali talebidir....
Somut olayda alacaklının, borçlu hakkında 08.05.2015 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlattığı, diğer yandan Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 27.04.1015 tarih ve 2015/543 Esas sayılı iflasın ertelenmesi davası kapsamında borçlu hakkındaki icra takiplerinin ve muhafa tedbirlerinin durdurulması ile davacı şirket aleyhinde yapılmış ve yapılacak ihtiyati haciz, haciz ve tedbir uygulamalarından dolayı sadece muhafaza altına alma uygulamalarının tedbiren durdurulması yönünde tedbir kararı verildikten sonra, borçlunun ihtiyati haciz kararının önlenmesi ve İİK.nun 89/1. maddesi gereğince haciz ihbarnamesi gönderilmesinin tedbiren durdurulmasına yönelik talebinin de mahkemenin 14.05.2015 tarihli ek kararı ile reddine karar verilmiştir. Bu haliyle verilen tedbir kararının 3. kişilere İİK.nun 89/1. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderilmesini engellemediği anlaşılmaktadır. İcra mahkemesi, tedbir kararı ile bağlıdır....
Davalı ve karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; 3. kişiye karşı itirazın kaldırılması davası açılamayacağından ve bu davanın şartı belgeler (İİK 68) davacının elinde olmadığından, haciz ihbarnamesi ile doğmamış alacaklar haczedilemeyeceğinden, 89/1 haciz ihbarnamesine zamanında itiraz edildiğinden, 6 aylık sürede haciz olduğu varsayılsa bile hacizlerin düşmüş olduğundan, davacının zaten dava konusu bedelin Simav İcra Dairesinin 2019/1123 Esas dosyasından haczedilip sıra cetveline dahil olduğundan davanın konusu da kalmadığından 89/2 haciz ihbarnamesi ve haciz müzekkeresinin iptali, 89/1 hacisz ihbarnamesindeki "doğacak" ifadesinin iptali ve davanın reddini talep ettiklerini belirterek, şikayetlerinin kabulü ile 89/2 ve haciz müzekkerelerinin iptaline, 89/1 haciz ihbarnamesindeki "doğacak" ifadesinin 89/1 haciz ihbarnamesi ile doğacak alacaklar haczedilemeyeceğinden iptaline, davacının itirazın kaldırılması talebinin öncelikle aktif, pasif husumet yokluğundan ve dava şartı yokluğundan...
İcra Müdürlüğünün 2018/7128 E. sayılı icra takibinde davacı bankaya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği süresi içerisinde haciz ihbarnemesine itirazda bulunulduğu ancak itirazın görülmemesi nedeni ile 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiği yine itirazda bulunulduğu ancak itirazların görülmemesi nedeni ile 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiği bu işleme karşı davacı vekili tarafından İstanbul Anadolu 9. İcra Hukuk Mahkemesinde şikayette bulunulduğu ve davanın kabulü ile şikayetçi tarafa gönderilen 89/3 haciz ihbarnamesinin iptaline dair verilen kararın istinaf incelemesinden geçtiği ve tarafların temyiz etmemesi üzerine 19/12/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi tarafından dava konusu haciz ihbarnamesinin iptal edildiği anlaşılarak davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ve davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedildiği görülmüştür....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde müvekkiline birinci haciz ihbarnamesi tebliğinin usulsüz olduğu iddia edilerek birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin düzeltilmesinin talep edildiği, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğlerinin usulsüz olduğuna dair herhangi bir iddiada bulunulmadığı, icra takip dosyasının incelenmesinde davacıya ikinci haciz ihbarnamesinin 17/10/2022 tarihinde, üçüncü haciz ihbarnamesinin 13/12/2022 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre davacı tarafından birinci haciz ihbarnamesi tebliğinin 17/10/2022 tarihinde öğrenildiğinin kabulünün gerektiği, birinci haciz ihbarnamesi tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin bu tarihten itibaren yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılması gerektiği, ancak bu süre geçirildikten sonra 20/01/2023 tarihinde şikayet yoluna başvurulduğu anlaşılmakla, şikayetin hak düşürücü süreden reddine karar verilmesi gerekirken şikayetin esastan incelenerek kabulüne...