WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2014/3784 Esas sayılı dosyalarında başlatılan iki adet çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlu ... Eğlence..Ltd. Şti.nin usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunarak icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece dosyaların birleştirilmesinin ardından verilen ilk kararın Dairemizce bozulması üzerine yapılan yargılama neticesinde, bu defa asıl ve birleşen davalar yönünden İİK’nın 170/a-son maddesi uyarınca, borçlunun imzaya itirazları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, çek tazminatı yönünden borca itirazın kabul edildiği anlaşılmaktadır....

    Davacı istinaf dilekçesinde özetle; şikayet tarihinin 17/05/2021 olduğunu, kıymet takdirine itiraz ile meskeniyet şikayetinin aynı dilekçede ileri sürüldüğünü, meskeniyet şikayetinin yetkisizlikle mahkemeye gönderildiği belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Somut olayda; davacı tarafından 17/05/2021 tarihli dilekçe ile meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itiraz için icra mahkemesine başvurulduğu, davanın görüldüğü İstanbul Anadolu 18. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/236 E. sayılı dosyasında, meskeniyet şikayeti yönünden tefrik kararı verilerek aynı Mahkemenin 17/05/2021 tarihli, 2021/268 E., 2021/320 K. sayılı ilamı ile meskeniyet şikayeti yönünden İstanbul İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verildiği ve bunun üzerine dosyanın istinaf incelemesine konu kararı veren mahkemeye gönderildiği görülmüştür....

    Senedin bedel hanesinde tahrifat yapıldığı iddiası, senet metninden anlaşılan borca itiraz sebepleri arasındadır. (Benzer karar Y.12.HD. 2022/8854 E. 2023/1877 K. 2015/12785 E. 2015/24912 K.) Bedelde tahrifat iddiası borca itiraz niteliğinde olduğundan dava dilekçesinde tahrifata ilişkin şikayet hakkının saklı tutulmasının ceza soruşturması için yapılacak şikayeti ifade ettiği kabul edilmelidir. İlk derece mahkemesince, tahrifat bakımından yapılan değerlendirmede, takibe konu senet üzerinde herhangi bir tahrifat , silinti , kazıntı görülmediği belirtilmiştir. Bononun bedelinde tahrifat yapıldığı yönündeki itiraz, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK'nun 266. maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılmalıdır.Bono tanzim eden tarafından düzenlenmiş olduğundan, bono üzerindeki çıkıntı ve değişikliklerin tanzim eden (keşideci) tarafından paraf edilmesi gerekir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin eksik inceleme ile karar verdiğini, icra dosyasında gerekçeli kararda yazıldığı gibi 08/01/2021 tarihinde taraflarına yapılan bir reddiyatın bulunmadığını, mahkemenin ihtarına rağmen davacı tarafın dosyaya itiraz dilekçesi sunmadığını, davacının borca itiraz etmediğini, icra dosyasına sunulmuş borca itiraz dilekçesi bulunmadığını, takibin kesinleştiğini, usulsüz tebligat davasında verilen ilamın kesinleşmediğini, istinaf yargı yoluna başvurduklarını, ayrıca dosya borcunun tamamının icra dosyasına yatırıldığını, dosyanın infazen kapatıldığını söyleyerek kararın kaldırılmasın istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre;davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacıya 17/11/2020 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu, İstanbul 16....

    Davacı borçlu asil istinaf dilekçesinde; davanın açılmamış sayılarak avukatlık ücretinin davacıya yüklendiğini, asıl dava konusu olan imzalı borç senedinin dikkate alınmadığını, mahkeme günü adliyeye gidildiğini ancak, pandemi koşulları ve sokağa çıkma kısıtlaması nedenleriyle dava ile ilgili muhatap bulunamadığını, işlemden kaldırma kararı ve diğer duruşmaların tarafına tebliğ edilmediğini, ekte sunulan rapordan da anlaşılacağı üzere hamile olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İstinafa getirilen uyuşmazlık ve inceleme konusu karar imzaya ve borca itiraz mahiyetinde olup ; ihtilafa konu alacak hak veya malın değeri 3.506,23 TL'dir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/641 ESAS, 2021/207 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan takipten müvekkilinin haricen haberinin olduğunu, tebligatın yapıldığı adresin müvekilinin ev adresi olduğunu, ancak tebligat incelendiğinde "iş yerinde daimi çalışana teslim" ibaresinin yer aldığını yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, tebligatı 14/12/2020 tarihinde öğrendiklerini, alacaklı tarafından takibe konulan senedin mal alımına dayalı olduğunu, bir takım ödemelerin yapıldığını bu nedenle borca itiraz ettiklerini belirterek, usulsüz tebligatın iptali ile dava tarihi itibariyle tebligatın geçerli sayılmasına, takibe konu alacağın 64.104,12 TL'lik kısmının işleyen faizi ile iptali ile takibin 140.395,88TL'lik kısım yönünden...

    İcra Müdürlüğünün 2019/7758 Esas sayılı dosyası ile ipotekli takip başlatıldığını, Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2019/7759 - 2019/7757 ve 2019/7760 Esas sayılı dosyalarının aynı borca (krediye) ilişkin daha önceden açılan ilamsız icra takipleri olduğunu, 2019/7758 Esas sayılı takibin süresiz şikayet yolu ile iptali gerektiğini, takip sonrası işlemiş faiz oranının fahiş miktarda olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK'nın 45. maddesi gereğince alacaklının önce ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapması yasal zorunluluk olduğundan, mükerrerlik iddiasının ancak rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip dışındaki diğer takipler yönünden ileri sürülebileceği, somut olayda, mükerrer olduğu iddiası ile iptali istenen Ankara 18....

      Davacının borca itirazı yönünden; takip konusu edilen fatura alacağının dayanağı '27155 ada 3 parsel 4 nolu bağımsız bölüm Kepez/ANT' adresinde kayıtlı taşınmaz devrinin davacı asil üzerine yapılması nedeniyle doğan alacak olup, Kepez Tapu Müdürlüğünü 10/01/2022 tarih ve 1837 yevmiye nolu resmi senedinde "satış bedelinin nakden ve tamamen alındığı ve alıcısı adına tescil edildiği" ibaresi olup, karşılıklı imzalar ile beyan ve tasdik edildiği, yine davacı asil tarafından Tuna Vergi Dairesi Müdürlüğüne yapılan 10/01/2022 tarihli 170.000 TL bedelli faturanın da dosya kapsamında mevcut olduğu, hal böyle iken davacının gerçekleşen satış nedeniyle borçlu olmadığı sonuç ve kanaati ile davacının açtığı borca itiraz davasının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmiştir....

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Takibe konu senedin davacı ile davalı arasındaki araç alım satımı nedeni ile verildiğini, bu alışveriş karşılığında müvekkilinin davacıya aracın devri karşılığında 71.000,00- TL araç bedeli ödediğini, aracın devri yapılamadığı için davacının müvekkiline 71.000,00- TL bedelli bono verdiğini, kararlaştırılan süre içerisinde aracın teslim edilmediğini, senetteki imzanın davacı tarafından ikrar edildiğini, davacının borçlu olmadığı yönünde yazılı herhangi bir belge sunamadığını, davacının bu şekilde bir çok insanı mağdur ettiğini, davacı hakkında Kars Cumhuriyet Başsavcılığında güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarından hakkında soruşturmalar yapıldığını, İcra Hukuk Mahkemesinde benzer şekilde 10 adet borca itiraz davasının bulunduğunu, takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararından dönülmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....

      Somut olayda; örnek 10 ödeme emrinin itiraz eden borçlu ...'e 20.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itirazının ise yasal 5 günlük süreden sonra 29.08.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilerek, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tesbiti halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre imzaya itirazı süresinde ise itirazın esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        UYAP Entegrasyonu