WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, şikayet dilekçesinde, haczedilmezlik şikayetinin yanında, şikayetçilere gönderilen ödeme emrinin ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğinin de iddia edildiği ve dilekçenin "netice ve talep" kısmında şikayetçiler Osman Altun ve Zühre Altun'a gönderilen ödeme emrinin ve şikayetçilerden Osman Altun'a gönderilen 103 davetiyesinin tebliğ tarihinin 11/03/2019 olarak kabul edilmesine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece ödeme emrinin ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet sebepleri kararın gerekçe kısmında incelenmiş ise de, bu talepler yönünden olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. Dairemizce yapılan incelemede, HMK'nun 297....

Sayılı icra takip dosyasında yapılan usulsüz tebligatlarla ilgili olarak Torbalı İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/155 E. sayılı dava dosyası ile usulsüz tebligatların iptali istemiyle dava açıldığını, bu davanın sonucunun beklenmesi gerekirken, hiçbir delil toplanmadan davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Tire İcra Müdürlüğü'nün 2019/776 Tal sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı banka tarafından davacı borçlu T1 aleyhine Torbalı İcra Müdürlüğü'nün 2019/4942 E. sayılı dosyası ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesi üzerine ipotekli taşınmazların satışı için talimat yazıldığı ve şikayete konu taşınmazların 14.09.2020 tarihinde ihalelerinin yapıldığı görülmüştür....

bir tebligatın bulunmadığını, öte yandan TK 21/2 maddesine göre tebligat yapılabilmesi için aynı kanunun 10/2 maddesi gereğince muhatabın bilinen en son adresinin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinin gerçekleşmesi gerektiğini, müvekkilinin bilinen en son adresinin tebliğe elverişli olup olmadığının yasa ve usule uygun şekilde araştırılarak tespit edilmediğini, ilk tebligat usulsüz olduğu için ikinci tebligatın da usulsüz olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3321 KARAR NO : 2023/1646 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSKENDERUN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/06/2021 NUMARASI : 2020/465 ESAS 2021/169 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebligata İlişkin) KARAR : İskenderun İcra Hukuk Mahkemesi'nin 10/06/2021 tarih ve 2020/465 esas 2021/169 karar sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu İlhan Sağaltıcı Vekili dava dilekçesinde özetle; İskenderun İcra Müdürlüğünün 2020/14647 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, örnek 7 ödeme emrinin 20/08/2020 tarihinde müvekkilinin Samandağ ilçesinde mernise kayıtlı adresinde bulunmaması üzerine muhtara tebliğ yapıldığını, ihbarın kapıya bırakılarak komşu İlhan Sağaltıcı'ya haber verildiği, ancak komşunun imzadan imtina ettiğinin görüldüğünü, mazbatada yer alan komşu İlhan Sağaltıcı'ya...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/01/2021 NUMARASI : 2020/394 ESAS - 2021/56 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine Konya 10. İcra Müdürlüğü 2020/6424 Esas sayılı dosyası ile ilamsız haciz yolu ile takip başlatıldığını, takibe ilişkin ödeme emri müvekkile 28/10/2020 tarihinde usulsüz olarak tebliğ edildiğini ve bu usulsüz tebliğ neticesinde müvekkil tarafından herhangi bir itirazda bulunma olanağı olmaksızın takip kesinleştiğini, 16/11/2020 tarihinde, takibin usulsüz tebliğ neticesinde usulsüz olarak kesinleştiği, haksız hacizlerin konulduğu, öğrenme süresinin 12/11/2020 tarihi olduğu ve itiraz süresinin devam ettiği sebepleri ile Konya 10....

Yukarıda belirtildiği üzere davacının adresine yapılan tebligatta muhatabın nerede olduğu araştırılmaksızın doğrudan birlikte ikamet eden imzasına tebligat yapılmış olması usul ve yasaya aykırı olup, bu hali ile anılan tebliğ işlemi usulsüz ise de; usulsüz tebligat TK.32 maddesine göre öğrenme ile sıhhat kazanır. Her ne kadar dava dilekçesinde davacının 18/03/2023 tarihinde muttali olduğu iddia edilmiş ise de, takip dosyasına mübrez 04/01/2022 tanzim ve 04/01/2022 havale tarihli itiraz dilekçesinde davacı tarafına örnek 7 tebliğ olunduğunu ve tebliğ tarihinin de 31/12/2021 olduğunu açıkça belirtmiştir. Takip örnek 7 ilamsız türü itibarıyla usulsüz tebligata dair şikayetin ıttıladan itibaren en geç 7 gün içinde yapılması gerekir. Davacının 31/12/2021 ıttıla beyan tarihi ve 04/01/2022 icra müdürlüğüne müracaat ve itiraz tarihi itibarıyla iş bu dava tarihi olan 25/03/2022 gününe göre 7 günden fazla bir süre geçtiği anlaşılmıştır....

Muhatap, şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi bildirmemiş ise en geç şikayet tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Öte yandan, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nın 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/04/2021 NUMARASI : 2020/1336 ESAS, 2021/738 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 14. İcra Mdnün 2019/39439 esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emrinde müvekkilinin eski ve taşınmış olduğu adresin gösterildiğini ve 21/11/2020 tarihinde hukuken ve fiilen müvekkilinin taşınmış olduğu eski adresine ödeme emrinin tebliğ edildiğini, takipten 18/12/2020 tarihinde haberdar olduklarını söyleyerek usulsüz tebligata yönelik şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ ve tebligatın iptaline karar verilmesini istemiştir....

(M) Karşı Oy Borçlu aleyhinde genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlu icra mahkemesine başvurarak usulsüz ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 04.08.2015 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkeme ise icra dairesine itiraz tarihi olan 22.07.2015 tarihi itibariyle tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar vermiş, kararı alacaklı temyiz etmiştir. Usulsüz tebliğ tarihinin düzeltilmesine yönelik şikayet İİK 16/1 uyarınca tebligat usulsüzlüğünün öğrenilmesinden itibaren 7 gün olup, şikayet süresinde yapılmamış sayılacağından mahkeme kararının onanmasına ilişkin karar kaldırılarak, alacaklının karar düzeltme istemi kabul edilmiş olup şikayet sürede yapılmadığı nedeniyle reddi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur. Oysa örnek 7 ödeme emri tebligatının "......

    . maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanığın yokluğunda verilen 19/03/2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının sanığın bildirdiği ve aynı zamanda MERNİS adresi olan adresine doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereği tebliğ edildiği dolayısıyla tebligatın usulsüz olduğu ve bu nedenle kararın da usulsüz olarak kesinleştirildiği dolayısıyla bu kararın kesinleşmediği, buna bağlı olarak da sanığa verilen 05/11/2015 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz dilekçesinin, 19/03/2014 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK'nın 231. maddesinin...

      UYAP Entegrasyonu