WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 13.02.2013 tarihinde icra dairesine gelerek ödeme taahhüdünde bulunduğu, bu ödeme taahhüdüne binaen icra işlemlerinin ve ödemelerin yapıldığı, borçlunun 18/11/2013 tarihinde diğer şikayet ve itiraz nedenleri ile birlikte ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü ve takibin kesinleşmemesi nedeniyle yapılan ödeme taahhüdünün geçersiz olduğu iddiası ile yaptığı başvuru neticesinde mahkemece takibin ve ödeme taahhüdü işleminin iptaline ve alacağın %40 oranında tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır. Borçlu ...'ya tebellüğ edilen ve usulsüzlüğü ileri sürülen Örnek ... ödeme emri tebligat mazbatasınında; tebliğ yapanın isim ve imzasını ve tarihi içermediğinden tebligatın usulsüz olduğu belirlenmiş ise de; Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren (7) gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin 30/01/2020 tarihi olarak düzeltilmesi talebine ilişkindir. 7201 Sayılı Kanun'un 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır. (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12- 258 E. - 1991/344 K.). Bu durumda, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur. Şikayet dilekçesinde; açık bir şekilde usulsüz tebliğden haberdar olunduğu tarih olarak 24/07/2020 tarihi bildirilmiş olup aksi de davalı tarafından yazılı delille kanıtlanamamıştır....

    Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Takip dosyasının incelenmesinde; ödeme emri tebligatlarının usulsüz olduğu ancak, borçlulara ödeme emri tebligatı dışında kıymet takdiri raporu tebligatı çıkarıldığı anlaşılmıştır. Borçluların şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporu tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiasının bulunmadığı anlaşılmıştır. Buna göre, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince borçluların ödeme emrinden en geç kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 27.08.2018 tarihinde haberdar olduğu kabul edilmelidir....

      tebliğ yapılmadığı gerekçeli olarak düzenlenmediği takdirde tebligatın usulsüz yapıldığının kabul edileceğini, usulsüz şekilde yapılan tebligat üzerine icra müdürlüğünün başlattığı işlemlerin ve kararların hukuka aykırı ve hatalı olduğunu beyanla şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak kabulüne, itirazın kabulü ile tüm hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....

      Somut olayda, şikayetçilerin şikayet dilekçelerinde, diğer fesih nedenleri yanında, kıymet taktir raporunun tüm ilgililere tebliğ edilmediğini, muris İbrahim Şahin'e çıkartılan kıymet taktir raporunun muhtara yapıldığını ve haber kağıdı yapıştırılmadığını, satış ilanının tüm ilgililere tebliğ edilmediğini, tebligatların usulüne uygun olmadığını ileri sürerek iki adet taşınmaza ilişkin ihalenin feshi isteminde bulundukları, ilk derece mahkemesince ihalenin feshi talebinin reddine karar verildiği,şikayetçilerin borçlu murise yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek istinaf başvurusunda bulunmaları üzerine istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesi'nce, adı geçen borçlu murise gönderilen kıymet taktir raporunun Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi ve satış ilanının tebligatının da Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve Yönetmeliğin 30/1 maddeleri gereğince usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, satış ilanının borçlulardan Elif Kaya'ya usulsüz olarak tebliğ edildiği ileri sürülmüş ise de, her borçlu yalnızca kendisi bakımından yapılan tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürebileceğinden satış ilanının dava dışı takip borçlusuna usulsüz olarak tebliğ edildiği iddiasının dinlenemediği, kıymet takdirine ilişkin raporun davacı takip borçlusuna usulsüz tebliğ edildiği ileri sürülmüş ise de, yine satış ilanının şikayetçi borçluya usulsüz tebliğ edildiği açıkça ileri sürülmediğine göre, en geç şikayetçi borçluya satış ilanının tebliğ edildiği 16/12/2020 tarihinde öğrenmenin gerçekleştiği ihtimali karşısında yasal 7 günlük süresi içerisinde ileri sürülmeyen ve satış ilanının tebliğ edilmiş olması gözönüne alınarak sonuca etkili görülmeyen usulsüz tebliğ iddiasının da yerinde görülmediği, yine, satış ilanı ve şartnamesinde satışa konu taşınmazın önemli nitelikli ve vasıflarının yazılmamış olduğu iddia edilmiş ise de, taşınmazın vasıflarının şartname...

        Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/968 Esas sayılı dosyasından devam ettiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, tebligata ilişkin memur işleminin iptaline, tebliğ tarihinin müvekkili şirketin tebligattan haberdar olduğu tarih olan 04/07/2019 tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava, haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına yönelik şikayet niteliğindedir....

        İlk derece Mahkemesi; ödeme emrinin davacının yetkilisi olduğu şirket adresine gönderildiğinin her iki tarafın da kabulünde olduğu, tebliğ mazbatası üzerinde yapılan incelemede "Aynı adreste çalışan yetkili kişiye tebliğ edildi" şeklindeki şerh ile tebliğ işleminin yapıldığının anlaşıldığı, ancak tebligatı teslim alan kişinin ad ve soyadının tebliğ mazbatası üstünde belirtilmemiş olması ile tebliğ saatinde davacı borçlunun nerede olduğu hususunda da tebliğ mazbatası üzerinde bir şerh bulunmadığının anlaşılmış olması karşısında ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin ve davacının öğrenme tarihini belirtmemiş olması nedeniyle şikayet tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulünün gerektiği belirtilerek şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin TK'nın 32. maddesi gereğince öğrenme tarihi olan 21/06/2021 tarihi olarak tespitine, tespit edilen bu tarih ile takibin kesinleştiği tarihe dek geçen süre zarfında icra takip dosyasında yapılan işlemlerin iptaline karar vermiştir....

        Davacı borçlunun tebligat usulsüz olsa dahi tebliğe muttali olduğu tarihten itibaren İİK 16/1 maddesi gereği usulsüz tebliğ şikayetini yasal 7 günlük şikayet süresinde yapması gerekirken süre dolduktan sonra 26/10/2018 tarihinde davanın açıldığı anlaşılmakla" şeklinde açıklanan gerekçe ile süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili istinaf başvurusunda özetle; örnek 7 ödeme emrinin tebligatların usulsüz olması nedeniyle tebligatların 23/10/2018 tarihinde öğrenildiğini, dava dilekçesinde ödeme emrinin de usule uygun olarak yapılmadığı belirtildiği halde bu konunun incelenmediğini, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin mahkemece bir değerlendirme yapılmadığını, mahkeme kararının gerekçesiz olduğunu belirterek, mahkeme kararının yeniden yargılama yapılmak üzere kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık, Eskişehir 6....

        Yapılan takip dosyası incelemesinde, davacı/ borçlu T1'ün 03/02/2023 tarihinde Vatandaş Portal Uygulamasına giriş yaparak takip talebini, ödeme emrini ve tebliğ mazbatasını incelediği anlaşılmıştır. Her ne kadar Mersin 7. İcra Dairesi'nin 2022/9737 esas sayılı dosyasından ödeme emri tebliğ mazbatasının usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle ıttıla tarihinin 13/02/2023 tarihi olarak tespit edilmesi talep edilmiş ise de, icra dosyasında ödeme emri tebliğ mazbatasının tebliğinin usulsüz olduğu kabul edilse dahi davacının takibi yine Vatandaş Portal Uygulamasına giriş yaptığı 03/02/2023 tarihi itibariyle öğrenmiş sayılacağı ve şikayetinin bu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde ileri sürmesi gerekirken 13/02/2023 tarihine işbu davayı açtığı anlaşılmış, davanın süresinde açılmadığı anlaşılmakla; süresinde açılmayan usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu