WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK.nun 134/2 maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde; mahkemenin, davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum etmesi emredici nitelikte kamu düzenine ilişkin bir hüküm olup; Mahkememizce de İİK'nun 134/2 maddesi gereğince ihale bedelinin %10'u oranında para cezasının da davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine, İİK'nın 134/2 maddesi gereğince feshi istenilen ihale bedelinin %10'u oranında para cezasının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına" karar verildiği görülmüştür....

Şikayetçi vekilinin dava dilekçesinde ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürdüğü sair nedenlerin mahkemece tartışıldığı ve mahkemece bu sebeplere göre ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır....

İhalenin feshi istemi bir dava değil şikayet olup, ihalenin feshi yargılamasında paraya çevirme işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığının denetimi yapılmaktadır. Harçlar Kanunu l sayılı tarifenin 2/a maddesine göre şikayette maktu harç alınır. Oysa nisbi karar ve ilam harcının konusu parayla ölçülebilen davalar hakkında uygulama alanı bulmaktadır. 7343 sayılı Kanun öncesinde ihalenin feshi isteminde maktu harç geçerli idi. 7343 sayılı kanunla ihalenin feshini isteyecek kişilerin kategorilerine göre maktu veya nisbi harç yatırması gerektiği kabul edilmiştir. Öte yandan bu harcın yarısının peşin yatırılması gerektiği, ihalenin feshi kararı verilmesi halinde başkasına yükletilmeksizin taleple birlikte iade edileceği, ancak ihalenin feshi talebinin reddedilmesi halinde talep ileri sürülürken yarısı yatırılan nisbi harcın iade edilmeyeceği gibi kalan kısmın da tahsil edileceği ifade edilmiştir....

    Kişilerin İcra mahkemesinde asli yada fer'i müdahil olarak, ihalenin feshi şikayetine müdahale yoluyla katılmasının mümkün olmadığı (Yargıtay 34 XX 207/15947E, 2019/1745 K) ve kanun yolu başvuru haklarının da bulunmadığı anlaşıldığından, asli müdahale talebinin reddine karar verilen üçüncü kişiler vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Kişilerin İcra mahkemesinde asli yada fer'i müdahil olarak, ihalenin feshi şikayetine müdahale yoluyla katılmasının mümkün olmadığı (Yargıtay 34 XX 600/15947E, 2019/1745 K) ve kanun yolu başvuru haklarının da bulunmadığı anlaşıldığından, asli müdahale talebinin reddine karar verilen üçüncü kişiler vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    İcra mahkemesince verilen kararlar (istihkak davalarında verilen kararlar ile ihalenin feshi isteminin reddi kararları hariç), kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden bu kararlara karşı yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulamaz. Somut olayda, yargılamanın yenilenmesi talep edilen icra mahkemesi kararı, ihalenin feshi talebinin reddine ilişkin olup, yargılamanın yenilenmesi talep edilecek kararlardan olduğu gibi davacı tarafından (yargılamanın yenilenmesine konu ihalenin feshi talebinin reddine dair kararın 15.11.2018 tarihinde kesinleştiği gözetildiğinde) 07.10.2022 tarihinde yapılan başvuru süresindedir. Bununla birlikte; davacının ileri sürdüğü sebepler HMK’nun 375.maddesinde sayılı yargılamanın yenilenmesi nedenleri arasında yer almamaktadır....

    Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere istihkak iddia eden 3. kişinin ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan yoktur. Somut olayda, ihalenin feshi talebinde bulunan şikayetçi T1 istihkak iddiasında bulunan 3. kişidir. İcra takibinde alacaklı ya da borçlu olmadığı gibi, pey sürmek suretiyle ihaleye de iştirak etmemiştir. Bu nedenle ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden değildir (Yargıtay 12. HD'nin 2016/19192 E-2016/23788 K sayılı ilamı). Yukarıda açıklanan sebeplerle mahkemece ihalenin feshi talebinin aktif husumet yokluğundan reddine dair karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf talebinin HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Kural olarak ihalenin feshi davalarında İİK'nın 134/2 maddesine göre duruşma açılması zorunlu ise de, şikayetin hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddedildiği anlaşılmakla sonuca etkili olmadığı anlaşılan usule aykırılık geri çevirme sebebi yapılmamıştır (Yargıtay 12 Hukuk Dairesinin 2014/6921 E.2014/9381 K). İİK'nın 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Somut davada, takip dosyasında feshi istenen 19/08/2020 tarihli ihale alıcı çıkmadığından 2. açık artırma günü olan 21/09/2020 tarihine bırakılmıştır. Kaldı ki Uyap sistemi üzerinden yapılan incelemede 21/09/2020 tarihinde yapılan ihalenin feshi için davacı borçlu şirket tarafından ihalenin feshi davası açıldığı (Kocaeli 2. İcra Hukuk 2020/337 esas) dosyanın derdest olup yargılamasının devam ettiği anlaşılmıştır....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2020 NUMARASI : 2020/253 ESAS 2020/279 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Gaziosmanpaşa 6. İcra Müdürlüğünün 2019/26797 Tal. sayılı dosyasında hacizli taşınmazın 18/03/2020 tarihinde ihale ile satıldığını, ihalenin usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesince ise, 5510 sayılı Yasa gereğince iş mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle olumsuz görev uyuşmazlığı çıkmıştır. 5510 sayılı Yasanın 88/16.maddesinde; " Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir. Yetkili iş mahkemesine başvurulması alacakların takip ve tahsilini durdurmaz." düzenlemesi bulunmaktadır. Buna karşın 6183 sayılı Yasanın 99. maddesinde ise şu şekildedir: "Satış komisyonu tarafından gayrimenkul kendisine ihale edilen alıcı o gayrimenkulün mülkiyetini iktisap etmiş olur. İhalenin feshi gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik merciinden şikayet yoluyla istenebilir." Yargıtay 12....

    UYAP Entegrasyonu