WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili müvekkiline ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde paranın isabet ettirildiği ...'ın alacaklı olduğu icra takip dosyasının İcra ve İflas Kanunu'nun 71/son maddesi atfıyla uygulanan 33/a maddesi uyarınca ve zamanaşımı nedeniyle talik edildiğini, dosyanın yenilenmesinin talep edilmediğini ve dava açılmadığını, buna rağmen sıra cetveli yapılmasının istendiğini, icra müdürünün buna ilişkin red kararının, müvekkilinin hasım gösterilmediği bir şikayet yargılaması sonucunda İcra Mahkemesi'nce kabul edildiğini ileri sürerek, ek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Asıl dosyada şikayet olunan- Karşı dosyada şikayetçi vekili, bono niteliği taşımayan ve kambiyo takibine konu olamayacak bir belgeye istinaden başlatılan takip kapsamında karşı tarafa sıra cetvelinde pay ayrılmasının hatalı olduğunu, İİK nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptali gerektiğini, takip konusu bono hakkında protesto işlemi yapılmadığını, sıra cetvelindeki meblağın tamamının kendilerine ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, asıl dosyada şikayetin reddi ile karşı şikayetin kabulünü talep ve şikayet etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ... .... ... Müdürlüğünün 2014/17892 Esas sayılı dosyasının kesinleşme tarihinin daha önce olması nedeniyle garametten paylaştırmanın uygun olmaması ve şikayet olunan T. ... Bankasının itirazının da alacağa ve bu nedenle sırasına itiraz etmesi nedeniyle genel mahkemede dava açması gerektiği gerekçesiyle şikayetçi ......

      Maddesine göre; "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra tetkik merciine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. " hükmünün düzenlendiği, somut olayda usulsüz tebliğ şikayetinin süresinde olmadığı nazara alındığında, takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı itirazının 7 günlük süresinde yapılmadığı, takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazı incelendiğinde ise; İİK.nun 39. maddesine göre; ilama müstenit takibin, son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrayacağının belirtildiği, takip dosyasının incelenmesinde alacaklı vekilince davacı borçlular takibin yönünden değişik tarihlerde takibin devamını sağlayacak taleplerde bulunulduğu, bu şekilde zamanaşımının kesildiği, takibin kesinleşmesinden sonra 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından; davacılar vekilinin zamanaşımı şikayetinin reddine karar verilmiştir.." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar...

      SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, ilgili icra dosyası borçlusu Murat Çelik'in eşi T1 tarafından da 22/02/2022 tarihinde huzurda görülen hukuka ve usule aykırı şikayet ikame edildiğini, şikayeti görmeye yetkili mahkemelerin Konya Mahkemeleri olduğunu, bankanın davacıya kredi kullandırdığını, davacının borcunu ödemediğini, Konya 6....

      uyarınca uzlaşma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezası gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar önödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 345/a maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğu ve suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup, sonucuna göre hukuki durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile şikayeti vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 25/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, takip dosyasında 103 davetiyesi tebliğ edilmemiş ise de borçlunun emekli maaşına konulan haciz için 29.08.2013 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, bu nedenle taşınmaz haczinin en geç şikayet başvurusunda bulunduğu 29.08.2013 tarihinde öğrenilmiş olduğu, yedi günlük sürenin geçmiş olması nedeniyle şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmemiştir. Borçlunun taşınmaza haciz konulduğundan haberdar olduğuna dair takip dosyasında bir işlem yaptığı da anlaşılamamaktadır. Bu nedenle haczedilmezlik şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile şikayetin incelenmesi gerekirken süreden ret kararı verilmesi doğru değildir....

          Şikayet olunan vekili, şikayetin haksız ve kötüniyetli olduğunu, zamanaşımı itirazları bulunduğunu, şikayetin süresinde olmadığını, sıra cetvelini şikayeti gerektirecek bir neden bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçi bankanın sıra cetveline konu araç üzerinde, araçtan kaynaklanmamış olsa da rehin hakkı bulunduğu, rehnin kalkmamış olması dolayısıyla İİK.'nın 206. maddesi uyarınca rehne dayalı şikayetçi alacağının rüçhanlı olduğu,bu şekilde şikayetçi bankanın da sıraya dahil edilmesi gerekirken İcra Müdürlüğü tarafından hatalı işlem yapıldığı gerekçesiyle , şikayetin kabulü ile Rize İcra Müdürlüğü'nün 2009/8396 Esas sayılı dosyasında 10.01.2014 tarihinde düzenlenen sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Şikayet,sıra cetvelinde sıraya ilişkindir....

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 337/a maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; Borçlu şirkete ödeme emrinin 06/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, takip henüz kesinleşmeden 21/10/2014 tarihinde şikayette bulunulduğu ve buna göre kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin...

              Bononun vade tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nun 690. maddesinin yollaması ile uygulanması gereken aynı Yasa'nın 661/1. maddesi gereğince, bonoda, keşideciye karşı yapılacak takiplerde zamanaşımı süresi üç yıldır. Somut olayda takibe dayanak bononun tahrifattan önceki hali ile vade tarihinin 04.03.2013 tarihi olduğu, takibe konu senedin vade tarihi olan 04.03.2013 tarihinden itibaren 3 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra 07.03.2018 tarihi itibariyle takip başlatılmakla takip tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğu ve şikayet dilekçesinde de borçlu tarafından zamanaşımı itirazında bulunulduğu görülmekle, davanın İİK'nun 169/a-4 maddesi gereğince takip öncesi zamanaşımı itirazı olarak değerlendirilip itirazın süresi içerisinde yapıldığı da gözetilerek, takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, İİK 'nun 170/a maddesi kapsamında değerlendirilmek suretiyle takibin iptaline karar verilmesi yerinde olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

                Mahkemece; "Takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçla Axa Sigorta A.Ş adına Antalya Genel İcra Müdürlüğünün 2019/672 Esas sayılı dosyasına ilişkin takip başlatıldığı anlaşılmıştır. İlama aykırılık şikayeti yönünden; Antalya Genel İcra Müdürlüğü 2019/672 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, örnek 4- 5 uyarınca Kumluca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/156 Esas 2019/382 Karar sayılı kararına istinaden şikayet olunan alacaklı tarafından şikayetçi borçlu Axa Sigorta A.Ş.'ye karşı başlatılan takip olduğu, ilamın hüküm kısmında sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla tazminata mahkum edildiği, gerekçede de sorumluluk miktarının belirtildiği, icra emrinde ise şikayetçi borçlunun sorumlu olduğu miktarın gösterilmediği, bu nedenle icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Mükerrer takip şikayeti yönünden; Antalya Genel İcra Müdürlüğü 2019/670 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, örnek 4- 5 uyarınca Kumluca 1....

                UYAP Entegrasyonu