Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece verilen kararın hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, ihalenin feshini isteyen davacının ihalenin feshine gerekecek bir iş ve işlem ve fiili ortaya sunamadığını, davacının İİK'nun 134 maddesinde belirtilen ihalenin feshi nedenlerinden hiçbirine dayanmadığını, dayandığı tek nedenin imzanın inkarına dayandığı ve bunun da kendileri tarafından istinaf edildiği hususu olduğunu, dosyası içerisine gönderilen Kayseri Cumhuriyet Başsavcığınca davacının sahte senet tanzimi ile ilgili şikayeti üzerine koğuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini ve kararın verilmesine gerekçe olarak Adli Tıp Kurumu tarafından davacının iddialarının yerinde olmadığı ve imzanın davacının eli ürünü olduğuna dair 2 adet rapor ve kriminal raporları olduğunu, davacının ihalenin feshine gerekçe gösterdikleri Kayseri 2....
verilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmalarının usule aykırı bir karar teşkil ettiğini bu nedenlerle kararın kaldırılarak usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne ve davanın esasına girilmesine, yapılan tebliğin, müvekkil şirket adına icra dosyasına vekalet sunmuş oldukları 04/10/2021 tarihinin öğrenme tarihi olarak kabul edilmesine, yapılan usulsüz tebligat nedeni ile davanın açılmasına sebebiyet taraflarınca verilmediğinden aleyhe verilen vekalet ücretinin reddine, müvekkil şirket aleyhine yapılan icra takibindeki imzaya, borca, faize, vekalet ücretine ve borcun ferilerinin tamamına itiraz ettiklerinden itirazları gereğince icra takibinin durdurulmasına, haksız olarak talep edilen borç ve faize ilişkin takibin iptaline, vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
İcra Dairesinin 2022/3265 Esas sayılı dosyası ile başlatılan kambiyo senetlerine ilişkin takibe karşı itiraz davası açıldığını, mahkemece yetki itirazının kabul edildiğini, ancak taraflarınca imzaya, borca ve kabul manasına gelmemek kaydıyla fer'ilerine yaptıkları itirazların incelenmediğini, yetkilisi olduğu şirketin bu şekilde keşide ettiği bir kambiyo senedi bulunmadığını, bu sebeple yerel mahkemenin imzaya, borca ve kabul manasına gelmemek kaydıyla fer'ilerine yaptığı itirazların incelenmemesi sebebiyle eksik inceleme neticesinde karar verildiğini, icra takibinde borca, imzaya, faize ve tüm fer'ilerine açıkça itiraz ettiklerini belirterek, yetkilisi olduğu şirket hakkında başlatılan takibin durdurulmasına ve iptaline, davalının inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı tarafından borçlular Hüseyin Kargın ve Baltacı İnşaat ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu ...'nin icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 50. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken HMK'nun 7/1. maddesinin birinci cümlesine göre, borçlu birden fazla ise, bunlardan birinin yerleşim yeri icra müdürlüğünde takip yapılabilir. Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar....
Somut olayda, yetkili icra müdürlüğünde başlatılan takipten borçluya örnek 10 ödeme emrinin, 27.01.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun imzaya itiraz ettiği, Menemen İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/19 E. sayılı imzaya itiraz dosyasında 24.03.2021 tarihli ara kararla Menemen İcra Müdürlüğü'nün 2020/2832 Esas sayılı dosyasındaki takibin tedbiren durdurulmasına karar verildiği, davanın halen derdest olup tedbirin devam ettiği, duran takipte dosya içerisindeki paranın iadesine ilişkin işlem yapılamayacağı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Dava, borçlunun çeke dayalı kambiyo takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası yanında icra dairesinin yetkisine, çekin kambiyo vasfına, imzaya, borca ve takip öncesi/sonrası zamanaşımına ilişkin itiraz ve şikayete ilişkindir. Kendisine ödeme emri gönderilen 3. kişinin tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nın 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince 3. kişinin bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. 7201 sayılı Tebligat Kanun'un 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
İİK.nun 170. maddesinde ise imzaya itiraz düzenlenmiş olup, anılan madde gereğince imzaya itirazın da duruşma açılarak incelenmesi zorunludur. Somut olayda başvuru, borca ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan maddeler gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde mahkemece, duruşma açılarak ve varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde yapılan inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Davalı vekili cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla birlikte davacı tarafından sadece bir adet senetteki imzaya itiraz edildiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; dava dilekçesi incelendiğinde davacı tarafından 07431 numaralı senetteki imzaya itiraz edildiği, sair senetler yönünden borca ve ferilerine itiraz edildiği halde, mahkemece 07431 numaralı senet üzerinde imza incelemesi yapılmasına rağmen takibin tümü yönünden imzaya itirazın kabulü ile İİK 170/3 maddesi gereğince takibin durdurulmasına yönelik verilen karar isabetsizdir....
DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili aleyhine bonoya istinaden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, takibe konu bono üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek, imzaya, borca ve tüm fer'ilere itiraz ederek, davanın kabulüne %20 tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 11/02/2020 gün, 2018/1197 E, 2020/271 K sayılı kararla "1- İmza itirazının kabulü ile İstanbul 33. İcra Müdürlüğü'nün 2018/49700 esas sayılı takip dosyasında yapılan takibin DURDURULMASINA, 2- Davacının tazminat talebinin REDDİNE " karar verilmiştir....
İmzaya itiraz dışında kalan diğer bütün itirazlar borca itiraz olarak değerlendirilir. Bu bağlamda, borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanan itirazlar borca itiraz niteliğindedir.” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-İstanbul)Borçlu tarafından imzaya itiraz edilmiş ise de, adı geçenin vekilinin 22/04/2015 tarihli duruşmada ayrıca senedin miktar kısmında tahrifat yapıldığı itirazında da bulunduğu görülmektedir....