İİK.nun 169/a-5.maddesi gereğince borca itirazın kabulü halinde takip durur. Ayrıca borçlunun, senetlerden bir kısmının henüz vadelerinin gelmediğine ve dolayısıyla muaccel olmadıklarına yönelik iddia ve beyanları, İİK.nun 168/1 ve 170a/2.maddeleri kapsamında alacaklının bu senetler yönünden takip hakkı bulunmadığına yönelik şikayettir. 15.2.2008 vade tarihli senet bedelinin ödendiği, diğer senetlerin ise 28.2.2008 takip tarihi itibari ile henüz vadelerinin gelmediği görülmektedir. O halde mahkemece, muaccel olmayan senetler yönünden İİK.nun 170a/2.maddesine göre takibin iptaline karar verilmesi doğru ise de, anılan maddede öngörülmediğinden bu senetler nedeni ile alacaklının %20 oranında tazminat ile sorumlu tutulması doğru olmadığı gibi, bedeli ödenen 15.2.2008 vade tarihli senet için borca itirazın kabul edilmesi nedeni ile İİK.nun 169/a-5.maddesi gereğince takibin durmasına karar verilmesi gerekirken anılan seneti de kapsar biçimde takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2019 NUMARASI : 2019/340 ESAS 2019/396 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda esas ve karar numarası yazılı dava dosyası Dairemize gönderilmiş, Dairemizce, HMK'nun 353- (1) b) 2) maddesi gereğince Bakırköy 7. İcra Hukuk Mahkemesi 2019/340 Esas 2019/396 Karar sayılı kararının kaldırılmasına; yeniden esas hakkında; Bakırköy 5. İcra Müdürlüğünün 2019/6286 Esas sayılı dosyası ile ilgili usulsüz tebligata ilişkin şikayetin kabulü ile, davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 05/07/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, genel haciz yolu ile takipte borca itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerektiğinden, borca itirazın reddine karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi ve Yargıtay'ca bozulması üzerine yeniden esasa alınarak yapılan açık yargılama sonucunda gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy 5....
İcra Müdürlüğünün 2022/974 esas sayılı dosyasının usulsüz tebligatla kesinleştirildiğini, davacının takipten 14/04/2022 tarihinde haberdar olduğunu, davacının tebligatta belirtilen Ayhan Yaman isminde bir çalışanının bulunmadığını, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, yetkili icra müdürlüklerinin Gümüşhane İcra Müdürlükleri olduğunu, davacının davalıya borcunun da bulunmadığını, borca ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek tebliğ tarihinin 14/04/2022 olarak tespitine, yetkiye ve borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/06/2020 NUMARASI : 2020/47 ESAS 2020/310 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Mersin 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/47 Esas 2020/310 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 6....
İstinaf Sebepleri Borçlu vekili istinaf dilekçesinde: Borca itiraz süresi içerisinde müvekkili şirkete ait vekaletname ile birlikte, borca itiraz dilekçesi başlığı seçilerek itiraz edildiği ancak borca itiraz dilekçesi yerine maddi hata yapılarak farklı bir dilekçe gönderildiği, şikayete konu icra dosyasına yanlış dilekçenin sunulduğunun ancak müvekkili şirket aleyhine haciz işlemi yapılması ile anlaşıldığını, İİK’nın 62. maddesinden kanun koyucunun borca tamamen itiraz halinde aradığı tek unsurun, borçlunun borca itiraz etme yönündeki iradesini ortaya koyması olduğunun anlaşıldığını, maddi hata yaparak borca itiraz dilekçesi yerine gönderilen dilekçenin uyap sisteminden müvekkili şirkete ait vekaletname ile birlikte, borca itiraz süresi içerisinde, borca itiraz talebi adı altında gönderildiğini, dosyaya yanlış bir dilekçenin sunulduğunu, bu durumun maddi hatadan kaynaklandığını ve doğru dilekçenin esas alınması gerektiğini iddia etmiştir. C....
No2/1 Melikgazi /Kayseri adresine 20/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı borçlunun icra müdürlüğüne 26/02/2021 tarihinde sunduğu itiraz dilekçesi ile tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile birlikte takipten 25/02/2021 tarihinde haberinin olduğunu ileri sürerek takibe , borca, faize ve ferilerine itirazda bulunarak mal varlığı üzerine konulan hacizlerin kaldırılması talebinde bulunulduğu, aynı tarihli müdürlük kararı ile İİK 62 maddesi uyarınca yedi günlük yasal süresi içerinde yapılan itirazın süre yönünden reddine karar verildiği, iş bu davanın icra müdürlüğüne itiraz tarihi olan 26/02/2021 tarihinde açıldığı görülmüştür....
İcra MahkemesiTARİHİ : 07/02/2006NUMARASI : 2006/81/57 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından, borçlu şirket hakkında (iki adet çeke dayalı olarak) kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatılmıştır. Borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti yanında yetki itirazında bulunmuş ve ayrıca İİK.nun 170/a ve 58.maddelerine dayanarak ödeme emri ile takibin iptalini istemiştir. Mahkemece ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilmiş, ancak, sair itiraz ve şikayetleri konusunda bir hüküm kurulmamıştır....
ne ait cironun lehtar sıfatına haiz şirketin yetkilileri tarafından imza altına alınmadığını, müvekkilinin bu şirketten hiçbir hizmet almadığını, çekin ön yüzündeki lehdar ünvanı ile arka yüzündeki lehdar kaşesindeki ticaret ünvanının farklı olduğunu, borca, faize ve tüm fer'ilerine açıkça itiraz ettiklerini, davalının ağır kusurlu ve kötüniyetli olduğunu belirterek borca, faize ve tüm fer'ilerine olan itirazlarının kabulüne ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; İİK'nın 168/4. maddesi gereğince borçlunun itirazlarını 5 gün içinde icra mahkemesine yapması gerektiği, borçlunun kendisine ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süreden sonra 24/09/2020 tarihinde itiraz ettiği gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca itirazda da bulunduğu, mahkemece; usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ıttılanın 07.03.2016 tarihi olarark tespitine, borca itiraza ilişkin istemin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibinde, borca itirazın, yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu şikayeti ile birlikte borca itirazda bulunmuş, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, ödeme emrinin iptaline ve ıttıla tarihinin 28.03.2014 olarak tespitine, yine borca itirazı kabul edilerek takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....