Böylelikle limited şirkette ortaklık payının devri, tescil ve ilan edilmese de noter tasdikli devir sözleşmesi, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse ortaklar genel kurulunun onayı, bu onayın bulunmadığı halde üç aylık sürenin geçmesi ile hüküm ifade edebileceği söylenebilir. Dosya içerisinde toplanan deliller, Limited Şirketi Pay Devri Sözleşmesi ve tüm dosya içeriğine göre; işbu davanın, 6102 sayılı TTK 595.maddesine göre açılmış limited şirket hisse devrinin tespiti davası olduğu, asıl ve birleşen dosyada davacıların, iki ortaklı şirket olan davalı şirket bünyesindeki hisselerinin tamamını .... yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile birleşen dosyanın davalısı ...'...
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 17/09/2019 tarihli 2018/500 Esas ve 2019/857 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ortağı ve yetkilisi Bahri Tuz'un davalı şirket ortaklarından Mert Topçuoğlu ile davalı şirketin %20 hissesinin Bahri Tuz'a satışı konusunda anlaşmaya vardıklarını, bunun üzerine 10.02.2017 tarihinde davacı şirket yetkilisi Bahri Tuz tarafından şirket hesabından 48.000- TL'lik meblağın T1 T3 Şirketi'ne %20" açıklamasıyla davalı şirket hesabına yatırdığını, davacı şirket ortağı ve yetkilisi Bahri Tuz ile davalı şirket ortaklarından Mert Topçuoğlu arasında Karşıyaka 6.Noterliğinin 15.02.2017 tarih 3127 yevmiye numaralı Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi düzenlendiğini, işbu sözleşmeye göre devir...
anlamına gelmemek kaydıyla ilgili sözde şahıslar arası devrinin Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere ilgili pay devrinin gerçek kişi/şahıslar arasında ... ile ... arasında 15.02.2017 tarihinde ve 16.000-TL bedel üzerinden belirlenmişse de ilgili banka transferinin şirket tüzel kişileri arasında pay devri kararlaştırılmadan önce 10.02.2017 tarihinde gerçekleştiğini ve kalan 32.000-TL gibi fahiş bir miktar içinde bir neden bulunamamış olacak ki haksız bir şekilde sebepsiz zenginleşmenin hukuki nedenine dayandırıldığını, şahıslar arasındaki pay devri işlemini şirket tüzel kişiliğine hasredilmesinin hukuken mümkün olmadığını, sırf bu açıdan dahi davacının davasının reddinin gerektiğini, transfer açıklamasının %20 ibaresinin en azından o dönem için hangi amaçla eklendiği anlaşılamayarak sehven yazıldığı düşünülse de aslında tamamen kötü niyetli bir şekilde eklenerek davacı tarafından sonrasında haksız ve dayanaksız bir alacak ilişkisi kurulmasının amaçlandığını bildirerek...
Limited şirketlerde pay devri usulü mülga 6762 sayılı TTK’nın 520. maddesinde düzenlenmiş olup, “Bir payın devri, şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade eder. Devir hususunun pay defterine kaydedilebilmesi için, devre ilişkin mukavelenin yazılı şekilde yapılmış ve imzasının noterce tasdik edilmiş olması ve ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip olması şarttır.” hükmünden de anlaşılacağı üzere birbirini takip eden üç işlemin yapılması halinde pay devri gerçekleşir. Bu durumda, pay devri şirket pay defterine tescil ile tekemmül ettiğinden zamanaşımının başlangıç tarihi de devrin pay defterine tescil tarihinden başlar." şeklinde kabul edilmiştir. Buna göre limited şirket hisse devrine ilişkin davalarda zamanaşımının hisse devrinin pay defterine tescilinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu anlaşılmıştır....
04/2017 tarihinde şirket hissedarı olan davalı Duyar Kimya A.Ş.’ne devrettiğini ileri sürerek davalı Derby Kimya A.Ş.’nin 03/04/2017 tarihli pay devir işleminin geçerli bir yönetim kurulu kararına dayanıp dayanmadığının bir yönetim kurulu kararı var ise TTK’nın 391. maddesine aykırı olması sebebiyle batıl olduğunun tespitine ve iptaline, bir yönetim kurulu kararı yok ise şirket esas sözleşmesine ve TTK’ya aykırı yapılan pay devir işleminin geçersizliğinin ve hükümsüzlüğünün tespiti ile pay devrinin iptaline, davalı ...’a ait hissenin tamamının güncel devir bedelinin belirlenmesi ve depo edilmesi suretiyle müvekkili adına tescili ve pay defterine kaydedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
a şirket işlerini yürütmek üzere vekalet verildiğini, 4 yıl sonra dava açılmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava, şirket ortaklar kurulunun 01.05.2007 tarihli kararının pay devri ve müdür atanmasına dair kararının karar yeter sayısı olmaması sebebiyle batıl olduğunun tespitine yönelik olup iptali istenen karara toplam 8.000 pay üzerinden 6.000 payı temsil eden; ortaklıktan ayrılan 4160 pay sahibi ..., ...’nın hissesini devralan yeni ortak ..., 160 pay sahibi 1964 doğumlu ..., 1600 pay sahibi ... ve 80 pay sahibi ...’ın iştirak ettiği, şirket sermayesini ¾’ne sahip 4 ortak katıldığı, toplantıda alınan kararlar gerek karara katılan üye gerekse temsil ettikleri sermaye açısından yasaya uygun olduğu, gerekçesiyle, davacı ...'ın davasının sıfat yokluğu nedeniyle, birleştirilen davacı ...'ın davasının subut bulmadığından reddine, karar verilmiştir....
Somut olayda; dosya kapsamı ve davacı yanın anlatımına göre, davacı ile davalı borçlu arasında belirledikleri tutar karşlığında şirket pay devri sözleşmesi akdedildiği, davacının belirlenen tutarı ödediği, ancak hisse devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle bu tutarı dava konusu ettiği anlaşılmaktadır. Nitekim ... 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin ......
ın ise müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını, genel kurul kararı ile yapılmaya çalışılan pay devrinin geçersiz olduğunu, pay senedi çıkarılmamış anonim şirket paylarının devrinin, alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, pay devirlerinin yazılı bir sözleşme ile devredilmesi gerekirken, ekte sundukları genel kurul kararı ile yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle müvekkili hakkında yapılan pay devri adı altındaki genel kurul kararının hukuka aykırı olduğunu ve pay devrinin iptali gerektiğini, müvekkilinin şirket ortağı olduğunun tespitini gerektiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için pay devrinin geçerli olduğu kabul edilirse dahi bu pay devri için müvekkiline ödenecek payın değeri ve kâr payı alacağının kendisine ödenmediğini, Yargıtay kararlarında da sabit olduğu üzere: anonim şirketlerde pay senedi çıkarılmamış hisselerin devri alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, dolayısıyla bu payların devrinin yazılı olarak yapılması gerekli olup genel...
Limitet Şirketlerde pay devrinin ne şekilde yapılacağı TTK’ nun 520 maddesinde düzenlenmiştir. Mahkemece yasanın aradığı şekilde bir pay devrinin bulunup bulunmadığının araştırılmadan karar verildiği anlaşılmaktadır. Yapılacak iş davacının 1997 yılındaki hisse devrinin pay defterine ve karar defterine işlenip işlenmediğini, ortakların devre muvafakatlerinin bulunup bulunmadığını araştırmak, geçerli bir hisse devrinin bulunduğu ve yeniden ortak olunmadığı sonucuna varılırsa, şimdiki gibi 26.03.1997 devir tarihi itibarıyla ... Sigortalılığının sona erdiğine karar vermekten ibarettir. 1997 yılındaki hisse devrinin geçerli olmadığı sonucuna varılırsa bu kez 5510 sayılı Yasa'nın geçici 17. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekir....
ya hiç bir zaman ödenmediğini, hisse devri sözleşmesinin şeklen de geçersiz olduğunu, muris tarafından devredilen taşınmazlarla ilgili ayrıca görülmekte olan muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davaları bulunduğunu, hisse devri işleminin TBK 19 maddesi uyarınca iptalinin gerektiğini, ayrıca davalıların mirasçılar tarafından davalar açılması üzerine şirket adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde muvazaalı haciz icra ettiğini ve taşınmazlarını üçüncü kişilere devrettiğini, mal kaçırma saikiyle hareket ettiklerini ve kötü niyetlerini ortaya koyduklarını savunarak davanın sonunda husule gelecek ilamın bahşettiği icra ve infaz etkisini temin etmek üzere dava konusu şirket hisselerin devir ve temlikinin önlenmesine, davalı şirketin menkul ve gayrimenkullerine yönelik tasarruf işlemlerinin durdurulmasına, davalı şirket işlemelerinin denetlenmesini teminen denetim kayyımı atanmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....