İcra Müdürlüğü'nün 2019/5196 esas sayılı dosyasında ilamsız takip başlattığını, takibe süresinde itiraz etmesine rağmen aracına haciz ve yakalama işlemi uygulandığını, bu nedenle borçlu olmadığı halde dava dışı şirkete para ödediğini iddia ederek icra memurunun işleminden dolayı ödediği bedelin tazminini davalı idareden talep ve dava etmiştir. Davacının borçlu olarak gözüktüğü Kayseri 5. İcra Müdürlüğü'nün 2019/5196 esas sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklı olarak Bulutlar Petrol Ltd Şti'nin gözüktüğü, borçlu olarak davacının gözüktüğü, davacıya ödeme emrinin 22/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının da süresinde 23/05/2019 tarihinde takibe itiraz ettiği, ancak takibin durdurulmadığı, davacının aracı üzerine haciz ve yakalama şerhlerinin işlendiği görülmüştür....
GEREKÇE :Talep, icra müdürlüğünce yapılan işleme itiaz/şikayet niteliğindedir. Davacı icra müdürlüğünce yapılan işleme (ödeme emrine) itiraz/şiyaket etmektedir. Bu amaçlada İcra Hukuk Hakimliğine başvurmuştur. Mahkeme yaptığı inceleme neticesinde; 12.12.2017T., 2017/415E., 2017/260K. sayılı ilam ile görevsizlik kararı vermiş ve dosyayı mahkememize göndermiştir. Dosyanın davalısı/alacaklı ... Şti., dosyanın davacısı/borçlu ... A.Ş. aleyhinde Kambiyo Senetlerine Özgü İflas Yolu ile Takip başlatmış, borçluya iflas ödeme emri tebliğe çıkarılmıştır. Davacı (icra dosyasının borçlusu) Kambiyo Senetlerine Özgü İflas yoluyla takibe ilişkin olarak kendisine tebliğ edilen ödeme emrine itiraz/şikayet etmektedir. Bu halde nasıl işlem yapılacağı İİK'un 172. maddesinde açıklanmıştır. Yasada iflas yoluyla yapılan takipte çıkartılan ödeme emrine itiraz veya şikayet yoluyla itiraz etmek istenildiğinde icra dairesine başvurulacağı açıklanmıştır.(Y.12. HD., 2008/18738E., 2008/21512K.)...
İcra Dairesinin 2020/9727 Esas sayılı dosyası ile örnek 10 icra takibi başlatıldığını, şikayet eden borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini, şikayet edenin talebinin öncelikle süresinde olmadığını, 31/12/2020 tarihine kadar çeklerin üzerinde yazılı düzenleme tarihinden itibaren TTK m.796'ya göre belirlenen ibraz süresi içinde muhataba ibraz zorunluluğuna tabi olduğunu, bu noktada 7226 sayılı Kanunun getirdiği sürelerin durmasına ilişkin düzenlemenin çekte ibraz sürelerini kapsamadığını, şikayet konusu takipte alacaklı olunan çeklerin süresinde bankaya ibraz edildiğini ve çeklerin karşılığının şikayet eden yanca bankada bulundurulmadığından karşılıksız kaşesinin vurulduğunu, şikayet edenin mücbir sebep iddiası ile takibin iptali talebinin geçersiz olduğunu, şikayet eden ile müvekkili arasında ticari ilişkide mücbir sebep halini düzenleyen özel bir sözleşmenin de bulunmadığını, İcra Hukuk Mahkemesinde bu gerekçe ile dava açılamayacağını, kamu bankalarınca kredilerin ve desteklerin borca...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/11/2022 NUMARASI : 2022/470 ESAS 2022/650 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/38296 Esas sayılı dosyasında takibe başladıklarını, davalı borçlunun ödeme emri tebliğ edilmeden önce takibe karşı henüz borcun içeriğini ve dayanak belgesini dahi görmeden kötü niyetli bir şekilde itiraz da bulunduğunu, diğer taraftan söz konusu ödeme emrinin 06/08/2022 tarihinde tebliğ edildiğini ve Yargıtay 12 Hukuk Dairesinin 11/10/2018 tarih ve 2017/4706 Esas 2018/9705 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere davalı borçluya ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan borca itirazın hüküm doğurmayacağı...
İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/589 esas sayılı şikayet başvurusu sonucunda verilen kararın kesinleşmiş onaylı bir örneğinin dosya içerisine alındıktan sonra gönderilmesi için dosya geri çevrilmiş, ancak geri çevirme kararı sonrası gönderilen ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayet dosyasında kararın kesinleşme şerhi bulunmamakla, kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Davalı tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürüp usulsüz tebligatın ve takibin iptalini istediğine göre, mahkemece açılan şikayet dosyasının kesinleşmesi beklenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, şikayet dosyasının kesinleşmesi beklenmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
SAVUNMA :Karşı taraf vekili cevap dilekçesinde özetle; borca konu işlemin muhatabı T1 olup icra takibinde taraf yönü ile herhangi bir ihtilaf olmadığını, takibe konu borcun 16.09.2019 tarihinde öğrenildiği beyan edilmesine rağmen süresi içinde takibe itiraz edilmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :İlk derece mahkemesince, şikayetin süresinde olduğu, şubenin eylemlerinden doğan alacak ve borçlara ilişkin tebligatların şubeye yapılmasında bir usulsüzlük olmadığı gibi tebliğin de usulüne uygun yapıldığı, ayrıca şikayet edenin ödeme emrinden 16.09.2019 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği, ancak ödeme emrine karşı icra müdürlüğüne 25.09.2019 tarihinde 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra itiraz edildiği, ödeme emrine karşı süresinde itiraz da bulunulmadığı gerekçesi ile "ŞİKAYETİN REDDİNE" karar verilmiştir....
Md. göre şikayet icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur veya düzeltilir. Şikayet eden, icra müdürlüğünün takibin durdurulmasına yönelik 09.09.2020 tarihli kararının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verilmesini istemiştir....
yoluna gidildiğini, iptal edilen önceki tarihli ilamlı takipten farklı olarak yapmış oldukları ilamsız takip süresinde itiraz edilmeksizin kesinleştiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; dava konusu takibe süresinde itiraz edilip aynı zamanda şikayet yoluna gidilseydi dahi icra mahkemesi şekli yönden bir inceleme yapmakla yetineceğini, kesinleşmiş ilamsız takibe karşı ise şekli yönden dahi inceleme yapılmasının mümkün olmadığını, şekli olarak bir eksikliği bulunmayan icra takibinin icra hukuk mahkemesince durdurulamayacağını belirterek takibin devamı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılan takibe konu çekte davacı borçlunun imzasının bulunmadığından bahisle takibin iptali istemine ilişkin şikayettir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Mahkemece; İİK 169 ve İİK 168/5 maddeleri uyarınca kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde borca ve ödeme emrine itiraz edilebileceği, davacı/borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten sonra 5 günlük yasal itiraz ve şikayet süresi geçtikten sonra 29/12/2020 tarihinde açıldığı gerekçesiyle şikayetin süre aşımı nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı tarafından müvekkile karşı Akşehir İcra Müdürlüğünün 2019/4497 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapıldığını, takibe konu çeklerde icra takibinde alacaklı görünen T3'nin çekin yetkili hamili olmadığını, davalı-alacaklı T3'nin takibe konu çekte alacaklı olmadığını, müvekkilinin takibe konu çekin yetkili hamili olduğunu, müvekkilinin iş bu çeki tahsil cirosu ile Garanti Bankası ile İş Bankasına verdiğini, müvekkilin cirosunun bankaya yapılan tahsil cirosu olduğunu, müvekkilinin takibe konulan çeklerin rıza dışında elinden çıktığı için Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu, dosya numarası 2019/54 soruşturma dosyası olduğunu, çek asılları ilgili bankalardan istenildiğinde bu durumun ortaya çıkacağını, müvekkilinin iş bu takibe konu çekte yetkili hamil olduğundan dolayı davalı tarafın alacaklı olmadığını, müvekkilinin davalı tarafa takibe konu çekten dolayı herhangi...