Somut olayda takibin borçlular hakkında 06.06.2009 tarihinde takibe başlanıldığı, başlatıldığı, şikayete konu dayanak belgenin, kambiyo senedi niteliğini haiz çek olduğu, çekin keşide tarihinin 31.05.2009 olması sebebi ile, ibraz süresinin 03/02/2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tâbi olduğu anlaşılmakla, takip dosyasında borçlulara yönelik olarak yapılan icra takip işlemlerinin incelenmesinde, alacaklının 30.01.2012 haciz talebi ile 03.01.2013 tarihli haczi talebine kadar zamanaşımını kesen ya da durduran hiçbir işlem bulunmadığı görüldüğünden zamanaşımının gerçekleştiği görülmektedir. O halde, borçluların zamanaşımı şikayetinin kabulü ile İİK.nun 71/son maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı yasanın 33/a maddesi gereğince şikayetçi borçlular yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetli görülmekle, HMK.'...
Somut olayda, borçlu iflas ödeme emrinin kendisine tebliğ edilmesi üzerine zamanaşımı itirazında bulunmuş ve takip icra dairesince durdurulmuştur. Borçlunun dilekçesinde yer verdiği zamanaşımı defini süresinde aleyhine açılacak bir iflas davasında (İİK.nun 173.maddesi) Ticaret Mahkemesinde ileri sürebileceğinden bu nedenlerle şikayetin reddi yerine işin esasının incelenerek yazılı şekilde oluşan zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. ...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine, iki adet fatura alacağına dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile beraber, takip konusu faturalara konu işin eser sözleşmesinden kaynaklandığını ve beş yıllık zamanaşımına tabi olduğunu ileri sürerek zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ettiği, mahkemece, ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu ve zamanaşımı hususunda da resmi bir vesika ibraz edilmediği gerekçesiyle her...
Anılan istemin borçlu tarafından Genel Mahkeme'de açılacak bir istirdat (geri alma) davasında tartışılması gerekir. O halde, Mahkemece icranın geri bırakılması ile yetinilmesi gerekirken kesintilerin iadesine de karar verilmesi isabetsizdir. Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/12/2021 NUMARASI : 2021/469 ESAS - 2021/802 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Geri Bırakılması KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, kambiyo senetlerine ilişkin başlatılan takiplerde kanuni zamanaşımı süresinin üç yıl olduğunu, davaya konu olan icra takip dosyası incelendiğinde, vekil edenine yönelik olarak 04.03.2016 tarihli işlemden sonra zamanaşımını kesen başkaca işlem yapılmadığını ve 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek takibin geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu dosyada, 29/12/2018 günü yapmış oldukları talep ile zamanaşımı süresinin tekrar kesildiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. İzmir 3....
Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava İİK 33/a maddesine göre açılmış, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararın itiraz davası olup, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinde takip dayanağı çekleri davacı şirket 3. şahıstan ciro ile devraldığından, taraflar tacir olup temel ilişki bakımından ihtilaf bulunmadığından ve de uyuşmazlığa Ticaret Kanununun kambiyo senetlerinde zamanaşımına ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiğinden kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay kanunun 14.maddesi uyarınca 19.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün ( Eski No : 2007/14787 E ) 2017/22179Esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, icra takibinin devamına yönelik en son işlem 03.07.2009 tarihinde yapıldığını, sonrasında 9 yılı aşkın süreyle hiçbir takip işlemi yapılmadığını ve dosyanın işlemden kaldırıldığını, takibe ilişkin son işlem tarihi ile yenileme yenilemede alacaklı tarafında talebi olmadığı ve yenileme sonrası dahi zamanaşımı süresi geçtiğinden icranın geri bırakılması gerekeceğini belirterek dava dilekçesinde belirtilen hususlar doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacılar vekili, müvekkilleri aleyhine İstanbul 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22179 E....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/6960 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan, usulsüz tebligat şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 07/07/2021 olarak düzeltilmesine, davacının malları üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına, davacının zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, usulsüz tebligatın iptaline karar verilmesi gerektiği ayrıca dosyada zamanaşımı gerçekleştiğinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2020/298 ESAS 2021/420 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet - İcranın Geri Bırakılması KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 18/02/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalılar tarafından Bursa 1....
Bu durumda borçlu yönünden zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığından mahkemece itirazın kabulü ile İİK'nun 71/son maddesi göndermesiyle aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....