WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2011/760 Esas sayılı icra takip dosyasında ödeme emrinin borçluya tebliğ edilemediği, işlemsiz kalan dosyada yenileme emrinin tebliğ edildiği ancak usulüne uygun ödeme emri tebliğ edilmeksizin borçluya yenileme emri çıkarılması yerinde olmadığından, takip kesinleşmeden şikayette bulunulduğu ve buna göre kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında açılan davanın "düşmesine" karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiyle, kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceği anlaşıldığından 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca sanıklar hakkında açılan DAVANIN DÜŞMESİNE, 27/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi...

    iptali halindede takip dayanığı bononun zamanaşımına uğradığının açık olduğunu beyanla yenileme işleminin ve bu işlem sonrası yapılan bütün icra işlemlerinin iptaline, üç yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer (m. 78, II c. 1) ve takip dosyası işlemden kaldırılır (m. 78, IV). Ancak yenileme talebi ile takip devam etmekte, kaldı ki davacı, dava yolu ile (İİK m. 67) itirazın iptalini ve takibin devamını talep etmektedir. İİK'nın 66. maddesi uyarınca takibe itiraz üzerine takip durmakta, itirazın iptaline ilişkin ilamın İcra Dairesine verilmesi ile takibe devam olunmaktadır. Bu halde, iptal kararı esas alınarak takibin yürütülmesi gerekir. Yeniden icra emri tebliğ edilmez ve yenileme emrinin gönderilmiş olması takip kesinleştiği için borçluya yeniden itiraz imkanı vermez. O nedenle, İİK madde 78 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmış olması, itiraz üzerine duran takibe itirazın iptali talebinin incelenmesine engel teşkil etmemelidir. Bu itibarla davaya bakılarak yapılacak yargılama sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....

      Öte yandan, borçlunun yenileme emrinin iptaline yönelik bir istemi de bulunmadığı halde, HMK'nun 26. maddesine aykırı şekilde talep aşılarak yenileme emrinin iptaline de hükmedilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        KARAR Davacı, aracının satışı ve en geç 25 gün içerisinde yenisinin teslimi taahhüdü karşısında aralarında davalının da bulunduğu dava dışı şirket çalışanları olduğu söylenen kişiler adına vekaletname çıkarttığını, aradan uzun süre geçmesine karşın kendisine yeni bir araç teslim edilmediğini, sonradan aracının davalı tarafından 28.10.2005 tarihinde satılıp devredildiğini öğrendiğini, bunun üzerine satış bedelinin tahsili için icra takibi yaptığını, davalı borçluya ödeme emrinin 18/04/2007 tarihinde tebliğ edildiğini, yasal süresi içinde itiraz etmemesine rağmen, icra dosyasının yenilenmesi sırasında yenileme emrinin davalının adres kayıt sistemindeki adresine tebliğ edilmesi üzerine borca itiraz ettiğini ve usulsüz tebligattan dolayı açtığı şikayet davasının kabulü üzerine itirazının kabul edildiğini, itiraz ve şikayetin kabulüne ilişkin karar tebliğ edilmediğinden, davalının itirazını yakın tarihte öğrendiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini talep...

          Takibe dayanak kredi sözleşmesinde müvekkilin şahıs/kefil olarak ismi bulunmamasına rağmen müvekkil takipte kötüniyetli olarak borçlu gösterildiğini, iki defa düşen dosyanın son yenilenmesi talebine ilişkin; 10/08/2016 tarihli icra dairesi kararında; borçlulardan T1'e ödeme emrinin tebliğ edilmediği, haciz talep etme sürelerinin başlamadığı, T1'e ödeme ve yenileme emrinin tebliğine itiraz yolu açık olmak üzere karar verildiğini, şikayet edilen tarafından bu karara itiraz edilmediğini, ancak bu karar olmasına rağmen ödeme emri tebliğ ettirilmeden alacaklı tarafından dosyaya tekrardan bir kısım haciz talepleri gönderilmiş olup, bu talepler aynı gerekçe ile 13/07/2017, 09/10/2017, 08/02/2018 tarihlerinde reddedildiğini, alacaklı tarafından işbu red kararları sonrasında ödeme emrinin ve yenileme emrinin borçlu müvekkile tebliğinin talep edildiğini, müvekkiline ödeme emrinin 01/03/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, 01/03/2018 tarihinde icra takibinin zamanaşımına uğradığı, borca ve yetkiye...

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet olunanın, süresinde satış talebinde bulunmayıp, iki yıllık satış süresini uzatabilmek amacıyla takibi yenilediği, şikayetçinin haczinin, şikayet olunanın ilk haczinden sonra fakat yenileme talebinden önce olduğu, haczin yenilemesinin, ilk haczinden feragat edip yeni bir haciz talebi olarak değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle, sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelindeki sıraya ilişkindir. Somut olayda, şikayet olunan ...'...

            Bu nedenlerle yenileme emri tebliği işleminin iptaline karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ilk derece mahkemesince hatalı gerekçe ile olsa da yenileme emrinin iptaline dair verilen ilk karar, istinaf incelemesi üzerine dairemizce kaldırılmış ve ilk derece mahkemesince dairemizin kaldırma kararı doğrultusunda bu talebin reddine karar verilmiş ise de, dairemizce yenileme emrinin iptali talebinin reddi gerektiği yönündeki hatalı tespit sonucu kaldırma kararı verildiği görüldüğünden, bu aşamada aksi yönde karar verilmesine engel bir durum bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Takibin iptali talebi yönünden yapılan incelemede; İlk derece mahkemesince verilen ilk karar ile sadece yenileme emri tebliğinin iptaline karar verilmiş, takibin iptali talebi yönünden hüküm kurulmamıştır. Bu haliyle ilk karar neticesinde, sadece yenileme emri iptal edilmiş olup, takibin devam ettiği sonucu ortaya çıkmaktadır....

            Yeniden haciz istemek, alacaklı tarafından vukubulan yenileme talebinin borçluya tebliğine mütevakkıftır. İlama müstenit olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine yeniden harç alınır.'' Bir yıllık süresi (md 78/2) içinde haciz talebinde bulunan alacaklı, bununla ilgili gerekli masrafları icra dosyasına yatırması yada hacizle ilgili işlemlerin icrasının gerçekleştirmesi gerekir. Aksi halde ortada geçerli bir haciz talebinden bahsedilemez. Bu durumda alacaklı ancak, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin (varsa) kalan kesimi içinde yeniden haciz talebinde bulunabilir (Md.78/5). Anılan sürelerin geçirilmesi halinde alacaklının "haciz isteme hakkı" düşer. Alacaklı, yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. İlama dayalı olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine yeniden harç alınır (md 78/5.)....

            İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/230 Esas 2016/415 Karar sayılı ilamı ile idari başvuru yapılmadan takibe geçilmiş olması sebebi ile icra emrinin iptaline karar verildiği, akabinde dosyanın işlemden kaldırıldığı, alacaklılarca 19.03.2019 tarihinde yenileme talebinde bulunduğu, icra emri ve yenileme emrinin 26.03.2019 tarihinde davacılar vekiline tebliğ edildiği, tebliğ evrakı üzerinde avukat kaşe ve imzanın bulunduğu, davacılar vekilinin tebliğe ilişkin şikayetinin yerinde olmadığı açıktır. Ancak, takip dayanağı ilamın Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/4524 Esas 2019/2925 Karar sayılı 13.03.2019 tarihli ilamı ile şikayet tarihi olan 02.04.2019 tarihinden önce Yargıtayca bozulduğu, mahkemece yenileme emri ve şikayet tarihi itibari ile henüz yeni bir hüküm tesis edilmediği, bozma ile ortadan kalkan ilama dayanılarak yenileme emrinin de düzenlenemeyeceği açıktır....

            UYAP Entegrasyonu