Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/321 E 2020/942 K sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı sadece alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu, henüz kararın kesinleşmediği anlaşılmıştır....
Ancak, somut olayda Kurum, 6183 sayılı Yasa gereğince takip yaptığına göre idari para cezasının kesinleşip 4958 sayılı Yasanın 19. maddesi kapsamında Kurum alacağına dönüştüğünün tespiti halinde bu takibe karşı işveren 6183 sayılı Yasanın 58. maddesi gereğince yetkili iş mahkemesinde dava açabileceğinden, artık mahkemenin görevsizlik kararı vermesi düşünülemez. Mahkemece yapılacak İş; Ankara Dördüncü İdare Mahkemesinin 2004/727 Esas sayılı dosyasının sonucuna ve yukarıda belirtilen ilke ve esaslara göre değerlendirme yaparak varılacak sonuca göre bir karar tesis etmekten ibarettir. Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde İlgiliye iadesine 7.12.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Açıklanan şartları taşıyan kamu borçlusunun kefili de 6183 sayılı Kanunun 57. maddesi uyarınca asıl borçlunun tabi tutulduğu usullerde takip olunmalıdır. Bir başka deyişle; hakkında takibe geçilerek ödeme emri tebliğ edilmelidir. Somut olayda; kamu borçlusu/işveren Hüseyin Karabulut hakkında 1998/4 - 2002/1 dönemleri arasındaki prim borçları için, davalı Kurum tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında takip başlatılmıştır....
Şti. aleyhlerinde açılan davanın kabulü ile, dava bedele dönüştüğünden, davacı SGK Kocaeli İl Müdürlüğünce davalı ... Yapı. San. Tur. Tic. Ltd. Şti. aleyhinde yürütülen ... sicil no.lu icra takibindeki (117.918,58-TL) asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olmak kaydıyla, davalı ART İnş. Proje San. Tic. Ltd. Şti.'nin bu borçtan 6183 sayılı Kanunu'nun 31. maddesi uyarınca sorumlu olmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava SGK'nın prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 5510 sayılı Yasa'nın 88.madde 16.fıkrasında "Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun 51., 102, ve 106,maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır.."...
İdare Mahkemesi'nde açılan davanın mahkemenin 2015/878 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu, 6183 sayılı Kanun'un 96. maddesi gereğince satışına karar verilen taşınmazın 09.9.2015 tarihinde 2.560.000 TL bedelle 3. kişi ...'ne ihale edildiği, ihale tarihinde kıymet takdiri raporuna itiraza ilişkin İdare Mahkemesi'nde görülen davanın henüz sonuçlanmadığı anlaşılmıştır. 6183 sayılı Kanun'un gayrimenkullere değer biçme başlıklı 91. maddesi gereğince; satışa çıkarılacak gayrimenkullere bilirkişinin mütalaası alınmak suretiyle satış komisyonu tarafından rayiç değer biçilir. Bu durumda, mahkemece, satışına karar verilen ancak muhammen değeri ihtilaflı ve itiraza uğramış olan taşınmazın kıymetine ilişkin İdare Mahkemesi'nde görülmekte olan davanın sonucuna göre ihale bedelinin 6183 sayılı Kanun'un 96/2. maddesinin göndermesi ile 95. maddedeki şartlara uygun olup olmadığı değerlendirilebileceğinden, .......
İcra Hukuk Mahkemesinin 09/06/2022 tarihli, 2019/856 esas ve 2022/468 karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli 26.211,28 TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 6.552,82 TL'nin mahsubu ile bakiye 19.658,46 TL harcın istinaf edenden alınarak hazineye irat kaydına, 3- İstinaf kanun yolu yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4- HMK 333. madde gereğince kararın kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, 5- Kararın taraflara tebliğine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK'nun 361 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay'a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Davalı vekili, davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, husumet itirazı bulunduğunu, Vergi Dairesinin ayrı bir tüzel kişiliği olduğunu, haciz işleminin hukuka uygun bulunduğundan istihkak iddiasının yersiz olduğundan bahisle davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı idare tarafından istihkak iddiasının reddedildiğine ilişkin yazının 3.şahıs olan davacı ... AŞ'ye 19.06.2013 tarihinde tebliğ edildiği, davacının işbu davayı 08.07.2013 tarihinde yani dava açma süresi olan 7 günlük süre geçtikten sonra açıldığı nazara alındığında, davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş; hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, 6183 sayılı yasa kapsamında haczedilen malların davacı şirkete ait olduğundan bahisle istihkak iddiasında bulunarak hacizlerin kaldırılması talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Davada, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali değil, aynı yasanın 67. maddesine göre, istihkak iddiasının kaldırılması isteğinde bulunulmuştur. Bu nedenle, hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi, Yargıtay Yüksek 15.Hukuk Dairesine ait ise de, aynı Daire tarafından da gönderme kararı verilmiş olduğundan, temyiz inceleme merciinin belirlenmesi için, dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu'na gönderilmek üzere, yüksek Yargıtay 1.Başkanlığına SUNULMASINA 12.2.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, takip alacaklısı tarafından açılan İİK'nın 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkin olup, ilk derece Mahkemesince davanın usulden reddine dair 18/02/2015 tarihli karar verilmesi ve davacının Temyiz başvurusunda bulunması üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 05/06/2018 gün 2018/10272 Esas, 2018/13689 Karar sayılı, ilk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildiği, bozma ilamından sonra yapılan yargılama sonucunda Mahkemece; davanın kabulü ile davalı istihkak iddiasında bulunan tarafın istihkak iddialarının reddine karar verilmesi üzerine davacının bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
Temyize konu dava üçüncü kişinin İİK'nın 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkin olup derdestlik nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, Mahkemece derdest olarak kabul edilen Fethiye İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/ 548 Esas, 2018/367 karar sayılı dosyasında talebin şikayet olarak açılması ve Mahkemece şikayetin reddine dair karar verilmesi, 3. kişinin dava, istinaf ve temyiz dilekçelerindeki beyanları dikkate alındığında şikayet talepli olarak açılan dava dosyasının sonucu eldeki istihkak davasına doğrudan etki edeceği için Mahkemece, şikayet istemli açılan davanın sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak duruma göre karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Davacı 3. kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile, yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin ......