Emlak Komisyoncuları Meslek Odası Başkanlığı yapan sanığın, katılanın bilgisizliğinden faydalanarak ödeme zorunluluğu bulunmadığı halde kursa katılım karşılığında 500 TL ve 700 TL ücret alıp bağış makbuzu keserek dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; herhangi bir yönetim kurulu kararı alınmadan ve 5362 sayılı Kanunun 61. maddesine aykırı şekilde katılandan bağış adı altında para almak suretiyle mağduriyetine neden olduğu, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanununun 59. maddesi delaleti ile 5237 sayılı TCK'nın 257/1. maddesi gereğince görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/13417 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini talep etmiş, Davalı, davacı tarafın yönetim kurulu üyeliği yaptığı dönem boyunca huzur hakkı ücretini 5362 Sayılı Kanunun 56.maddesinde belirtilen asgari tutarları aşar şekilde aldığını, davacının iddiaları bir yana odanın alacaklı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. 5362 Sayılı Kanunun 56.maddesinde "Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının yönetim kurulu üyelerinin huzur hakları, yönetim kurulu başkanı ve başkan vekilleri ile denetim kurulu ve disiplin kurulu üyelerine verilecek aylık ücretler ile merkez dışından genel kurul, başkanlar kurulu, yönetim kurulu, denetim kurulu ve disiplin kurulu toplantılarına katılacak üyelere ve bunların görevlendirilmelerinde ödenecek yolluk ve konaklama ücretleri, aşağıda belirtilen hadleri aşmamak kaydıyla ilgili esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşlarının genel kurullarınca belirlenir....
Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından, 16.04.2015 tarihinde, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı … 'nun, Birlik konferans salonunda şahsına karşı küçük düşürücü, hakaret içeren, esnafı ilgilendiren konuların dışında iş ve özel hayatına dair asılsız, dedikodu mahiyetinde sözler sarf ettiği, ayrıca Birliği siyasete bulaştırdığı, milletvekilinin yasal bir sıfatı olmamasına rağmen onursal başkan görüntüsü altında birlikte basın toplantısı yapması ve Birliğin buna izin vermesinin 5362 sayılı Kanunun 52. maddesinde yer alan "Esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları, kuruluş amaçları dışında herhangi bir faaliyette bulunamazlar." düzenlemesine ve Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Disiplin Kurulu Yönetmeliği'nin 10. maddesinin (l) bendinde yer alan "Dahil bulunduğu organlardaki görevini siyasi görüş ve kanaatleri dolayısıyla kötüye kullanmak" düzenlemesine aykırılık teşkil ettiğinden, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Disiplin Kurulu Yönetmeliği gereği Disiplin Kuruluna...
Dava, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 15. maddesinin (a) fıkrası uyarınca üye sayısının 100’ün altına düşmesi nedeniyle davalı Oda’nın feshi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, müdahil ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen davaname ile açılan davanın tarafı olmayan Sanayi ve Ticaret Bakanlığının kararı temyiz hakkı bulunmadığından, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. SONUÇ: Taraf sıfatı bulunmayan ve bildirimde bulunan konumunda olan Sanayi ve Ticaret Bakanlığının temyiz dilekçesinin REDDİNE 10/06/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Dava, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 15. maddesinin (a) fıkrası uyarınca üye sayısının 100’ün altına düşmesi nedeniyle davalı Oda’nın feshi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, ihbarda bulunan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen davaname ile açılan davanın tarafı olmayan Sanayi ve Ticaret Bakanlığının kararı temyiz hakkı bulunmadığından, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. SONUÇ: Taraf sıfatı bulunmayan ve bildirimde bulunan konumunda olan Sanayi ve Ticaret Bakanlığının temyiz dilekçesinin REDDİNE 01/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Gelen tarafa usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra gelen tarafa son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: HUKUKİ SÜREÇ : 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 6. maddesi, Geçici 8. maddesi ve Esnaf ve Sanatkarlar Sicil Yönetmeliği’nin 27. maddesine dayanılarak hazırlanan, 01/08/2019 tarih ve 30849 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Esnaf ve Sanatkârların Kayıt Olacakları Odaların Tespiti Hakkında Tebliğ'in 5. maddesinin 2. fıkrası ve 6. maddesinin iptali istenilmektedir....
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davaya bakmaya görevli mahkemenin 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunun 56.maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan; mahkememizin görevsiz olduğunu, esas yönden ise; davacının başlattığı icra takibine konu alacağın hiçbir zaman doğmadığını, davacı tarafın yönetim kurulu üyeliği yaptığı dönemde boyunca huzur hakkı ücretini aldığını, ayrıca genel kurul kararları ile davacı tarafın ...ndan alacağı huzur hakkı 5362 Sayılı Kanunun 56.maddesinde belirtilen asgari tutarlar üzerinden belirlenmesine karar verilmiş karar verilmiş olup; davacı tarafın bu tutarları aşan tutarlarda ücret aldığını, bu durumda davacı tarafın müvekkili aleyhine huzur hakkı ücretinin doğması bir yana alacağının bulunduğunu, davacı tarafın 4 yıl boyunca yönetim kurulu üyeliği yaptığını, ancak alamadığını iddia ettiği huzur hakkı ücretini 4 yıl boyunca talep etmeyip yönetim el değiştirince böyle bir iddiayı ortaya atmasının kötü niyetli...
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davaya bakmaya görevli mahkemenin 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunun 56.maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan; mahkememizin görevsiz olduğunu, esas yönden ise; davacının başlattığı icra takibine konu alacağın hiçbir zaman doğmadığını, davacı tarafın yönetim kurulu üyeliği yaptığı dönemde boyunca huzur hakkı ücretini aldığını, ayrıca genel kurul kararları ile davacı tarafın ...ndan alacağı huzur hakkı 5362 Sayılı Kanunun 56.maddesinde belirtilen asgari tutarlar üzerinden belirlenmesine karar verilmiş karar verilmiş olup; davacı tarafın bu tutarları aşan tutarlarda ücret aldığını, bu durumda davacı tarafın müvekkili aleyhine huzur hakkı ücretinin doğması bir yana alacağının bulunduğunu, davacı tarafın 4 yıl boyunca yönetim kurulu üyeliği yaptığını, ancak alamadığını iddia ettiği huzur hakkı ücretini 4 yıl boyunca talep etmeyip yönetim el değiştirince böyle bir iddiayı ortaya atmasının kötü niyetli...
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davaya bakmaya görevli mahkemenin 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunun 56.maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan; mahkememizin görevsiz olduğunu, esas yönden ise; davacının başlattığı icra takibine konu alacağın hiçbir zaman doğmadığını, davacı tarafın yönetim kurulu üyeliği yaptığı dönemde boyunca huzur hakkı ücretini aldığını, ayrıca genel kurul kararları ile davacı tarafın ...ndan alacağı huzur hakkı 5362 Sayılı Kanunun 56.maddesinde belirtilen asgari tutarlar üzerinden belirlenmesine karar verilmiş karar verilmiş olup; davacı tarafın bu tutarları aşan tutarlarda ücret aldığını, bu durumda davacı tarafın müvekkili aleyhine huzur hakkı ücretinin doğması bir yana alacağının bulunduğunu, davacı tarafın 4 yıl boyunca yönetim kurulu üyeliği yaptığını, ancak alamadığını iddia ettiği huzur hakkı ücretini 4 yıl boyunca talep etmeyip yönetim el değiştirince böyle bir iddiayı ortaya atmasının kötü niyetli...
Dosya kapamından, davacının Alçı ve Dekorasyon işinde çalıştığı,iş yerinin 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunun "Odaya kayıt" başlıklı 6. Maddesi geregince, ... Esnaf ve Sanatkarlar sicilinde kayıtlı olduğu, işverenle birlikte iki kişinin çalıştığı,işyerinde çalışan sayısının üç işçinin altında bulunduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle 4857 sayılı İş Kanunu’nun, 4.maddesi “İstisnalar” başlığı adı altında düzenlenmiş (ı) bendinde “507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanununun 2 inci maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde” İş Kanunu hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiş olduğundan, taraflar arasındaki uyuşmazlığın değere göre Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; H.M.U.K.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Orhangazi Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....