"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, ... 6.İcra Müdürlüğünün 2009/1085 Esas sayılı dosyasından, davacının eşinin borcundan dolayı 3.kişiye ait ev eşyalarının 31.03.2009 tarihinde haczedildiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili,borçlu ve 3.kişinin evli olup birlikte yaşadıklarını, İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu lehine olduğunu ve davacının sunduğu faturaların her zaman temini mümkün olduğundan, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Mahkemece, borçlunun takip dayanağı çekteki imzaya itiraz ettiği ve davanın kabul edildiğinden dava konusu alacağın dayanağı kalmadığından bahisle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere göre, davalı borçlu tarafından İstanbul 6.İcra mahkemesinin 2007/2127 Esas sayılı dosyasından takip dayanağı çekteki imzanın borçlu şirket temsilcisine ait olmadığı yönünde imzaya itiraz ettiği 25.02 2009 tarihinde davanın kabul edildiği, ancak anılan kararın Yargıtay 12.Hukuk Dairesince bozulduğu, yeni 2009/3250 Esasa kaydedildiği bu dosyadan da feragat edildiği ancak kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Kadıköy 4.İcra Müdürlüğünün 2009/18671 sayılı takip dosyasından, 3.kişinin borçluya ... Otel demirbaşı olarak teslim ettiği malların 14.09.2009 tarihinde haczedildiğini belirterek, İİK'nun 96 ve devamı istihkak davasının kabulüne ve haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, HUMK’nun 409/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. HMK 150/1....
Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından hacizli malların davacı 3.kişiye ait olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava,İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haciz 25.10.2010 tarihinde borçluya ödeme emirinin bizzat tebliğ edildiği adreste yapılmıştır. İİK'nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır.Bu yasal karine aksinin davacı 3.kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle ispatlanması gerekmektedir. Dosya içerisindeki bilgilerden, haciz adresinin önceden borçlu adresi iken borcun doğumndan sonra borçlunun eşi ... adına işyeri açıldığı,haciz sırasında hazır bulunan 3.kişi işyerinin borçlunun eşine ait olduğunu belirttiği anlaşılmaktadır....
Davacı 3. kişi şirket yetkilisi 22.11.2012 tarihinde yapılan haciz sırasında, haczedilen menkullerle ilgili istihkak iddiasında bulunmuş ve ''haciz söz konusu olduğundan ve şirketimizin işlemlerinin durmaması için istihkak davası açma hakkımız saklı kalmak kaydıyla 14.801.01 TL'ni ödüyoruz" diyerek belirtilen parayı yatırmıştır. Bu beyanlar, yatırılan paranın, istihkak prosedürünün devamı şartına bağlı olarak, çekince kaydı ileri sürülerek yatırıldığı anlamına gelir. Belirtilen para, haciz baskısı altında ve çekince kaydıyla yatırıldığına göre, haczin söz konusu para üzerinde devam ettiği, istihkak iddiasının konusunun bu para olduğu kabul edilmelidir....
"İçtihat Metni" Davacı 3.kişi Pervin Erdoğan ile davalı alacaklı .... aralarındaki dava hakkında Söke İcra Hukuk Mahkemesinden verilen 15.2.2010 gün ve 2009/126-2010/49 sayılı hükmün Dairenin 10.2.2011 gün ve 2010/12823-940 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacı 3.kişi tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı 3.kişi vekili, Söke İcra Müdürlüğünün 2006/1445 sayılı dosyasından 22.10.2008 tarihinde davacıya ait hayvanların haczedildiğini belirterek İİK.'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile haczin kaldırılmasını talep etmiştir....
Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK'nun 96 vd maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu ... plakalı aracın trafik kaydına 18.8.2010 tarihinde haciz şerhi konulduktan sonra davacı 3.kişi tarafından ilk olarak 15.12.2010 tarihinde, daha sonra 11.5.2011 tarihinde icra dosyasında istihkak iddiasında bulunulmuştur. 3.kişinin haczi öğrendiği tarih tespit edilemediğinden süresi içinde yaptığı kabul edilen bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir. Bu halde icra müdürlüğünce İİK'nun 96.maddesi uyarınca alacaklıya istihkak iddiasına karşı bir itirazı olup olmadığını bildir- mek üzere süre verilmesi, alacaklının itiraz etmesi halinde dosyanın İİK'nun 97.maddesi uyarınca takibin taliki veya devamına karar verilmek üzere icra mahkemesine gönderilmesi gerekir. Başka bir deyişle istihkak iddiasında bulunulması üzerine icra müdürlüğünce İİK'nun 97.maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir....
Dava, üçüncü kişinin İİK'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak iddiası ile alacaklının karşı dava olarak İİK'nun 97/17, 277-280. maddeleri gereğince açtığı tasarrufun iptali talebine ilişkindir. 1-Davalı-karşı davacı alacaklı vekilinin asıl dava olarak açılan istihkak davasının kabulüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İİK'nun 96/3. maddesi uyarınca, malın haczini öğrenen borçlu veya üçüncü şahsın öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunması gerekir, aksi halde aynı takipte bu iddiayı ileri sürme hakkını kaybeder. Yedi günlük süre hak düşürücü mahiyette olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. Davacı-karşı davalı üçüncü kişi tarafından hacizden itibaren, İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi ile davalı alacaklı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Taraflar arasındaki, 3.kişinin İİK.nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkin olarak Mahkemece verilen 28.9.2010 tarihli karar, davacı 3.kişi vekili ile davalı alacaklı vekilince süresinde temyiz edilmiş olup, bilahare anlaşmaları üzerine, taraf vekillerinin vekaletnamelerdeki yetkilerine binaen temyiz talebinden feragat etmiş bulunduklarından, davacı (3.kişi) vekili ile davalı (alacaklı) vekilinin vaki temyiz taleplerinin feragat nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harçların istekleri halinde temyiz eden davacı 3.kişi ve davalı alacaklıya geri verilmesine 24.1.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 11.04.2008tarih, 2008/4292 Esas ve 2007/7508 karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı 3.kişinin davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere ,mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre . davalı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Takip hukukuna dayalı istihkak davaları, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesinin 11.maddesi 4.fıkrası son cümlesi gereğince nisbi avukatlık ücretine tabidir. MAhkemece davacı üçüncü kişinin davası kabul edildiğine göre davacı yararına takip konusu alacak ile hacizli mal değerinden hangisi az ise o değer üzerinden nisbi avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekmektedir....