Davalı kooperatifin ... tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının ve alınan kararların, genel kurulu toplantıya çağırmaya yetkili olan 3 kişilik yönetim kurulunun ana sözleşmeye aykırı olarak 2 kişi ile toplanıp aldığı karar, yok hükmünde sayılması halinde geçersiz karar uyarınca toplanan genel kurul toplantısının da yok hükmünde sayılabileceği, ancak 1163 sayılı Kooperatifler Kanununda hüküm bulunmayan hallerde 98....
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı ------ kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahisle iptaline karar verilmiştir.Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.(1) Dava, ---- tarihli davalı anonim şirket genel kurulunda alınan ------ nolu kararların iptali ve bu kararların alındığı genel kurulun toplanmasına ilişkin yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Davacı ---- alındığı ------ tarihli yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunu ve bu nedenle bu karara dayalı olarak yapılan genel kurul toplantısında alınan kararların da iptalinin gerektiğini iddia etmiştir.----- tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 410/1. maddesine göre genel kurul, görev süresi dolmuş olsa bile yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir....
kabul edilerek pay defterine kaydına ilişkin olarak verilen kararların da yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, şirketin yönetiminin kayyuma teslimine ihtiyati tedbir ile karar verilmesine, kanunun emredici hükümlerine ve esas sözleşme hükümlerine aykırı toplanan 17.10.2007 tarihli genel kurulun ve aldığı kararların yokluğunun tespit edilmesine, bu genel kurulda alınan sermaye artırım kararının iptaline ve dava dilekçesinde belirtilen usulsüz hisse devirlerini onaylayan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile yapılan satışların pay defterinden silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Şti ise her ne kadar hisselerini devrederek davalı şirkette hissedarlığı kalmamış ise de, davalı şirketin gerçekleştirilmiş olduğu 25/05/2016, 05/01/2017, 04/04/2019 ve 17/03/2022 Tarihli Genel Kurul hazır bulunanlar listesinde hissedar olarak gösterilmek suretiyle usulsüz Genel Kurul kararları alındığını, davacılardan ..., davalı şirketin hissedarı olmasına rağmen kendisine Genel Kurul için bir davetiye gönderilmemiş ve davacı şirketin yokluğunda 25/05/2016, 05/01/2017, 04/04/2019 ve 17/03/2022 Tarihli Genel Kurul toplantıları yapıldığını, yapılan bu Genel Kurul Toplantıları, paydaş olanlar toplantıya çağrılmadan, paydaş olmayan kişilerin Genel Kurula davet mektubu gönderilerek ve gerçeğe aykırı hazır bulunanlar listesi düzenlenerek gerçekleştirildiği için yok hükmünde, butlanla malul olduğunu, yine bu toplantı çağrısına karar veren Yönetim Kurulu kararları da TTK md. 391 uyarınca batıl olduğunu, Yönetim Kurulunun en önemli görevi her mali yıl bitiminde Olağan Genel Kurul Toplantısı...
Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2021/152 Esas sayılı dosyasına sunulmuş olan 13/12/2021 düzenleme tarihli 2021/10588 sayılı uzlaştırma raporunun iptaline karar verilmesini talep ettiklerini, yine anlatılacağı üzere davalı şirket Yönetim Kurulunun bu tutanağı imzalaması için şirketi temsile haiz olmadığı halde, şirket menfaatine de aykırı olması, şirketin değil de şirket yönetim kurulu üyesi diğer davalıların şahsi iradelerini yansıtan uzlaşmama yönünde alınan Yönetim Kurulu kararının TTK md.391 uyarınca yok hükmünde olduğunun tespiti ve iptali gerektiğini, sonuç olarak; davalı Uzel Holding A.Ş. Yönetim Kurulu, Bakırköy 3....
tarhli genel kurul toplantısının yok hükmünde olduğunun tespitine, bu talebin kabul görmemesi halinde genel kurul kararının 4, 6 ve 7. maddelerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ın üyeliğinin, 09.06.2010 tarihli genel kurulun yok hükmünde olduğunun ve davalıların kooperatif üyesi olmadıklarının tespiti istemlerine ilişkindir. Davacıların 2004 yılında kooperatiften istifa ettikleri konusunda taraflar arasında uyuşmazlık mevcut değildir. Davacıların davalı kooperatiften istifa ettikten sonra davalı kooperatifle üyelik ilişkilerinin devam ettiğine ve zımnen üyeliğe kabul edildiklerine ilişkin bir delil sunulmadığından, mahkemenin üyeliğin devam ettiğine ilişkin kabulü yerinde değildir. Davacılar ancak, kendileri hakkında karar alınması durumunda genel kurul kararı aleyhine dava açabilirler. Bu durumda, davacı ...'ın üyeliğinin tespitine karar verilmesi doğru olmadığı gibi davacıların üye olmaması nedeni ile genel kurula çağrılmamalarında ve yokluklarında karar alınmasında da isabetsizlik bulunmamaktadır. Aynı şekilde, kooperatif üyeliği sona eren davacıların, davalıların kooperatif üyesi olmadıklarını iddia etmeleri de olanaklı değildir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/516 Esas KARAR NO :2022/1160 DAVA:Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ:30/09/2020 KARAR TARİHİ:30/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ...'nun, 22.07.2020 tarihinde ... 1 Noterliğinde ...'ya ait yetki belgesi çıkartıldıktan sonra, kooperatife ait karar defterini hukuka aykırı olarak ele geçirdiğini, diğer davalı ......
Davacı ... ve üst genel kurul delegesi olan birleşen davanın davacı Aykut Yalın, 28-29.04.2007 tarihinde toplanan sendika olağanüstü genel kurulunda sendika başkanlığına ve yönetim kurulu üyeliğine seçilen kişileri davalı göstererek sendika olağanüstü genel kurulunun usulsüz denetleme kurulu raporuna dayanılarak genel yönetim kurulu kararı olmaksızın toplandığını, bu nedenle 4688 sayılı yasanın 10. maddesinde belirtilen koşulları taşımadığını belirterek söz konusu olağanüstü genel kurulun yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, sendika adına verdiği dilekçede sendikanın 29.04.2007 tarihinde olağanüstü genel kurulunun toplandığını, bu genel kurulda seçilen bir yönetim kurul olduğunu, eski yöneticilerin seçim yapılmamış gibi vekâletle bu davayı açtıklarını, davanın husumet yokluğundan reddi istemiştir....
23.10.1995 tarihinden itibaren alınmış tüm genel kurul kararlarının ve şirket müdürü tarafından alınmış tüm kararların mutlak butlanla batıl ve yok hükmünde olduğunun tespiti ile müvekkilinin davalı şirkette %45 oranında pay sahibi olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiş; yargılama sırasında davalı şirketin genel kurul kararlarından sadece sermaye artışına ilişkin olanların mutlak butlanla batıl ve yok hükmünde olduğunun tespitini talep ettiğini beyan etmiştir....